Hepimiz bir yere oturur ve aynaya bakarız ve geçmişimizi görürüz. | Open Subtitles | نحن جميعأ سنجلس أمام المرآة وسوف نرى أمور حياتنا فى الماضى |
Görmeyi bekledigimizi görürüz ve bu her zaman gerçekte olan sey degildir. | Open Subtitles | نحن نرى ما نتوقع ان نراه ليس بالضرورة, ما هو موجود بالفعل |
İçinde olduğumuz ortamı istediğimiz gibi görürüz, hem de ne zaman istersek. | Open Subtitles | نحن نختار أن نرى بيئتنا بأي هيئة مثلما نُريد .. مهما تمنينا |
Bazen akşam yemeğine gelmek istersen, sadece ikimizin olacağı, nasıl olacağını... birlikte görürüz. | Open Subtitles | إن كنت ترغب بالقدوم للعشاء في وقت ما فقط كلينا سنرى كيف ستصبح |
Yani, ya paraları sökülür ya da Federal savcının ne tepki vereceğini görürüz. | Open Subtitles | إذاً إما عليها أن تدفع أو سنرى كيف سيتصرف المدعي العام حيال ذلك. |
Onu bulamazsak buna benzer daha çok olay yeri görürüz. | Open Subtitles | إذا لم نجده , سوف نرى مسارح جريمة مثل هذه |
Ne görmeyi umuyorsak, olay çok farklı olsa da görmek istediğimizi görürüz. | Open Subtitles | نرى ما نستبق التوقع بأنّنا سنراه، حتى لو تغير الوضع عمَّ توقعنا. |
Sıklıkla sadece birkaç slayt ya da bir filmin parçasını görürüz; ama bu varlıkların bir şey ifade eden sesleri var. | TED | وكثيرا ما نرى مجرد شرائح قليلة، أو فلم بسيط، لكن لدى هذه الكائنات أصوات تعني شيئاً. |
Tıbbın diğer alanlarında olanların korktuğu gibi, ancak yine de acil tıbbı için farklı bir özelliği vardı çünkü (orada) hastaları kısaca-aceleyle görürüz. | TED | اخرون في الطب يخشونها ايضاً, ولكن هناك شيء بالخصوص طب الطواري لاننا نرى المرضى عابرون. |
Modelde biraz daha ilerlersek, daha coşkulu bir tempoda olduğunu görürüz. | TED | إذا انتقلنا قليلاً في هذا النموذج، نرى أنه يتحرك ذهاباً و إياباً بمعدل أكثر سرعة. |
Günlük hayatımızda beyin fırtınalarından bahsederiz ama çok nadir bir beyin fırtınası görürüz veya dinleriz. | TED | و كلّنا نتحدّث عنها بصفة يوميّة، ولكن نادرا ما تمكّننا من أن نرى أو نستمع إلى أحدها. |
Popüler bir diğer tür ise buz dağı teorisi; bizler sadece buz dağının başını görürüz, ama altı buz dağının görünmeyen çoğunluğunu oluşturur. | TED | نموذج آخر، مشهور عند الناس، هو فكرة الجبل الجليدي، الذي لا نرى منه سوى القمة لكن معظم الجبل الجليدي يختبئ في الأسفل. |
Bana uyar. Kim daha iyi bir ölüm makinesiymiş görürüz. | Open Subtitles | هذا جيد بالنسبة لي ، سنرى من هو القاتل الأفضل |
Tamam, taşaklarını tako niyetine yemeye kalktığında ne yapacağını görürüz. | Open Subtitles | حسنا سنرى كيف تشعر عندما يأكلك مثل السوداني مثل تاكو |
Tarihte geriye daha büyük bir atlayış yaparsak umumi kafa kesimleri ve idamlar varolduğu sürece, onları izlemeye gelen kalabalıklar olduğunu görürüz. | TED | ولكن إذا نظرنا إلى الماضي، سنرى أنه لطالما وُجد الإعدام القضائي في العلن وقطع الرؤوس، وكانت حشود تتجمع لرؤيتهم. |
Eğer birazcık yamukluk varsa biz başka bir görüntü görürüz. | TED | وإذا كان هناك انحراف بسيط ، سنرى صورة مختلفة. |
Ve bu yerleşim yerlerinin nasıl olduğuna baktığımızda, kompakt bir yapıda olduklarını görürüz. | TED | و إذا نظرنا إلى تلك المستوطنات سنرى أنها كانت مركبة. |
Bunu hemen dolaysız olarak yapabilirim veya adımlarımızı atar ne olacağını görürüz. | Open Subtitles | يمكنني فعل ذلك هنا عن قرب، أو نقوم بخطوات ونرى ماذا يحدث. |
Görmememiz gereken şeyleri her zaman görürüz. | Open Subtitles | كنا نرى أموراًَ كان ينبغي ألا نراها طوال الوقت |
Neden sana tam olarak nasıl davranmamı istediğini söylemiyorsun hem bu seni tatmin edecek mi görürüz. | Open Subtitles | لماذا لا تخبرني تحديداً كيف تريدني أن أتصرّق في كل لحظة خلال اليوم وسنرى إن كان يرضيك هذا؟ |
Bizim sınav bittiğinde onu da muhtemelen görürüz. Sınavı hemen bizimkinden sonra. | Open Subtitles | مؤكد أننا سنراه عندما ننتهي آخر إختبار له بعدنا مباشرة |
Acı çekmeyi tanrımız kapitalizmin mutlak bir takdiri olarak görürüz, teknolojik ilerleme yazılarını kesin doğru kabul ederiz. | TED | إننا نري المعاناة كقانون حتمي للرأسمالية ذلك هو إلهنا، إننا نقبل نص التقدم التكنولوجي كحقيقة لا تقبل الخطأ. |
Öyleyse belki bir sonraki grupta seni de görürüz? | Open Subtitles | إذاً ربما ســ نراكم فى فريق اللعبة القادم ؟ |
Güvenlik kameralarını izleyelim. Orada her şeyi görürüz. | Open Subtitles | دعنا نَفْحصُ المراقبةَ الخفيةَ آلات التصوير ونحن سَنَرى ما يفيد |
Eğer erken bir safhada bu kurtçuklara yeni ilaçlarımızdan verirsek sağlıklı olduklarını ve normal ömürlerini yaşadıklarını görürüz. | TED | ولكن عندما نعطي دوائنا الجديد لهذه الديدان في مرحلة مبكرة، فسنرى أنها معافاة و تعيش فترة حياة طبيعية. |
Yolda görürüz seni, Gece Süvarisini gördügümüz gibi! | Open Subtitles | سنراك على الطريق ياأحمق كما رأينا سائق الليل |
O nakliyat gerçekleşirse bir daha ne eserleri ne de Julian'ı görürüz. | Open Subtitles | إذا تركنا تلك اشحنة تغادر نحن لَنْ نَرى اللوحات أَو جوليان ثانيةً |
etrafımıza bakarsak, tüm uzayın varlığını görürüz hemen burada, hemen şimdi. | Open Subtitles | لو نظرنا حولنا نرى بأن كلّ المكان متواجد حولنا , في هذه اللحظة |
İş gücüne geçişe diğer bir deyişle ekonomideki toplam ödenen işçiliğe bakarsak en düşük seviyede olduğunu ve çok hızlı bir şekilde ters yönde ilerlediğini görürüz. | TED | إذا ألقينا نظرة على عوائد العمل، أو بعبارة أخرى مجموع الأجور المدفوعة في الاقتصاد، سنراهم في أدنى مستوياتها متّجهة بسرعة فائقة نحو الاتجاه المعاكس. |