SÖzüme kulak ver, Francois. Tekin olmayan güçler iş başında. | Open Subtitles | إنتبه لكلماتي يا فرانسوا قوى الظلام بدأت بالعمل |
Teşekkür ederim Francois ancak Bay Bendel bu akşam benim pişirmemi istedi. | Open Subtitles | شكرا فرانسوا و لكن السيد بيندل طلب من الطهي هذه الليله |
Sahadaki adamımız, Francois'e bağlanıyoruz. | Open Subtitles | نحن أحياء الآن إلى فرانسوا , رجل على الأرض. |
Gidip Francois'yı babasının evinde bulacağım. O bir Hutu. | Open Subtitles | أَذْهبُ أَحْصلُ على فرانسوا في مكانِ أَبِّه. |
Saygıyla söylüyorum ki efendim, Francois savaşı çok ticareti az seviyor. | Open Subtitles | سيدي، مع الاحترام، فرانسيس يحب الحرب جداً، والتجارة بشكل أقل. |
Francois söyle bana bileğin nasıl? | Open Subtitles | إذن , اخبرني يا فرنسوا كيف حال كاحلك؟ |
Şey, bu yatı kazandığım adam, Francois, dedi ki yat Chelsea Piers'ta bir marinadaymış. | Open Subtitles | في الحقيقة، ذلك الشاب فرانسوا الذي ربحته منه، قال أن الملكية على اليخت في مرفأ تشيلسي في.. |
Buranın şefi Francois'ı aradım. | Open Subtitles | لقد هاتفت فرانسوا المدير. إنه رفيق قديم في المخدرات. |
Francois ve Vincent M.'den kız kardeşleri, Elisabeth'e: | Open Subtitles | من فرانسوا و فينسينت م إلى اختهما ايلزبيث اترك البندقية. ماذا تفعل؟ |
Beni, Majesteleri Kral Francois, sizinle buluşmam için gönderdi. | Open Subtitles | صاحب الجلالة الملك فرانسوا ارسلني لكي أستقبلكم |
Söyle bana, Francois sen alt kattaki konuşmalara aşinasın hizmetçi kadınlarla erkekler benim hakkımda ne diyor? | Open Subtitles | أخبرني .. فرانسوا أنت خبير بالآشعار والنظم |
Söyle bana Francois, şehrin dışına gizli geçitler var mı? | Open Subtitles | اخبرنى فرانسوا هل هناك معابر سرية للخروج من المدينة؟ |
İki hafta önce yıldız akrobatımız, Francois Angelo, paranoya derecesinde kaygılı hareket etmeye başladı. | Open Subtitles | منذ أسبوعين نجم استعراضنا فرانسوا انجيلو .. بدأ بالتصرف بشكل مقلق و كأنه مذعوراً |
Zola, başın sağ olsun, ama seni temin ederim ki, Francois gökyüzündeki büyük çadırdan sana doğru bakıyor. | Open Subtitles | زولا نحن آسفون للغاية لخسارتك لكني أؤكد لك أن فرانسوا ينظر إلينا من خيمته الكبيرة في السماء |
Francois'yı yakalaması gereken kişi. - Gidip onunla iki çift laf edelim. - Bekle, bekle. | Open Subtitles | هو الذي كان من المفترض أن يلتقط فرانسوا لنذهب ونتحدث إليه هذه رابع مرة تتصل فيها جولز |
Gösteri başlamadan önce Francois'nın cesedini o kapsüle kimin tıktığını öğrenmeliyiz. | Open Subtitles | وعلينا أن نجد من الذي احتفظ بجثة فرانسوا في مدفع الإطلاق قبل بدء العرض |
Hepsi bu kadar, Francois. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | حسناً، هذا كلَ شيء يا فرانسوا شكراً |
Francois'i kaldırmana gerek yok. | Open Subtitles | لم يكن هناك داعى لإخراج فرانسوا |
Yüzbaşı Komutan Bernard Jaubert... ve Yüzbaşı Francois Brouse. | Open Subtitles | الرائد بيرنارد جابرت... والملازم أوّل فرانسوا برو. |
Francois. Düşünün: | Open Subtitles | فرانسيس ، صحيح؟ |
Francois söyle bana bileğin nasıl? | Open Subtitles | إذن , اخبرني يا فرنسوا كيف حال كاحلك؟ |
Alo, Francois, nasılsın? | Open Subtitles | مرحبا (فرانويس ) كيف حالك؟ |