ويكيبيديا

    "fahişeyi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عاهرة
        
    • العاهرة
        
    • الساقطة
        
    • المومس
        
    • العاهره
        
    • مومس
        
    • مومسًا
        
    • غاوية
        
    • المومسة
        
    • مومسا
        
    • علي الشرير
        
    • المومسات
        
    Bir fahişeyi radyoda konuşması için işe almak çok yaratıcıymış. Open Subtitles ممم التعاقد مع عاهرة .. للتحدث في الإذاعة خياليٌ جداً
    Aşkımızın çocuğunu, aptal, ufak bir fahişeyi... ..saraya geri getirmek için kurban mı edeceksin? Open Subtitles هل تضحى بأبنة حبنا من أجل أعادة عاهرة صغيرة سخيفة الى البلاط الملكى ؟
    Ben de neden manyağın birinin bir fahişeyi öldürüp cesedini bir bowling çantasına tıkmaya çalıştığını anlamaya çalışıyorum. Open Subtitles انا احاول معرفة لم قد يقوم مهووس ما بقتل عاهرة ومن ثم حشوها في حقيبة البولينغ
    Bu utanmaz fahişeyi istemiyorum. Onu alabilirsin. Open Subtitles أنا لا أريد هذه العاهرة الوقحة من الممكن أن تأخذها
    Mekana demiryolu kralları ve kauçuk baronları takılır kızarmış biftek yer, arasıra gelen fahişeyi tutarlar ve o gün ne kadar çaldıklarını konuşurlar. Open Subtitles مكان تجار سكة حديد ن وسارق بارونات يتدلى كل لحم البقر المشوي، إستأجر العاهرة العرضية وناقش كيف سرقوا ذلك اليوم
    Büyülemekten bahsetmişken, voodoo dövmeli taşak ısırıcı fahişeyi gördün mü? Open Subtitles بالتحديث عن القتل، أرأيتَ تلكَ الساقطة ذات أوشام السحر الأسود؟
    Hiçbir fahişeyi ev kadını yapamazsın. Open Subtitles الذي تعلّمته لا تستطيع أن تحوّل أي عاهرة الى ربّة منزل
    Kasabadaki müstehcenliğe o kadar kızdı ki tek bir gecede 13 fahişeyi öldürdü. Open Subtitles كان منزعج من الفجور في منطقة البلدة حتى أنه قتل 13 عاهرة
    Tenisçi fahişeyi yakalayıp krikoyla gebertecektim. Open Subtitles حسناً, كنت أفكّر في تعقّب عاهرة التنيس.. لأضربها حتّى الموت.. بأنبوب حديديّ.
    Mill Creek'deki katil öldürdüğünde, "Görünmez Adam" da bir fahişeyi vuruyor. Open Subtitles عندما يقتل قاتل جدول كريك الرجل الاجوف يقتل عاهرة اخرى
    Kokain suçlamasıyla yargılanan bir fahişeyi neden savunuyordun? Open Subtitles لمَ كنتِ تدافعين عن عاهرة بتهمة حيازة مخدّرات؟
    Neden bir enerji şirketinin baş danışmanı bir fahişeyi savunsun ki? Open Subtitles لمَ تدافع مستشارة رئيسيّة لشركة طاقة عن عاهرة بتهمة حيازة "كوكايين"؟
    Erkekler hepsini alıyor: hem Meryem'i hem de fahişeyi. Open Subtitles .. ولهذا فالشباب يحصلون على كل شيء البتول و العاهرة
    Ben bu salak için çalışıyordum, öyle değil mi? O fahişeyi öldürmem için bana yüklü miktarda ödeme yapacağını söyledi... aynı zamanda sürtük kız arkadaşını da gözetleyecektim. Open Subtitles أنا أعمل لذلك الحثالة الذي يخبرني بأنه سيدفع لي بكثره لأقتل العاهرة
    Valusya halkı sizi temin ederim sevgili kralımızı öldüren fahişeyi ve onu adaletten kaçıran haini bulacağız. Open Subtitles شعب فاليوسا اننا سنجد هذه العاهرة التى قتلت زوجى وحبيبى الوحيد وهذا الدجال الذى جعلها تهرب
    Kıza acımasızca davranıyor yapabildiği her şekilde yapıyor fahişeyi ve sonra tekrar yapmak isterken. Open Subtitles . كان هذا هو كل ما أجبرها عليه . قام بالاعتداء على تلك العاهرة لقد ضاجعها بكل الطرق التي . يمكن أن تخطر ببالك وأكثر
    O şişme fahişeyi patlatıp, odanın içinde uçtuğunu izlemek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أضرب العاهرة القابلة للنفخ وأرها تطير في أرجاء الغرفة
    Siktir lan. 200 dolar ve bir torba esrarla apartmanımda takılan bir fahişeyi ayarlayabilirim. Open Subtitles اللعنة، بـ200 دولار وكيس من الماريوانا، أستطيع توظيف تلك الساقطة
    Ve karım dediğin o 3 dolar değerindeki fahişeyi her öptüğünde sana gülen yüzümü görürsün. Open Subtitles و كلما تقبل تلك المومس التي سعرها 3 دولارات التي تسميها زوجتك سترى وجهي يضحك عليك
    Hadi, çocuklar, fahişeyi bırakın gitsin. Open Subtitles تعالوا يا أولاد.. دعوا العاهره تذهب انها ليست مهمه
    Ara sıra oraya bir fahişeyi ziyarete gidermiş. Open Subtitles يذهب هناك من وقت لآخر لرؤية امرأة مومس يصاحبها
    O da onun ekmek parası. Kirasını onunla ödüyor. Resmen bir fahişeyi dolandırdın sen. Open Subtitles إنّه مصدر رزقها الذي تقتات به، إنّك جوهريًّا سرقت مومسًا.
    Burada oturup bir fahişeyi bekliyorum ve sen aniden kapıda mı beliriyorsun? Open Subtitles أنني جالس هنا في أنتظار غاوية و أنت تظهرين فجأة على عتبة بابي؟
    - Düğünde fahişeyi görmedin mi? Open Subtitles ألم ترين المومسة في الزفاف؟
    O zaman git bir fahişeyi düdükle sonra buraya gelip bana her şeyi anlat. Open Subtitles إذاً أقضي علي الشرير وجد المال المسروق ثم عُد إلي هنا وأخبرني بكل شيء
    Geçen sene Absaroka'daki çoğu fahişeyi buradan uzaklaştırdık. Open Subtitles نحن متأكدين اننا اخرجنا المومسات من ولاية ابساروكا في العام الماضي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد