| Keşke söyleyebilsem, ama o mağaralara sokacağı en son kişi benim. | Open Subtitles | أتمنى لو أخبرك ولكني آخر شخص سيرجعه أبي إلى هذه الكهوف |
| Keşke söyleyebilsem, ama o mağaralara sokacağı en son kişi benim. | Open Subtitles | أتمنى لو أخبرك ولكني آخر شخص سيرجعه أبي إلى هذه الكهوف |
| - Eminim şu anda görmek isteyeceğin en son kişi benim. | Open Subtitles | أنا واثقة أنّي آخر شخص تودّين في رؤيتـه الآن هذا صحيح |
| Onu hayatta gören en son kişi sendin bu da seni şüpheli konumuna getirir. | Open Subtitles | لقد كنت آخر من رآها على قيد الحياة، وهذا يجعل منك مشتبهاً به. |
| Onu hayatta gören en son kişi sendin bu da seni şüpheli konumuna getirir. | Open Subtitles | أنت كنت آخر من رأها حية وهذا يجعلك مشتبه به |
| Gerçekten yardımınıza ihtiyacım yok, ama olsaydı, arayacağım en son kişi siz olurdunuz. | Open Subtitles | انا حقاً لست بحاجة لمساعدتك ، لكن ان فعلت ستكون أخر شخص الجأ اليه |
| Şu an ise güvenebileceğim en son kişi olsa gerek. | Open Subtitles | الان هى على الارجح اخر شخص افكر فى الوثوق بة |
| Şu an belki de dinlemek istediğin en son kişi olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | انظر، أعرف أنني ربما أكون آخر شخص تريد أن تسمع منه الآن |
| Bakın, yan dairesinde şeytanlarla yaşamak isteyecek en son kişi benim | Open Subtitles | استمع, أنا آخر شخص يريد أن يقطن بجوار شياطين |
| Eminim şu anda görmek isteyeceğin en son kişi benim. | Open Subtitles | إنني أُراهن على أنني آخر شخص تودين رؤيته الآن |
| Selam, biliyorum şu anda konuşmak istediğin en son kişi benim. | Open Subtitles | مرحباً ، أعلم أنني آخر شخص تودين التحدث معه |
| Sanırım süper kahraman olması beklenecek en son kişi bendim. | Open Subtitles | أعتقد أنّي آخر شخص تتوقعونه أن يكون بطلاً خارقاً. |
| Şu anda yanında isteyeceğin en son kişi benim, biliyorum. | Open Subtitles | اسمعي, أعلم بأني آخر شخص ترغبين التواجد بجواره |
| Beni bu konuda eleştirecek en son kişi sensin. | Open Subtitles | أنت آخر شخص يحقّه انتقادي على كتم معلومة |
| Joseph Tudor ile görünen en son kişi sendin ve şimdi o kayıp. | Open Subtitles | لقد كنت آخر شخص كان مع جوزيف تيودور والآن هو مفقود |
| Karşıma çıkacağını düşündüğüm en son kişi sendin. | Open Subtitles | أنت آخر شخص في العالم توقعته أن يظهر |
| Tüm oğlanlarımın arasında beni görmeye gelecek en son kişi seni umardım. | Open Subtitles | من بين كل فتياني أنت آخر من ظننت أنه سيعود لي |
| "Tatlım" dediğim en son kişi, yirmi saniye sonrasında hamile kalmıştı. | Open Subtitles | آخر من قلت له "دارلينغ" أصبح حاملاً بعد عشرين ثانية. |
| -İletişim kurabiliyoruz. Çünkü dünyada yatacağım en son kişi sensin de ondan. | Open Subtitles | أنت أخر شخص على الأرض الذي أفكر في النوم معه |
| Hakkında endişelenmen gereken en son kişi o. | Open Subtitles | أنها أخر شخص ، يمنكن أنّ تقلقي من ناحيته |
| Bildiğimiz kadarıyla onunla görünen en son kişi o. | Open Subtitles | لحد علمنا الان انه كان اخر شخص التقى بها |
| - Sonunda emin oldum ki burada kalan en son kişi olacağım. | Open Subtitles | الأن أخيراً أنا أعلم بأنني سأكون أخر من يغادر هذا المكان |