ويكيبيديا

    "göremeyecekler" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يروا
        
    • يروني
        
    • يرونا
        
    • يروه
        
    NTAC, bunun sorumlusunun onlar olmadığından emin olana kadar gün ışığı göremeyecekler. Open Subtitles لن يروا ضوء الشمس ثانيه حتى نتأكد انهم غير مسئولون عن ما حدث
    NTAC, bunun sorumlusunun onlar olmadığından emin olana kadar gün ışığı göremeyecekler. Open Subtitles لن يروا ضوء الشمس ثانيه حتى نتأكد انهم غير مسئولون عن ما حدث
    Çünkü bir daha sevdiklerini göremeyecekler. Open Subtitles لأنهم لا يستطيعون أن يروا أحبائهم مرة أخرى
    Ben emekli olunca, beni burada göremeyecekler, orası kesin. Open Subtitles عندما أُحال إلى التقاعد فلن يروني هنا أبدا، هذا مؤكد
    Ondan sonra tek yapacağım hipersürücüyü kapatmak ve beklemek. Onun geldiğini bile göremeyecekler. Open Subtitles ثم , كل ما سأفعله , تعطيل المحرك الفائق وأنتظر الرفقه , لن يروني قادماً
    Hayır. Geldiğimizi göremeyecekler bile. Open Subtitles لن يرونا ونحن ذاهبون سيكونوا مشغولون جداً وهم يحصون موتاهم
    - Bunun sonu iyi olmayacak. - Arkasında. Asla göremeyecekler. Open Subtitles ـ هذا لن ينتهي بخير ـ إنه في الخلف، لن يروه أبداً
    Ama bu şirketlerin yeni çalışanları emekli maaşlarını hiç göremeyecekler. Open Subtitles على خلاف المستخدمين الجدد الذين لن يروا راتب تقاعد
    Kalp krizi de olsa, hapishane de olsa eğer bize yalan söylemeyi bırakmazsan bir daha babalarını göremeyecekler. Open Subtitles ،أجل , حسنُ إما نوبة قلبية أو ستقضي فترةً بالسجن ،لو لم تتوقف عن الكذبِ علينا .إنّهم لن يروا والدهم مجدداً
    Kalp krizi de olsa, hapishane de olsa eğer bize yalan söylemeyi bırakmazsan bir daha babalarını göremeyecekler. Open Subtitles ،أجل , حسنُ إما نوبة قلبية أو ستقضي فترةً بالسجن ،لو لم تتوقف عن الكذبِ علينا .إنّهم لن يروا والدهم مجدداً
    O üçü bir daha güneş ışığını göremeyecekler 18 yaşına gelmeden önce. Open Subtitles بهذه التهم لن يروا نور النهار قبل عمر الثامنة عشر
    Şimdi salgın vakti yaklaştı ve adam ile kadının arasına seneler girdi ve birbirlerini bir daha göremeyecekler. Open Subtitles الان، وقت إطلاق الوباء اقترب و الرجل و المرأة تفصل بينهما محيطات من الزمن مقدر لهما بأن لا يروا بعضهما ثانية
    Bu geceden sonra birbirlerini asla göremeyecekler. Open Subtitles و لن يروا بعضهم البعض في هذه الليلة
    Bazan aynı banyoyu kullanmasalar birbirlerini... göremeyecekler diye düşünürüm. Open Subtitles أحياناً أظن إن لم يشاركوا الحمام -لن يروا بعضهم أبداً -ماذا تقصد ؟
    Böyle bir dünyayı bir daha asla göremeyecekler. Open Subtitles لن يروا أبدا هذا العالم مرة أخرى
    İki yıl içerisinde, Louie, asla senin gibi bir şey göremeyecekler. Open Subtitles في سنتين، (لوي)، سوف لن يروا شيئاً مثلك من قبل
    Noel'de neden evde olamayacağım, neden ziyarete gelmeyeceğim, beni bir daha neden göremeyecekler? Open Subtitles لماذا لم أتي إلى البيت في أعياد الميلاد. لماذا لم أزور. لماذا لم يروني مجدداً.
    Beni böyle görüyorlarsa, bir daha asla göremeyecekler. Open Subtitles إن كانوا يروني هكذا، إذاً لن يروني مجدداً
    Rahat ol, lan. Beni göremeyecekler bile. Open Subtitles محال يا فتي هم لن يروني ابداً
    Çünkü uçakların arka camları... veya aynaları yoktur, bu sayede yaklaştığımızı göremeyecekler. Open Subtitles هو أننا سنداهم الطائرة من الخلف لأن الطائرات ليس بها نافذات خلفية وليس بها مرايا ولذا لَن يرونا ونحن نتسللُ إليها
    Bizim geldiğimizi asla göremeyecekler. Open Subtitles لن يرونا قادمين تجاههم
    Onun geldiğini göremeyecekler. Open Subtitles لن يروه آتٍ أبدًا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد