erken geldik. onlar buraya gelince tekrar döneceğiz. | Open Subtitles | نحن مبكرون جدًا يجب أن نأتي عندما يكونوا هنا |
Çok erken geldik, zaman akışında daha geçmişe gitmeliyiz. | Open Subtitles | نحن مبكرون جدا يجب أن نذهب لوقت متأخر في مجرى حياته |
Öbür adayları kolaçan etmek için erken geldik. | Open Subtitles | لقد جئنا باكراً لكل نتجسس على المرشحين الآخرين. |
Belki erken geldik. | Open Subtitles | ربّما أتينا مبكرين. |
Doktor Grubber ile randevumuz vardı. Biraz erken geldik. | Open Subtitles | نعم , نحن الأفضل هنا في الإجتماع مع الدكتور "جوبير" نحن في وقت مبكر قليلاً |
- Dinle. erken geldik ama mola verebilecek misin? | Open Subtitles | اسمع، نحن مبكرين لكن أيمكنك أن تأخذ فترة راحة؟ |
Galiba çok erken geldik. | Open Subtitles | أعتقد أننا أتينا مبكرا جدا |
En iyi kısmını yemek için erken geldik. | Open Subtitles | لقد جئنا مبكراً لنأكل أفضل القطع |
Biraz erken geldik. | Open Subtitles | نحن مبكرون قليلاً. |
erken geldik. | Open Subtitles | نحن مبكرون |
Biz sadece erken geldik. | Open Subtitles | أتينا مبكرين فحسب |
Tam zamanında geldik, hatta erken geldik. | Open Subtitles | ونحن في الوقت المحدد، في وقت مبكر حتى. |
Sadece birkaç dakika erken geldik. | Open Subtitles | نحن على بعد بضع دقائق في وقت مبكر. |
Ben de erken geldik diye korkmustum. | Open Subtitles | هنا، كنت قلقا كنا في وقت مبكر. |
Evet, efendim aslında 10 dakika erken geldik ama artık hiçbir şeyi dert etmenize gerek yok çünkü artık biz buradayız. | Open Subtitles | نعم، سيدي. فعلا نحن مبكرين ب10 دقائق ولكنك لن تقلق بخصوص مثل هذه الأمور مرة أخري |
- Dediğin gibi, erken geldik. | Open Subtitles | كما قلتَ، أتينا مبكرا |
- Hayır, hayır. - Biz erken geldik. | Open Subtitles | نحن جئنا مبكراً - تبدين جميلة - |