Dördüncü dereceden bir hapishane olarak, eyaletteki en tehlikeli adamlardan bazılarıyla uğraşıyoruz. | Open Subtitles | كَونَنا سِجن من المُستوى الرابِع فنحنُ نتعامَل معَ أخطَر الرِجال في الولاية |
Tucumcari'deki meslektaşınızın dediğine göre bu banka bütün eyaletteki en çok paraya sahip. | Open Subtitles | زملاؤك في توكوماكاري أخبروني أن هذا المصرف يحوي أضخم وديعة في الولاية كلها |
Tam da eyaletteki en büyük egoya sahip adamın ben olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد تذكرت فحسب أنه كانت لي السطوة على ثلاثة مناطق في الولاية |
Üç eyaletteki en iyi hindi sandviçine elveda diyeyim öyleyse. | Open Subtitles | لا مزيد من أفضل شطيرة ديك رومي في الولاية بأكملها |
O zaman karın neden babasından davaya eyaletteki en iyi polislerinin bakmasını istedi? | Open Subtitles | إذاً ما الذي جعل زوجتكَ تطلب من والدها تعيين أفضل رجال شرطة بالولاية للتحقيق بهذه القضية؟ |
Tucumcari'deki meslektaşınızın dediğine göre bu banka bütün eyaletteki en çok paraya sahip. | Open Subtitles | زملاؤك في توكوماكاري ان هذا المصرف يحوي أضخم وديعة في الولاية كلا |
eyaletteki en iyi göğüs kanseri cerrahı. | Open Subtitles | إنفها أفضل جراحة لسرطان الثدي في الولاية |
Böyle bir haberle, kendini eyaletteki en meşhur kişi olarak bulabilirsin. | Open Subtitles | في مِثلِ هذا الوقت غداً صباحاً رُبما ستجدُ نفسكَ أشهَرَ رجُلٍ في الولاية |
Bana göre eyaletteki en saygın hukukçudur. | Open Subtitles | و حسبَ عِلمي، ليسَ هُناكَ من هوَ أكثرُ احتراماً منهُ في الولاية |
eyaletteki en zorlu cezaevini işletiyoruz. | Open Subtitles | و في غضون ذلك, لدينا أقوى نظام إصلاحي في الولاية. |
Sen eyaletteki en iyi kan uzmanısın ve bu konuya kafa yormaya devam etmelisin. | Open Subtitles | إنّك أفضل خبير دم في الولاية ونريدك أن تبقى معنا يا صديقي |
Sana eyaletteki en iyi suç müdafaa avukatlarından birini tuttum. | Open Subtitles | جئت لك بأفضل محام دفاع جنائي في الولاية.باري كولدبيرن. |
İkimiz de eyaletteki en iyi şutör gard olduğumu biliyoruz, o yüzden laf ebeliğini kes! | Open Subtitles | كلانا يعرف اني أفضل هداف في الولاية لذا, لماذا لا نترك هذه التفاهة؟ |
eyaletteki en yüksek dava çözme oranına sahipler. | Open Subtitles | إنهم يملكون أعلى معدّل تصريح في الولاية جيّد |
eyaletteki en düşük suç oranına sahipsin. | Open Subtitles | لقد حصلت على أدنى معدل جريمة في الولاية. |
Batı Virginia Koleji, siyahiler için eyaletteki en iyi okul. | Open Subtitles | المعهد المجمع في فيرجينا الغربية هو أفضل مدرسة للسود في الولاية. |
eyaletteki en yuksek güvenlikli kadın hapishanesi bizimkisi. | Open Subtitles | نحن السجن النسائي الوحيد في الولاية من لدية حماية مشددة |
Bu eyaletteki en lezzetli biberli biftek burada yapılır. | Open Subtitles | نحن نصنع افضل ستيك حار في الولاية |
O zaman karın neden babasından davaya eyaletteki en iyi polislerinin bakmasını istedi? | Open Subtitles | إذاً ما الذي جعل زوجتكَ تطلب من والدها تعيين أفضل رجال شرطة بالولاية للتحقيق بهذه القضية؟ |
O eyaletteki en iyi yeniden doğum sanatçısı. | Open Subtitles | إنه أفضل فنان يصنع دُمي الأطفال بالولاية |
eyaletteki en iyi şov koroloruna karşı yarıştık. | Open Subtitles | لقد تنافسنا للتوّ ضد .أفضل فريقين بالولاية |