Bu Magenta, konuştuğum ürkmüş, kibar kızdan çok farklı biri. | Open Subtitles | ماجينتا شخص مختلف تماما عن الفتاة المرتعبة اللطيفة التي استجوبتها |
Farklı görünmeye çalışarak harcadığınız o enerjiyi düşünün, farklı biri olmayı dileyerek. | TED | فكر في كل الطاقة المهدرة التي تُقضى في التظاهر، والتمني بأنك شخص مختلف. |
Altı ay içinde tamamen farklı biri olacaksın. | Open Subtitles | ستتغيرين في ستة أشهر ستكونين شخص مختلف كلياً |
Hapiste 21 yıldan fazla geçirdi ve artık farklı biri oldu. | Open Subtitles | لقد أمضى 21 سنة في السجن وحسب معرفتي به فقد أصبح شخصاً مختلفاً |
farklı biri gibi hissetmemi sağlıyor. | Open Subtitles | إنهم يجعلونني أشعر بأنني شخصاً آخر. |
Giderken de onu bir sonraki görüşümde farklı biri olacağını söyledi. | Open Subtitles | وعندما غادر قال أن بالمرة المقبلة التي سأراه فيها سيكون شخصًا مختلفًا |
Sanki bu hayatı rüya görüyormuşum gibi, ve sonunda uyandığımda, başka biri olacağım, tamamen farklı biri. | Open Subtitles | مثلآ أنا فقط كان حلمى فى هذه الحياة وعندما أستيقظ أكون شخص آخر شخص مختلف كليا |
Sanki bu hayatı rüya görüyormuşum gibi, ve sonunda uyandığımda, başka biri olacağım, tamamen farklı biri. | Open Subtitles | مثلآ أنا فقط كان حلمى فى هذه الحياة وعندما أستيقظ أكون شخص آخر شخص مختلف كليا |
Noah'la olduğumda başka biri... seninleykense tamamen farklı biri gibi hissediyorum. | Open Subtitles | عندما أكون مع نوح أشعر وكأنني شخص واحد وعندما أكون معك أشعر وكأنني شخص مختلف تماما. |
Bunu iki kez yaşadım, her seferinde farklı biri öldü. | Open Subtitles | لقد مررت بهذا مرتين , وفي كل مرة يموت شخص مختلف |
Ben altı üstü büyüdüm ama... sen tamamen farklı biri gibisin. | Open Subtitles | لقد نشأت للتو. ولكنك تبدو وكأنها شخص مختلف تماما. |
Hayatımda değiştirmek istediğim şeyler var ama bu beni farklı biri yapmaz. | Open Subtitles | عليّ أن أعترف أن هناك أشياء عن حياتي أرغب في تغيرها لكن هذا لا يجعلني شخص مختلف. إنهلا.. |
Köpeği ona verdiğinden beri farklı biri oldu. | Open Subtitles | لقد أصبح شخصاً مختلفاً منذ أن اعطيته ذلك الكلب |
Ben sadece, evleneceğim adamın hep... daha farklı biri olacağını hayal etmiştim. | Open Subtitles | إنه فقط , لقد كنت أتخيل دوماً ... أننىسأتزوجشخصاً . شخصاً مختلفاً |
Tamamen farklı biri gibi görünüyorsun, ...çok mutlu. | Open Subtitles | لقد كنت شخصاً مختلفاً كلياً كنت سعيدة جداً |
Bu da bende tamamen farklı biri olma isteği doğuruyor. | Open Subtitles | مما يجعلني أتمنى لو كنت شخصاً آخر |
Elimden geleni yapıyorum farklı biri olmak için daha iyi biri olmak için affını kazanmak için. | Open Subtitles | وأنني أبذل ما في وسعي لكي أكون شخصًا مختلفًا وأكون شخصًا أفضل لاستحقاق مغفرتك |
Onun için endişeleniyorum. Nona çok farklı biri. | Open Subtitles | أتعلم ، أنا قلقة حيالها ، إنها مختلفة للغاية |
Yıllar önce tanıdığım adamdan daha farklı biri olduğunu göstermeyi istediğini söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت أنك تحب أن تفكر بنفسك كشخص مختلف عمّا كنت أعرفه منذ سنوات مضت |
Tanıştığın diğer erkeklerden farklı biri, öyle değil mi? | Open Subtitles | إنه مختلف عن أي رجل قابلتِه من قبل، صحيح ؟ بلى |
Artık, Darken Rahl'ın kontrolü altında olduğun zamanlardan çok daha farklı biri olduğun gerçeği. | Open Subtitles | بأنكِ إنسانة مُختلفة الآن عمّا كنتِ بخدمة (داركن رال). |
Diğerlerinden farklı biri. Sanırım kalbi doğru yerde. | Open Subtitles | هي مختلفة عن الآخرين أعتقد أن قلبها في المكان المناسب |
Çünkü Suzanna farklı biri olduğumu, biraz da sana benzediğimi bilmeni istemiştim. | Open Subtitles | لأنني أردت أن أعلمك , سوزانا أنني نوع مختلف من مصاصي الدماء أنني مثلك بعض الشئ |
- Bilmiyorum, sen... farklı biri gibisin. | Open Subtitles | أنا لا أعلم ، أنت تبدو كشخصً مختلف فحسب |
Dışarıda olduğumdan daha farklı biri. | Open Subtitles | بشكلٍ قد يكون مختلفاً عما أكون عليه خارج هذا النادي |
Hoşlanıyorum ama farklı biri. | Open Subtitles | أنا معجبة به, فهو مختلف. |
Beni farklı biri gördünüz. | Open Subtitles | رأيتني عن قرب وكم أنا صغير وضعيف |
Benden çok farklı biri, değil mi? | Open Subtitles | إنه مُختلف جداً عنى لذا انا فقط كنت أتسائل |