ويكيبيديا

    "firar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الهروب
        
    • هرب
        
    • هروب
        
    • الفرار
        
    • فرار
        
    • هارب
        
    • هاربين
        
    • هاربة
        
    • هربوا
        
    • دمعة
        
    • الهاربين
        
    • هروباً
        
    • اختراق في السجن
        
    • يَتحرّكونَ بسهولة
        
    • توارى عن الأنظار
        
    Eğer birisi firar edecekse o kişi ben olmalıyım diye düşündüm. Open Subtitles و فكرت لو ان احد يريد الهروب لابد ان يكون انا
    Şuna da bakın hele. Bu dünkü firar eylemi. Open Subtitles ألقوا نظرة على هذا إنه الهروب من السجن الذي حصل بالأمس
    Telefon açmanızı ve onlara dün gece buradan kimin firar ettiğini söylemenizi istiyorum. Open Subtitles أريدكما أن تتصلا بالهاتف وأريدكما أن تخبروهم من هرب من هنا ليلة البارحة
    - Müdür Bey, hadi en baştan başlayalım. Her firar üç şey gerektirir. Open Subtitles يا آمر السجن، دعنا نبدأ من البداية، أي عملية هروب تتطلب ثلاثة أشياء
    Şimdiki Bulgaristan'dan Trakyalı bir göçebeydi, Roma Ordusunda askerdi ama firar ettiği için hapse atılmıştı. TED تراقي بدوي جاء من ما يعرف الآن ببلغاريا، كان قد خدم في الجيش الروماني ولكن تم سجنه بتهمة الفرار.
    Şuna da bakın hele. Bu dünkü firar eylemi. Open Subtitles ألقوا نظرة على هذا إنه الهروب من السجن الذي حصل بالأمس
    Şartlı tahliye ve firar durumlarını da kapsar. Open Subtitles بما في ذلك إطلاق السراح، بالإضافة إلى حالات الهروب
    Hayatta kalma, Kurtulma, Dayanıklılık ve firar. Open Subtitles توني : التدرب على البقاء على قيد الحياة ، الهروب والمقاومة لماذا كايت :
    Yani eğer firar teşebbüsü için yakalanırsam adam da öldürürüm, sorun değil. Open Subtitles لذا فإن أمسكوا بي و أنا أحاول الهروب سأقتل أي شخص لا يهمني
    firar ile ilgili, yardımı dokunabilecek her türlü şeyi sana sağlayacağız. Open Subtitles اي شي من الممكن ان تحتاجه لتخطيط عملية الهروب
    Belki sekse susamış birkaç hasta firar etmiştir. Open Subtitles في حال هرب بعض مرضى الأمراض المتعطشة للجنس
    - Tarih? 4 Mart 1994. 30 gün sonra firar ilan edilmiş ve gıyabında ordudan şerefsizlikle atılmış. Open Subtitles في مارس 1994 ولقد أعلن أنه هرب من التجنيد
    Tins ise bu sabah firar etti, yani şuan ikisi de dışarda bir yerde... Open Subtitles تينز هرب هذا الصباح , لذا هما الاثنان طليقان هنا
    Ertesi sabah, bir başka firar denemesi için günün ilk ışıklarıyla uyandık. Open Subtitles في صباح اليوم التالي، كنا حتى في ضوء الأول محاولة هروب آخر.
    İki hafta önce dünya-dışı kolonilerden bir firar oldu. Open Subtitles حدث هروب من المستعمرات العالمية منذ أسبوعين
    Komutayı devraldığımdan bu yana, firar denemesi olmadı... saldırı ve yaralanma olmadı. Open Subtitles منذ توليت القيادة لم تقع أية محاولات هروب لم يقع أي إعتدائ ولم يقع أي قتل
    Biraz daha kazarsan seni firar ediyor diye tutuklayacaklar. Open Subtitles إذا حفرت ذلك أعمق، فسوف ينالون منك بتهمة الفرار من العسكرية
    firar girişimlerinin arkasındaki kişi olduğunu ve bir çocuğu kaçırdığını söylediler. Open Subtitles أُخبرتُ بأنّك العقل المدبّر وراء عمليّة فرار من السجن وبأنّك اختطفت ولداً كضمانة
    Gelemem! firar etmiş olurum. Open Subtitles لا استطيع ان اذهب , سوف اكون هارب من الجيش
    Moises'in firar eden iki adamını yakalamışlar ve bülbül gibi şakımışlar. Open Subtitles إعتقـلوا إثنين من رجال مويزيس هاربين... و تكلـموا مثل الببغـاوات... .
    firar etmiş bir balık var da. Open Subtitles هناك سمكة هاربة
    Takımını tekrar toplamanı ve tüm firar edenleri tekrar yakalamanı ve tüm bu olayları kontrol altına almanı istiyoruz. Open Subtitles نريد من أن تجمع شتات فريقك السابق وتتعامل مع مَن هربوا من المبنى السابع وتحكم السيطرة على كل هذه الفوضى
    150)}Öteki benin firar ettiği gerçeği yansıtmamaktadır 150)}Öteki benin firar ettiği gerçeği yansıtmamaktadır Open Subtitles {\pos(200,30)} ♪أرى اليوم يتجسد في كل دمعة أنزلتها♪ {\pos(200,30)} ♪حتى مع أنها♪
    Tüm bu insanlar ordularından atılmış veya firar etmiş kişiler. Open Subtitles كل هؤلاء الهاربين والرجال الذين عزلوا عن جيوشهم
    Sen de gelirsen, bir firar sayılmaz. Open Subtitles إنه ليس هروباً إن أتيت أيضاً
    firar! Open Subtitles اختراق في السجن!
    Parayı o idare ediyor ve devamlı firar halinde. Open Subtitles حَصلوا على المالِ، يَتحرّكونَ بسهولة.
    Son dönemlerde buraya yerleştirilen subayın pek çok tablo ve icatla firar ettiğini öğrendim. Open Subtitles قيل لي أن الضابط كان يعيش هنا مُؤخرًا توارى عن الأنظار مع كثير من لوحاته و إختراعاته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد