Hercules, dünyanın o güne kadar görmediği bir güce sahipti. | Open Subtitles | إمتلك هرقل قوة لم يسبق للعالم أَن رأى مثيلاً لها |
Herkül dünyanın o güne kadar görmediği bir güce sahipti, bu öyle bir güçtü ki sadece kalbi bu güçle yarışabiliyordu. | Open Subtitles | إمتلك هرقل قوة لم يسبق للعالم أَن رأى مثيلها قوة فاقت فقط قوة قلبِه |
Hiçbir saygın hekim görmediği bir hasta üzerine tıbbi görüş sunmaya razı olmaz. | Open Subtitles | لن يقبل طبيب يتمتّع بسمعة مهنية تقديم رأي طبي عن مريض لم يقابله. |
Hiçbir saygın hekim görmediği bir hasta üzerine tıbbi görüş sunmaya razı olmaz. | Open Subtitles | لن يقبل طبيب يتمتّع بسمعة مهنية تقديم رأي طبّي عن مريض لم يقابله. |
Yakında bu galaksi bizim kuşaklarımızın hiç görmediği bir savaşa girecek. | Open Subtitles | وسرعان ما ستتورط هذه المجرة في حرب لم يرَ جيلنا لها مثيلا |
ve bu senin dışında başka kimsenin görmediği bir şey. VV: Bu fotoğraf aslında keşif araçlarımızdan birinin. | TED | وهذا شيءٌ لم يره أحدٌ غيرك، صحيح؟ فيكتور: نعم، هذا بثٌّ من أحد المسابيرِ الآلية. |
Benim gibi tecrübeli bir insanın, daha önce görmediği bir şeye ender rastlanır. | Open Subtitles | عندما يكون شخصاً خبيراً مثلي, من النادر ان ترى شيئاً لم تره من قبل |
Herkül dünyanın o güne kadar görmediği bir güce sahipti, bu öyle bir güçtü ki sadece kalbi bu güçle yarışabiliyordu. | Open Subtitles | إمتلك (هرقل) قوة لم يسبق للعالم أَن رأى مثيلاً لها قوة فاقت فقط قوة قلبه |
Herkül, dünyanın daha önce hiç görmediği bir güce sahipti eşsiz gücünü kalbinden alırdı. | Open Subtitles | -(هرقل) إمتلك (هرقل) قوة لم يسبق للعالم أَن رأى مثيلاً لها قوة فاقت فقط قوة قلبه |
Herkül, dünyanın daha önce hiç görmediği bir güce sahipti eşsiz gücünü kalbinden alırdı. | Open Subtitles | إمتلك (هرقل) قوة لم يسبق للعالم أَن رأى مثيلاً لها وة فاقت فقط قوة قلبه |
Herkül, dünyanın daha önce hiç görmediği bir güce sahipti eşsiz gücünü kalbinden alırdı. | Open Subtitles | أمتلك (هرقل) قوة لم يسبق للعالم أَن رأى مثيلاً لها قوة فاقت فقط قوة قلبه |
Herkül, dünyanın daha önce hiç görmediği bir güce sahipti eşsiz gücünü kalbinden alırdı. | Open Subtitles | متلك (هرقل) قوة لم يسبق للعالم أَن رأى مثيلاً لها قوة فاقت فقط قوة قلبه |
Daha önce görmediği bir vaize 50 bin dolar verdiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هل علمت انه تبرع بخمسون الف دولار الي راهب لم يقابله من قبل |
Bugünse bir imparatorluk, hem de dünyanın... bir benzerini asla görmediği bir imparatorluk var. | Open Subtitles | .. اليوم أملك إمبراطورية مثيلها لم يرَ العالم مثيلاً لها |
Bu kayışlar bir kez çıkarıldığında, insanlığa karşı dünyanın daha önce hiç görmediği bir savaşı başlatacağım. | Open Subtitles | فبمجرد خلع هذه القيود سأبدأ حرباً ضد البشر حرباً لم يرَ العالم مثلها |
Eğer gerçekten her şeyden uzaklaşmak ve daha önce hiç görmediğiniz bir şey görmek, ve daha önce kimsenin görmediği bir şeyi kesinkes görmek istiyorsanız, denizaltına binin. | TED | إذا كنت فعلا تود أن تبتعد عن كل شئ وترى شيئا لم تشاهده أبدا ويكون لديك فرصة ممتازة لمشاهدة شئ لم يره أحد, إدخل في داخل غواصة |
Size söylediğim, o adada daha önce hiçbir beyaz adamın görmediği bir şey var. | Open Subtitles | أخبرك أن هناك شيئاً على هذه الجزيره لم يره رجلاً أبيض أبداً |
Şimdiye kadar görmediği bir ormanda zamana karşı koşuyor. | Open Subtitles | تجتاز غابه في عالم لم تره من قبل تسابق الزمن ذاته |
Onu gördüğünde kız avazı çıktığı kadar bağırdı daha önce hiç görmediği bir adamı, | Open Subtitles | الفتاة بدأت بالصراخ عند رؤيته رجل لم تره من قبل |