ويكيبيديا

    "faydasız" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عديمة الفائدة
        
    • جدوى
        
    • عديم الفائدة
        
    • بلا فائدة
        
    • عديمة النفع
        
    • طائل منه
        
    • عديم الجدوى
        
    • عديم النفع
        
    • يجدي نفعاً
        
    • هناك فائدة
        
    • مجديه
        
    • عديم الفائدةَ
        
    • لا توجد فائدة
        
    • لا طائل
        
    Artık faydasız toplantılar düzenlememize gerek yok. Open Subtitles الان دعونا نتخلص من هذه الاجتماعات عديمة الفائدة
    Ben her zaman düşük yaşam formlarının faydasız olduğunu düşündüm. Open Subtitles لقد ظننت دوماً أن اشكال الحياة الأقل غير ذات جدوى
    "İfadeler hayal ürünü, faydasız ve önyargılı olduğundan komisyonca değerlendirilmeye layık bulunmamıştır." Open Subtitles العمولة أبعدت الشهادات هذا برهان خيالي جداً، عديم الفائدة أو تصور مقدماً
    faydasız. Hep aynı şeyleri tekrarlıyoruz. Birbirimize söyleyecek bir şeyimiz yok! Open Subtitles ان هذا بلا فائدة ، اننا ندور فى دائرة و ليس لدينا ما نقوله لبعضنا البعض
    Programlama gücü iş görürdü ancak verideki gizli bilgiyi bulmada matematiksel modelleme olmadan faydasız olurdu. TED القوة الحوسبية ستساعدك، لكنها ستكون عديمة النفع من دون النمذجة الرياضية لكي تجد المعلومات المخفية في البيانات.
    Sen karışma delikanlı. Bunun faydasız olduğunu göreceksin. Open Subtitles لا تتورط , يافتى سترى أنه لا طائل منه
    Güzel bir şeyin faydasız yanı yoktur, ve süprüntü yanı da. Open Subtitles أتفهم؟ الجمال هو شىء مُجرّد من أى شىء عديم الجدوى مُجرّد من الفوضى
    Savaşmak hissetmek demektir, ve ikisi de faydasız. Open Subtitles المقاومة تعني المشاعر، وكلاهما عديم النفع.
    Birçok kişi, müziğin faydasız olduğuna inanır. Open Subtitles الكثير من الناس يعتقد أن الموسيقى عديمة الفائدة
    Ve unutma, yardımcı olduğunu düşündüğü şey faydasız. Open Subtitles ولا تنسي , بأن هذه المساعدة تعتبر عديمة الفائدة
    Bir de, oylama sonucunun önceden belirlendiğini, faydasız olduğunu düşünen genç bir kitle var. Open Subtitles وهناك فئة من الشباب يظنون ان هذه الانتخابات ملفقة وأنها عديمة الفائدة
    Amacı sizi faydasız bir işe değil, güzel yaşanacak bir hayata hazırlayan eğitimin olduğu bir geleceğe inanıyorum. TED أؤمن بمستقبل لا يكون فيه هدف التعليم التحضير لوظائف أخرى بدون جدوى بل لحياة سعيدة.
    Birdenbire takside, insanlar bir doktorun ya da marangozun ne kadar faydalı olduğunu işaret ettiğinde... ...ve hayatımın bu kadar faydasız oluşunun gözümü korkutmamasın söyledi. Open Subtitles في سيارة الأجرة، أخبرتني أمي ألا انزعج. عندما يشيد الناس بأهمية الطبيب والنجار.. وعن عدم جدوى حياتي.
    faydasız! Topu ondan alamazsın! Open Subtitles لا جدوى من محاولتك، مهما فعلت لن تأخذ الكرة منه.
    Görünen, gerçek bilgi alışverişinde bu tamamen faydasız bir kelime. TED لذا كما يبدو، إنّه عديم الفائدة تماماً في تبليغ أي معلومة فعليّا.
    Kavganın faydasız olduğunu size fark ettirdiğimi görmekten memnunum. Open Subtitles أنا مسرور لأني جعلتكم تقتنعون أن القتال عديم الفائدة.
    faydasız. Hep aynı şeyleri tekrarlıyoruz. Birbirimize söyleyecek bir şeyimiz yok! Open Subtitles ان هذا بلا فائدة ، اننا ندور فى دائرة و ليس لدينا ما نقوله لبعضنا البعض
    - Yumurta faydasız artık. Open Subtitles .. -البيضة عديمة النفع الآن , لقد فات الأوان.
    Bunun faydasız bir egzersiz olduğunu. Open Subtitles انه كان تدريبا لا طائل منه
    Bu faydasız uygulamadan bilerek elenmeye ne dersin? Open Subtitles ماذا عن حصولنا على إقصاء مُتعمد من هذا التدريب عديم الجدوى
    Tony'ye verilen ilaç faydasız mı? Open Subtitles (أن الغذاء الوريدي المربوط بذارع (طوني عديم النفع
    Bağırman faydasız. Sesini duyuramazsın. Open Subtitles الصراخ لا يجدي نفعاً لا يمكن لأحد أن يسمعك
    Anne, araman faydasız. Open Subtitles أمي، ليس هناك فائدة من الإتصال.
    Şimdiden bu kadar ileri gittiyse, sanırım artık onu durdurmaya çalışmak faydasız. Open Subtitles إذا ذهب بالفعل إلى هذا الحد، اعتقد ان محاولة منعه غير مجديه الآن
    Beyhude değil, konuşmak faydasız değildir. Open Subtitles إنها ليست عديمة الفائدةَ لَيسَ عديم الفائدةَ أن نتكلّم
    Ancak Japonya doğanın gücüne karşı gelmeye çalışmanın faydasız olduğunu anlamıştı. TED غير أنّ تجربة اليابان أثبتت أن لا طائل من محاولة مقاومة قوة الطبيعة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد