ويكيبيديا

    "en iyi ve en" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أفضل و
        
    • الأفاضل والأخيار
        
    • أفضل وأسوء
        
    Haydi size bu söyleşi dizisinin en iyi ve en kötü anlarını bir defada anlatayım. TED و دعوني أخبركم حالاً، أفضل و أسوأ اللحظات التي مرت بنا في سلسلة المقابلات.
    Sen benim en iyi ve en yakın arkadaşımsın Kuzen Rudolf. Open Subtitles أنت أفضل و أقرب أصدقائى يا إبن العم رودلف
    Ben kendimi dünyanın en iyi ve en cesur itfaiyecilerinden bazıları ile çalıştığım için yeterince şanslı olarak görüyorum. Open Subtitles إنّي محظوظ بما يكفي لأعمل مع أفضل و أشجع الإطفائيين بالعالم
    Heyhat! en iyi ve en doğru olanlar çok nadirdir fakat siz de bu kişilerden olun. Open Subtitles الأفاضل والأخيار هم القِلّة
    "Heyhat! en iyi ve en doğru olanlar çok nadirdir fakat siz de bu kişilerden olun. Open Subtitles الأفاضل والأخيار هم القِلّة
    Beni üzen şey, en iyi ve en kötü öğrencilerim arasındaki tek farkın I.Q. olmamasıydı. TED لكن الشيء الذي استوقفنيهو أن ليست نسبة الذكاء هي الاختلاف الوحيد بين أفضل وأسوء طلبتي.
    Ailemiz en iyi ve en kötü anlarımızı çerçeveletmeyi seviyor. Open Subtitles والدانا يضعون أفضل و أسوء ما قمنا بإنجازه
    "Ne kadar yetenekli de olsa hiçbir hırsız bilgiyi çalamaz bu yüzden bilgi en iyi ve en güvenli hazinedir." Open Subtitles ،لا يوجد لص، مهما كانت براعته" "يمكنه أن يسرق المعرفة منك و لهذا المعرفة هي أفضل" "و أكثر الكنوز أمناً
    Bana, dükkanındaki en iyi ve en pahalı sarini göster. Open Subtitles ‎أرني أفضل و أغلى.. ‏ ‎ساري في متجرك.
    en iyi ve en çılgın fotoğrafı.. Open Subtitles و أفضل و أكثر شئ جنوناً
    Oh, sen en iyi ve en sevgili küçük faresin, Amy. Open Subtitles أوه ، أنت أفضل و أعز فأر صغير ، "أيمي".
    Şimdi, onun en iyi ve en kötü fikirlerinin kısa bir özetini sunacağız. TED لذا إليكم موجزًا لمضمون بعض أفضل وأسوء أفكاره.
    Şu anda gördüğünüz şey en iyi ve en kötü analiz sonuçları. Open Subtitles ما تنظرين إليه هو أفضل وأسوء الحالات
    Yolumda ilerledikçe kesişim noktasında hayatın en iyi ve en kötü kısımları ile karşılaştım: kendini tanımlamak için muazzam fırsatlar, beklentinin ve tecrübenin bir araya gelmesi, çığır açan galibiyetlerin neşesi ve bazen de yenilenmenin getirdiği acı. TED طيلة مسيرتي الحياتية، واجهت أفضل وأسوء الأمور الحياتية عند مفترق الحياة: فرصة هائلة لإظهار الذات وإبرازها، إصطدام التوقعات والخبرة ببعضهما، والنشوة من الإنتصارات التي تحققت بفضل الإختراقات وأحيانا، الألم الكبير والهائل الناتج عن التجديد.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد