| Ve hepimiz hayatımızda, böyle bir durum görürsek tepki veriririz. | TED | وكلنا في الحياة , كلما رأينا موقفا ,لدينا ردة فعل |
| Eğer bir Alman uçağı görürsek telefon numarası bende var, tamam mı? | Open Subtitles | تذكروا، إن رأينا أي طيارة ألمانية لدي الرقم الذي علينا الإتصال به |
| İlginç bir şeyler görürsek, mikroskoba alırız. | TED | إذا رأينا شيئا مثيرا للاهتمام ، ناخذه إلى المجهر. |
| Onu görürsek polisi arayacağız,... ..onu yakalattıracağız ve bu gece adımı temize çıkaracağız. | Open Subtitles | إن رأيناه سنتصل على الشرطة و نجعلهم يقبضون عليه و أبرئ اسمي الليلة |
| Bazen, ne kadar çok görürsek o kadar az bildiğimiz hissine kapılıyoruz. | Open Subtitles | يبدو الأمر أحياناً باننا كلما شاهدنا اشيائ اكثر كلما عرفنا معلومات أقل |
| -Eğer onu sokakta görürsek görmezlikten gelelim. Hayır hadi ona birşeyler fırlatalım. | Open Subtitles | و إذا رأيناها في الشارع لنتجاهلها أو بالأحرى فلنقم برمي الاشياء عليها |
| Şimdi iyi dinle. Seni bir daha görürsek... Anlıyorum. | Open Subtitles | إستمع جيداً , لو رأينا وجهك ثانية سنتصل بالشرطة |
| ikisini yan yana görürsek, kendisinin Sarili Adam olmadigini kanitlamis olurdu. | Open Subtitles | لقد ظن أننا إن رأينا كلاهما معًا فسيثبت هذا أنه ليس الرجل الأصفر |
| Bir uçak görürsek, bununla dikkat çekebiliriz. | Open Subtitles | إن رأينا طائرة قد تكون طريقة جيدة لجلب النظر |
| Şüpheli bir şey görürsek polise haber veririz. | Open Subtitles | اذا رأينا أي شيء مشبوه ويدعو الى الريبة .. نتصل بالشرطة |
| Eğer bir köy görürsek, çok gitmişiz demektir. | Open Subtitles | لو رأينا قرية فنكون قد ابتعدنا أكثر من اللازم |
| Az miktarda kan görürsek işlemin başarılı olduğunu anlayacağız. | Open Subtitles | وإذا رأينا كمية قليلة من الدم، فعندها سنعلم أننا نجحنا. |
| Çetenin gelişini görürsek nereden geldiklerini bilirsek kardeşini hallettiğimiz gibi onu da hallederiz. | Open Subtitles | إذا رأينا عصابة رودريك قادمة , ونعرف من أين سيأتون يمكننا أن نلتقهم , تماما مثلما فعلنا مع أخيه |
| Bir arada kalmak zorunda olduğumuzu ve yabancı görürsek bildirmemizi söylediler. | Open Subtitles | قالواأنهيجبعليناالبقاءدائماًمعاً، وإخبار شخص بأننا رأينا غريباً ما. |
| Etrafta bir polis görürsek çocuklarını bir daha göremezsin. | Open Subtitles | لو رأينا شرطي واحد فقط لن ترى الأطفال مرةً أخرى |
| Gece yüzü parlayan bir maymun görürsek... eşyalarımızı çalan yaramazı tanıyacağım. | Open Subtitles | لذا، إذا رأينا قرد مضيء الوجه أثناء اللّيل، سأتعرّف على ذلك المشاغب الذي كان يسرق منا الأشياء. |
| Duman görürsek sanırım çok geç kalmış olacağız. | Open Subtitles | . حسناً , ان رأينا دخاناً , فأعتقد بأننا سنكون متأخرين |
| Barla ilgili önemli meselelerde uygun görürsek ara sıra sana oy hakkı vereceğiz. | Open Subtitles | لقد قررنا أن ندعك تصوتين من حين لآخر على الأمور المهمة في الحانة اذا رأيناه مناسب ماذا؟ |
| Resmini aldık görürsek, bulunursa, ya da bir şeyler olursa seni pansiyondan ararız, tamam mı? | Open Subtitles | إذا رأيناه أو حدث له شيء ما سنتصل بك في النزل -موافق ؟ -أجل |
| Başkasını, başka araçlar görürsek, onu bir daha göremezsin. | Open Subtitles | إن شاهدنا أي أحد آخر، أيّة مراكب آخرى، فلن تروها مجدداً |
| Sözüne güvenilir bir şahit olursa ya da kendimiz görürsek kesin gerçeklikten bahsedebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا التوصل ليقين مطلق إذا وثقنا بكلام شاهد عيان و رأيناها بعيوننا أنا أثق بعيني |
| Eğer sizi bir daha bu binanın yakınında görürsek polisi ararız. | Open Subtitles | إذا رأيناك مرة أخرى في محيط هذا البناء، سوف نتصل بالشرطة |
| Rusların içeri girip çıktıklarını görürsek onları Masonik tapınak da görmemize gerek kalmaz. | Open Subtitles | نحن لسنا بحاجة لنرى الروس داخل المعبد الماسوني إن رأيناهم يدخلون و يخرجون منه |