"en iyi ve en" - Traduction Turc en Arabe

• أفضل و
• الأفاضل والأخيار
• أفضل وأسوء

Haydi size bu söyleşi dizisinin en iyi ve en kötü anlarını bir defada anlatayım.
و دعوني أخبركم حالاً، أفضل و أسوأ اللحظات التي مرت بنا في سلسلة المقابلات.

Sen benim en iyi ve en yakın arkadaşımsın Kuzen Rudolf.
أنت أفضل و أقرب أصدقائى يا إبن العم رودلف

Ben kendimi dünyanın en iyi ve en cesur itfaiyecilerinden bazıları ile çalıştığım için yeterince şanslı olarak görüyorum.
إنّي محظوظ بما يكفي لأعمل مع أفضل و أشجع الإطفائيين بالعالم

Heyhat! en iyi ve en doğru olanlar çok nadirdir fakat siz de bu kişilerden olun.
الأفاضل والأخيار هم القِلّة

"Heyhat! en iyi ve en doğru olanlar çok nadirdir fakat siz de bu kişilerden olun.
الأفاضل والأخيار هم القِلّة

Beni üzen şey, en iyi ve en kötü öğrencilerim arasındaki tek farkın I.Q. olmamasıydı.
لكن الشيء الذي استوقفنيهو أن ليست نسبة الذكاء هي الاختلاف الوحيد بين أفضل وأسوء طلبتي.

Ailemiz en iyi ve en kötü anlarımızı çerçeveletmeyi seviyor.
والدانا يضعون أفضل و أسوء ما قمنا بإنجازه

"Ne kadar yetenekli de olsa hiçbir hırsız bilgiyi çalamaz bu yüzden bilgi en iyi ve en güvenli hazinedir."
،لا يوجد لص، مهما كانت براعته" "يمكنه أن يسرق المعرفة منك و لهذا المعرفة هي أفضل" "و أكثر الكنوز أمناً

Bana, dükkanındaki en iyi ve en pahalı sarini göster.
‎أرني أفضل و أغلى.. ‏ ‎ساري في متجرك.

en iyi ve en çılgın fotoğrafı..
و أفضل و أكثر شئ جنوناً

Oh, sen en iyi ve en sevgili küçük faresin, Amy.
أوه ، أنت أفضل و أعز فأر صغير ، "أيمي".

Şimdi, onun en iyi ve en kötü fikirlerinin kısa bir özetini sunacağız.
لذا إليكم موجزًا لمضمون بعض أفضل وأسوء أفكاره.

Şu anda gördüğünüz şey en iyi ve en kötü analiz sonuçları.
ما تنظرين إليه هو أفضل وأسوء الحالات

Yolumda ilerledikçe kesişim noktasında hayatın en iyi ve en kötü kısımları ile karşılaştım: kendini tanımlamak için muazzam fırsatlar, beklentinin ve tecrübenin bir araya gelmesi, çığır açan galibiyetlerin neşesi ve bazen de yenilenmenin getirdiği acı.
طيلة مسيرتي الحياتية، واجهت أفضل وأسوء الأمور الحياتية عند مفترق الحياة: فرصة هائلة لإظهار الذات وإبرازها، إصطدام التوقعات والخبرة ببعضهما، والنشوة من الإنتصارات التي تحققت بفضل الإختراقات وأحيانا، الألم الكبير والهائل الناتج عن التجديد.