Siz papazlar fetih günlerimizde, ganimet toplamada, gayet güzel savaştınız ama. | Open Subtitles | راهبكم قاتل بشراسة بما يكفي أيام الغزو عندما سعى الجميع للغنيمة |
Bir fetih, fetheden komutan artık bittiğine inandığında en güçsüz durumundadır. | Open Subtitles | يكون الغزو بحالته الاضعف عندما يسمح الغازي لنفسه بالاعتقاد أنه انتهى |
fetih ve şandan başka bir şey düşünmüyor sanki. | Open Subtitles | يبدو أنه لايفكّر بسوى الفتح والمجد. |
Guetamala'da merkezi hükümet Avrupa asıllı bir oligarşi tarafından kontrol ediliyordu ve asilere karşı acımasız bir kampanya yürütüyordu, ve ben Latin Amerika'nın tarihini yansıtabilecek bir fotoğraf gördüm: İncil ve kılıç yoluyla fetih. | TED | في غواتيمالا، الحكومة المركزية -- المسيطر عليها من قلة من الأوروبيين البيض-- والذين يشنون حملات الأرض المحروقة ضد تمرد السكان الأصليين، لقد رأيت الصورة التي تعبّر عن تاريخ أمريكا اللاتينية: الفتح من خلال جمع ما بين الإنجيل والسيف. |
Yeni İslam İmparatorluğu'nun bu gücünün, bitmek bilmeyen bir fetih arzusu vardı... | Open Subtitles | قوة هائلة كانت تستحق أن تكون ضمن الإمبراطورية الإسلامية الجديدة وتساوى شهوتها الجامحة نحو الفتوحات |
Sonra, fetih tutkusu inkar edilemeyecek bir Sultan başa geçti. | Open Subtitles | ثم إعتلى سلطان العرش لا يستطيع أحد أن يدانيه فى أحلامه فى الفتوحات |
Niels Bohr başarısının verdiği heyecanla, 1916'da Kopenhag'a fetih kahramanı gibi döndü. | Open Subtitles | عاد بور في عام 1916 إلى كوبنهاجن كبطل من الفاتحين يحدوه نجاحه |
Fakat bazen Prens, eğer kuvvetliyseniz barış da bir fetih gibidir. | Open Subtitles | لكن أحياناً أيها الأمير، حتى وإن كنت الأقوى تحتاج إلى السلام كي تتمكن من الغزو |
Bu fetih ihtiyacı sahip olunması gerekmeyen şeylere sahip olmaya çalışmak... | Open Subtitles | لذا رغبة الغزو هذه كما تعرف ومحاولة إمتلاك أشياء لايجبإمتلاكها.. |
Böylece fetih hareketime başlamış oldum. | Open Subtitles | ..وبذلك بدأت طريقي إلى الغزو |
Böylece fetih hareketim başlamış oldu. | Open Subtitles | وبذلك بدأت طريقي إلى الغزو... |
fetih. | Open Subtitles | الغزو |
O'nun fetih yürüyüşleri başlamıştı. | Open Subtitles | لقد بدأت الاّن مسيرته فى الفتوحات |
Bunlardan biri de fetih'di. | Open Subtitles | إحداها كانت الفتوحات |
Ve işte büyük bir fetih | Open Subtitles | عاد الأبطال الفاتحين بغنائم الحرب |