Belki de bu yüzden endişelendiğimizi belli etmemeliyiz. Bu, endişesini artırır. | Open Subtitles | ربما يجب ألا نظهر له مدى قلقنا، سيزداد جزعًا |
Ve bugün aramızda bulunan bayan arkadaşlarımız köpeklerimizi fıstık ezmesi kullanarak istismar etmemeliyiz. | Open Subtitles | و لكل صديقاتنا من الإناث هنا اليوم لا يجب ألا نسيء استغلال أعضائنا أدنى استغلال |
Efendiler ne kadar muazzam görünürlerse görünsünler asla pes etmemeliyiz. | Open Subtitles | مهما بدت قوة الأسياد يجب ألا نستسلم أبداً |
- Belki de bunu yok etmemeliyiz. | Open Subtitles | تَعْرفُ، لَرُبَّمَا نحن يَجِبُ أَنْ لا يُحطّمَ هذا. |
- Yinede onu tatmin etmemeliyiz. | Open Subtitles | ما زالَ، نحن يَجِبُ أَنْ لا نَعطيه ذلك الرضاءِ. |
Herkesin önünde kavga etmemeliyiz. | Open Subtitles | نحن لا يَجِبُ أنْ نتعارك أمام الناسِ |
Yalanlarını gerçekmiş gibi kabul etmemeliyiz. | TED | لا يجب علينا أن نعاملهم وكأن أكاذيبهم هي وقائع. |
Hiçbir geziyi ya da etkinliği iptal edemeyiz. etmemeliyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا إلغاء أي رحلة أو أي مناسبة يجب ألا نفعل ذلك |
Yani, biz tabi ki bu büyük tehlikelerden ötürü, insanlığın yok olmasının bu büyük potansiyeli önlemesinin milyarda bir riski bile kabul etmemeliyiz. | TED | وبكل تأكيد إننا في ضوء هذه المخاطر الهائلة، يجب ألا نقبل حتى إن كانت نسبة الخطر واحد بالمليار إن الانقراض البشري يمكن أن يمنع هذه الاحتمالات الهائلة |
Her şeyden korkuyor olsa da şikâyet etmemeliyiz. | Open Subtitles | مع أنها خائفة من كل شيء. يجب ألا نتذمر. |
Kavga etmemeliyiz! | Open Subtitles | يجب ألا نتقاتل فيما بيننا |
Ama onları rahatsız etmemeliyiz. | Open Subtitles | ولكن يجب ألا نضايقهم |
onu tedavi bile etmemeliyiz.. | Open Subtitles | كان يجب ألا نعالجها أساساً |
Pes etmemeliyiz. | Open Subtitles | يجب ألا نييأس |
Onu ziyan etmemeliyiz. | Open Subtitles | نحن حقاً يَجِبُ أَنْ لا نُهدرَالفرصه |
Onu ziyan etmemeliyiz. | Open Subtitles | نحن حقاً يَجِبُ أَنْ لا نُهدرَالفرصه |
Evet, gerçi muhtemelen Çin yemeği sipariş etmemeliyiz. | Open Subtitles | نعم، نحن من المحتمل يَجِبُ أَنْ لا إحصلْ على الصينيين مع ذلك... |
Kavga etmemeliyiz. | Open Subtitles | نحن لا يَجِبُ أنْ نُحاربَ. |
Lütfen, birbirimizle kavga etmemeliyiz. | Open Subtitles | من فضلك, لا يجب علينا مقاتلة بعضنا البعض. |
İşi bitirmek için acele etmemeliyiz. | Open Subtitles | لا يجب علينا أن نستعجل في قتلهم |