ويكيبيديا

    "esiyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تهب
        
    • رياح
        
    • تعصف
        
    • يهب
        
    • تهبّ
        
    • نسيم
        
    • غربية
        
    • تهف من
        
    Burda palm springs bölgede. Rüzgar kuzeydogudan esiyor. Open Subtitles في منطقة البحيرات العظمى، الرياح تهب من الشمال الشرقي بسرعة ستة أميال في الساعة.
    Şimdi rüzgar kuzey yönünden esiyor. Open Subtitles الآن، الرياح التجارية الجافة تهب على الشمال.
    Rüzgar ters yönden esiyor. Onun her adımını izle! Open Subtitles الرياح تهب معاكسة علينا مراقبة خطواتها جيداً
    Burada rüzgâr yok ama orada seni uçuracak kadar sert bir rüzgâr esiyor. Open Subtitles هنا.. لا توجد رياح هنا لكن هناك الرياح قوية جدا ستحملك من الأرض
    Rüzgâr kulaklarınızı yalayarak esiyor. Motorun ve pervanelerin kokusu ve sesi. Open Subtitles والرياح تعصف من حولك ورائحة المحرك، والرياح تقودك بتناغم
    Usul usul, bir rüzgar esiyor usul usul, deva dağıtıyor Open Subtitles ببطء ونعومة كما يهب النسيم ببطء ونعومة كما يعاجنا الدواء
    Ama pencereyi actiginda, iceri yabanci bir rüzgar esiyor. Open Subtitles لكن عندما يفتحان النافذة.. تهب رياح غريبة إلى الداخل
    Bu öğlen, rüzgâr o kadar güçlü esiyor ki ağaçları sallıyor. Open Subtitles إن الرياح تهب بما يكفي لهز فروع الأشجار هذا المساء
    Rüzgar güneybatıdan esiyor, yangın orta hızda yayılıyor. Open Subtitles تهب الرياح من الجنوب الغربي بسرعة معتدلة للانتشار
    Her yere esiyor ve her yeri örtüyor. Open Subtitles أجل، إن العاصفة تهب في كل مكان وتعترض كل شيء
    Rüzgâr kuzeyden güneye esiyor ama... ~ ...ben hâlâ olduğum yerdeyim. ~ Open Subtitles تهب الرياح من الشمال إلى الجنوب ♪ ♪ لكنني ما زلت حيث كنت ♪
    Mağara sisteminden esiyor ve kristal tabaka ile ahenk oluşturuyor. Open Subtitles تهب عبر الكهوف وتتناغم مع الطبقة الكريستالية
    Bunun etkisi de şu ki kuzey ve güney yarı küreden gelen rüzgarlar Dünya'nın kendi ekseni etrafındaki dönüşüyle aynı yöne yani Doğu'ya doğru esiyor. TED ونتيجة لذلك تهب الرياح على نصفي الكرة الأرضية الشمالي والجنوبي في نفس الاتجاه الذي تدور فيه الأرض... باتجاه الشرق.
    Ve Ivan uzaktayken rüzgar esiyor, ve sandviçi yere düşürüyor. TED و بينما يكون إيفان بعيدًا تهب الرّيح، و تأخذ السّاندوتش إلي أسفل على العشب .
    Esirler, eziyet çekenler özgürlük rüzgarları esiyor. Open Subtitles ، الناس المستعبدون . . الناس المعذبون يتنسمون رياح الحرية
    Rüzgar, soldan saatte 8 kilometre hızla esiyor. Open Subtitles لدينا رياح سرعتها5أميال في الساعة المدى متوسط
    Sonunda rüzgar dönüyor, deniz boyunca kuzeyden soğuk esiyor. Open Subtitles تتغيّر الرّياح أخيراً تعصف من الشمال البارد عبر البحر
    Rüzgâr saatte 130km hızla esiyor gibi görünüyor. Open Subtitles الذي يبدو وأنّ هناك رياح بسرعة 130 كيلومتر تعصف فيه
    Meltem daha yavaş esiyor. Hayattaki arzular azaldı. Open Subtitles النسيم يهب بقله , الرغبة في الحياة قليله
    esiyor doğu rüzgarları, yardımını esirgeme. Open Subtitles ساعدني في إخراجي الآن الرياح الشرقية تهبّ
    Kıçının lopları arasında serin bir bahar rüzgarı esiyor gibi olur. Open Subtitles انه مثل نسيم ربيعي بارد ينفح على خدود مؤخرتك
    Güvertedesin, yıldız kısmında, rüzgar kuzey batıdan esiyor. Open Subtitles من الجانب، أدرها للميمنة، رياح شمالية غربية.
    Ve rüzgar doğudan esiyor. Open Subtitles . والريح تهف من جهة ..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد