Senin için bir şey ifade etmeyebilir. Ama benim için ediyor. | Open Subtitles | الذي قد لا يعني أيّ شئ إليك، لكنّه يعني شيءا لي. |
İlk kez duyuyorsanız, sizin için bir şey ifade etmeyebilir: | TED | إنها قد لا تعني لك شيئا إذا لم ترها من قبل |
Bugün geldiği anlam bir yıl sonra aynı şeyi ifade etmeyebilir ya da 10 yıl sonra. | TED | المعنى اليوم قد لا يبقى نفسه بعد سنة أو بعد 10 سنوات |
Bir sonraki konsept pek bir anlam ifade etmeyebilir ama insan anatomisi artık insanlarla sınırlı değil. | TED | الآن الفكرة القادمة قد لا تكون منطقية جدا، لكن علم التشريح البشري لم يعد محدودا بالبشر. |
Ona bir teklifte bulunabilirsiniz ama bunu kabul etmeyebilir. | Open Subtitles | بإمكانك أن تقدم له عرضا . لكنه قد لا يوافق |
Bu sana hiçbir şey ifade etmeyebilir. Ama geldiğimiz yerde öleceğini bilmeyen binlerce insan var. | Open Subtitles | قد لا يعني هذا شيئاً لك و لكنه يعني لآلاف منا |
Sizin gibiler için fark etmeyebilir fakat fakirler için hayat çekilmez olur. | Open Subtitles | هي قد لا تكون قضية كبرى للناس أمثالك لكن الحياة قد تصبح بائسة للفقير؟ |
Sana bir şey ifade etmeyebilir ama bulunduğum yere gelmek için gerçekten çok emek verdim ben. | Open Subtitles | قد لا يبدو هذا مهماً بالنسبة لك لكني عملت حقاً بجهد لأصل حيث أنا |
Bu görüntü bize çok şey ifade etmeyebilir. | Open Subtitles | قد لا تبدو هذه الصورة مهمّة بالنسبة إليكم |
Size ya da Albany'deki o yargıca çok şey ifade etmeyebilir ama o arazi bana büyükbabam tarafından verilmişti. | Open Subtitles | قد لا يبدو مثل الكثير ل لك وأن القاضي في ألباني، ولكن أعطيت تلك الممتلكات لي جدي. |
Tek bir arı tek başına bir anlam ifade etmeyebilir ama birlikte, çok farklı bir tablo ortaya çıkıyor. | Open Subtitles | نحلة واحدة قد لا تصنع الفارق، لكن أخذهم جميعاً بعين الإعتبار يُبرز صورةً مغايرة جداً. |
Sarah, bu senin için birşey ifade etmeyebilir, ama bu benim ilk evliliğim. | Open Subtitles | قد لا يعني لكِ شيئًا يا سارا لكنّ هذا زواجي الأول |
Bu senin için pek fazla şey ifade etmeyebilir biliyorum ama benim için çok şey ifade ediyor. | Open Subtitles | أعلم أن ذلك قد لا يعني لكِ الكثير لكنّه يعني الكثير إليّ |
Ona bir teklifte bulunabilirsiniz ama bunu kabul etmeyebilir. | Open Subtitles | يمكنك أن تقدم له قدرا، لكنه قد لا نوافق على ذلك. |
Evet ama öyle davranırsak yardım etmeyebilir. | Open Subtitles | أجل ، لكن إذا عاملناه بتلك الطريقة قد لا يتعاون معنا |
Cevap için 3 Cevap için 2 Cevap için 1 Fitilin uzunluğu size bir şey ifade etmeyebilir, ama bir uçtan diğerine tam 60 saniyede yandığını biliyorsunuz. | TED | أمامك 3 ثوانٍ أمامك ثانيتان أمامك ثانية قد لا يدلك طول الخيط على شيء، لكنك تعلم بأن الفتيلتين تستغرقان 60 ثانية لتُحرقا بالكامل، |
Belki Chandler'ın yokluğunu fark etmeyebilir. | Open Subtitles | وقالت إنها قد لا تلاحظ حتى أنه ذهب. |
Kimilerine, beleş bira pek de bir şey ifade etmeyebilir, ama son 12 dolarını henüz kaybetmiş ve çerez araklayan biri için, hayat kurtarıcıdır. | Open Subtitles | لبعض الناس بيرة مجانية قد لا تعني الشيء الكثير لكن لشخص خسر لتوه 12 دولار ... ...ويحشو بندق مجاني في جيبه |
ya şuan yaşadığımız gibi devam ederiz, ve yaşam kitabı yazmaya devam eder, veya yaşamaya devam etmeyebilir ve buna yaklaşan bir yıkım sebep olabilir. | Open Subtitles | الصورة تحتمل تفسيرين , الأول أن بإمكاننا متابعة حياتنا كما هي الآن حيث سيمتلئ كتاب الحياة بالكتابات أما الثاني فهو أننا قد لا نملك أي فرصة و أننا سنواجه نوعاً من الإنقراض |
- Buradaki kapıları çaldığında karşılaşacağın şey seni memnun etmeyebilir. | Open Subtitles | - اسمع، عليك أن تبدأ الطرق على الأبواب هنا، قد لا تكون سعيدا بما تجد وراءه |