| Elinde sadece eldivenlerin sağ çifti olduğunu fark edene kadar... çeki bozdurmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | قبل ان يدرك انه حصل فقط على قفازات اليد اليمنى لابد من صرف الشيك بسرعه |
| Hatalı olduğunu fark edene kadar, çok geç kalmış. | Open Subtitles | قبل ان يدرك انه تأخر. |
| Ta ki bu sabah bunun iş ile alakalı olduğunu fark edene kadar. | Open Subtitles | وهذا كان رأيي قبل هذا الصباح الذي أيقنت به بأن هذا عمل |
| Ta ki bu sabah bunun iş ile alakalı olduğunu fark edene kadar. | Open Subtitles | الذي أيقنت به بأن هذا عمل ولكن ما بيننا ليس كذلك |
| Birisi bizim indiğimizi fark edene kadar ayrılmış oluruz. | Open Subtitles | سوف نقلع قبل ان يدرك احد اننا هبطنا |