"fetih" - Translation from Turkish to Arabic

    • الغزو
        
    • الفتح
        
    • الفتوحات
        
    • الفاتحين
        
    Siz papazlar fetih günlerimizde, ganimet toplamada, gayet güzel savaştınız ama. Open Subtitles راهبكم قاتل بشراسة بما يكفي أيام الغزو عندما سعى الجميع للغنيمة
    Bir fetih, fetheden komutan artık bittiğine inandığında en güçsüz durumundadır. Open Subtitles يكون الغزو بحالته الاضعف عندما يسمح الغازي لنفسه بالاعتقاد أنه انتهى
    fetih ve şandan başka bir şey düşünmüyor sanki. Open Subtitles يبدو أنه لايفكّر بسوى الفتح والمجد.
    Guetamala'da merkezi hükümet Avrupa asıllı bir oligarşi tarafından kontrol ediliyordu ve asilere karşı acımasız bir kampanya yürütüyordu, ve ben Latin Amerika'nın tarihini yansıtabilecek bir fotoğraf gördüm: İncil ve kılıç yoluyla fetih. TED في غواتيمالا، الحكومة المركزية -- المسيطر عليها من قلة من الأوروبيين البيض-- والذين يشنون حملات الأرض المحروقة ضد تمرد السكان الأصليين، لقد رأيت الصورة التي تعبّر عن تاريخ أمريكا اللاتينية: الفتح من خلال جمع ما بين الإنجيل والسيف.
    Yeni İslam İmparatorluğu'nun bu gücünün, bitmek bilmeyen bir fetih arzusu vardı... Open Subtitles قوة هائلة كانت تستحق أن تكون ضمن الإمبراطورية الإسلامية الجديدة وتساوى شهوتها الجامحة نحو الفتوحات
    Sonra, fetih tutkusu inkar edilemeyecek bir Sultan başa geçti. Open Subtitles ثم إعتلى سلطان العرش لا يستطيع أحد أن يدانيه فى أحلامه فى الفتوحات
    Niels Bohr başarısının verdiği heyecanla, 1916'da Kopenhag'a fetih kahramanı gibi döndü. Open Subtitles عاد بور في عام 1916 إلى كوبنهاجن كبطل من الفاتحين يحدوه نجاحه
    Fakat bazen Prens, eğer kuvvetliyseniz barış da bir fetih gibidir. Open Subtitles لكن أحياناً أيها الأمير، حتى وإن كنت الأقوى تحتاج إلى السلام كي تتمكن من الغزو
    Bu fetih ihtiyacı sahip olunması gerekmeyen şeylere sahip olmaya çalışmak... Open Subtitles لذا رغبة الغزو هذه كما تعرف ومحاولة إمتلاك أشياء لايجبإمتلاكها..
    Böylece fetih hareketime başlamış oldum. Open Subtitles ..وبذلك بدأت طريقي إلى الغزو
    Böylece fetih hareketim başlamış oldu. Open Subtitles وبذلك بدأت طريقي إلى الغزو...
    fetih. Open Subtitles الغزو
    O'nun fetih yürüyüşleri başlamıştı. Open Subtitles لقد بدأت الاّن مسيرته فى الفتوحات
    Bunlardan biri de fetih'di. Open Subtitles إحداها كانت الفتوحات
    Ve işte büyük bir fetih Open Subtitles عاد الأبطال الفاتحين بغنائم الحرب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more