ويكيبيديا

    "evlerinden" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • منازلهم
        
    • بيوتهم
        
    • منازل
        
    • المنازل
        
    • منزلهم
        
    • بيوته
        
    • بيوتِ
        
    • بيتهم
        
    • منزلهما
        
    • منازله
        
    • وطنهم
        
    Narbo cesetler ve askerlerle dolu değil, ve nezih insanlar evlerinden çıkmaya korkuyorlar. Open Subtitles ناربو ليست مليئة بالجثث و الجنود و الأناس المحترمون يخشون الخروج من منازلهم
    evlerinden ve sokakta olan bitenden en uzak oldukları zaman. Open Subtitles فيه يبتعدون لأقصى حد عن منازلهم وعمّا يحدث في شوارعهم
    Aynı zamanda evlerinden haftalık arama yapan 3 binden fazla gönüllümüz de var. TED لدينا أيضاً أكثر من 3000 متطوع يجرون مكالمات ودية اسبوعيا من منازلهم
    Şaka olup olmadığını insanları evlerinden çıkarıp makineli tüfeklerle taradığımızda görürsün. Open Subtitles عندما نسحب هؤلاء القوم من بيوتهم ونطلق النار عليهم بالبنادق الآلية
    Yani bilirsin, evden, arkadaşların evlerinden, okuldan, her yerden insanlar. Open Subtitles الأمر كان في منزلنا وفي منازل أصدقائي، والمدرسة، كل مكان
    Şimdi Jamaika'nın en büyük evlerinden birinde oturuyor. Open Subtitles والآن, هو يعيش في واحد من أكبر المنازل في كينغستون
    Ama sonunda evlerinden kaçtım ve başkalarının haklarının korunmasına yardımcı olabilecek bir federal polis dedektifi oldum. TED في النهاية، هربت من منزلهم وأصبحت محققةً في الشرطة الفيدرالية ولدي القدرة على حماية حقوق الآخرين.
    Bu tuvaletleri inşa ediyorsunuz ve sıklıkla tuvaletlerin kendi evlerinden daha iyi olduğunu duyuyoruz. TED لذلك بنينا هذه المراحيض، وكثيراً ما نسمع القرويون يصفونها بأنها أفضل من منازلهم.
    Görevimiz kaç Iraklının savaş nedeniyle evlerinden ayrıldıklarını ve ihtiyaçlarının ne olduğunu bulmaktı. TED كان عملنا هو معرفة عدد العراقيين الذين شُردوا من منازلهم بسب الحرب، وما يحتاجون إليه.
    evlerinden dışarı çıkaran... Bu kendi başlarına temizledikleri. TED لكي لا يمرضون. هذا هو ما ينظفونه من منازلهم.
    Çoğu Hindistan'daki ufak kasabalardan gelen bu kadınlar evlerinden ve ailelerinden çok uzakta barışı sürdürmeye yardım ediyorlar. TED العديد من هؤلاء النساء، من مدن صغيرة فى الهند، يساعدن فى حفظ السلام، بعيداً عن منازلهم وأسرهم.
    Ve her bir traktör için, 10, 15 aile evlerinden kovuldular. Open Subtitles كل واحد من تلك الجرارات كان يتسبب فى تشريد 15 عائلة من منازلهم
    Ve her bir traktör için, 10, 15 aile evlerinden kovuldular. Open Subtitles كل واحد من تلك الجرارات كان يتسبب فى تشريد 15 عائلة من منازلهم
    İnsanların yapması gereken evlerinden dırışarı çıkıp değişiklik olsun diye dışarıdan içeriye bakmak. Open Subtitles ما على الناس أن يفعلوة هو الخروج من منازلهم ويبحثوا عن تغيير
    İnsanların yapması gereken evlerinden dırışarı çıkıp değişiklik olsun diye dışarıdan içeriye bakmak. Open Subtitles ما على الناس أن يفعلوة هو الخروج من منازلهم ويبحثوا عن تغيير
    İnsanlar evlerinden sürüldüklerinde veya temel insan haklarından mahrum bırakıldıklarında Open Subtitles عندما يجبر الناس على ترك بيوتهم أو سلب حقوقهم الإنسانية
    Muhtemelen bilmiyorum, Tok gurularının çoğu kendi evlerinden eğitim verirler. Open Subtitles علي الأرجح لا , فمعظم المعلمين يقومون بالتدريس في بيوتهم
    Çocuklar evlerinden güvenli alanlara çıkacaklar. TED سيخرج الأطفال من بيوتهم إلى فضاءات آمنة.
    Birkaç pervasız evlat suç işledi diye bu aileleri atalarından kalan evlerinden etmeyeceğim. Open Subtitles لن أجرّد تلك العائلات من منازل أسلافها بسبب جرائم قلة من أبناءهم المتهورين
    Bu çocuklar Amerika'nın çeşitli evlerinden toplanmıştı. Bu fotoğraf, onların ortalama bir beyni. TED الآن، تطوع هؤلاء الأطفال من منازل مختلفة في الولايات المتحدة، وهذه الصورة تمثل متوسط أدمغتهم.
    O KGB'dendi. Eski güvenli evlerinden birine gider. Open Subtitles إنه كي جي بي يذهب لأحد المنازل الآمنة التى تخصه
    Sanırım evlerinden utanıp araba göndermekten vazgeçmişler. Open Subtitles أعتقد أنه منعهم الخجل من بساطة منزلهم من ارسالها
    Düğüne geldi, güvenli evlerinden birini buldu. Open Subtitles ثم ظهر في حفل الزواج ووجد طريقه غلى أحد بيوته الآمنة
    Çiftlik evlerinden bir şeyler çalabileceğimizi düşündük, fakat hepsi boştu. Open Subtitles فكّرَنا اننا نَسْرقُ مِنْ بيوتِ المزرعةِ، لَكنَّهم كَانوا فارغين.
    Ama asla evlerinden 20 dakikalık yürüme mesafesindeyken olmaz. Open Subtitles وأبداً لم يحدث على مسيرة عشرين دقيقة من بيتهم
    Evet, evlerinden 1 saat uzaklıktaki bir mağazadan. Open Subtitles أجل، من متجر يبعد قرابةَ الساعة عن منزلهما
    Eğer bu işe yararsa acaba teknelerinden birinde mi yoksa evlerinden birinde mi yaşayacağız, merak ediyorum. Open Subtitles هذا مثير للغاية إذا نجح هذا أتسائل إن كنا سنعيش على واحد من قواربه أو في واحد من منازله
    Oteller harika avlanma sahalarıdır. İnsanlar evlerinden uzaktadırlar, Çene çalmaya hazırdırlar. Open Subtitles عندما تكون غريبة عن الوطن, الناس بعيدون عن وطنهم, مستعدون للحديث

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد