Ya çölde gördüğüm su ne olacak? Kendi gözlerimle gördüm diyorum. | Open Subtitles | وماذا عن المياه التي رأيتها في الصحراء لقد رأيتها بأم عيني |
İnsanın kültürel çeşitliliğinin yok oluşu hakkında konuşmuştuk, ve bunun oluşunu kendi gözlerimle gördüm. | TED | لقد تحدثنا مسبقا عن فقدان تنوع الثقافة البشرية، ولقد رأيتها تحدث بأم عيني. |
Yaşamın değerini anlamamı sağlayan sayamayacağım kadar çok deneyimi kendi gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت بأم عيني عدد لا يحصى من التجارب التي دفعتني ل مزيد من الوعي المعيشة. |
Ama Konoha'nın yıkılışını kendi gözlerimle göremeyecek olmam çok yazık. | Open Subtitles | ولكن للأسف لن أستطيع روئية الدمار الذي سيحدث لكونوها بعيني |
Ve o merkezi kendi gözlerimle görmek istedim, ancak elime geçen tek şey bir fotoğraftı. | TED | وأردت أن أرى المركز بعيناي ، ولكن ما خرجت به هو صورة فوتوغرافية. |
Bir gün yaşadığın köyü kendi gözlerimle... görmek istiyorum. | Open Subtitles | اريد رؤية القرية التي تعيش فيها ..في يومما. بعيوني |
Kendi gözlerimle gördüm. İşe yarıyordu. Gerçekti. | Open Subtitles | رأيت ما جرى بأم عينيّ لقد نجحت، وكانت حقيقيّة |
Kendi gözlerimle görmek isterdim... yozlaşmayı... suçu, yoksulluğu... | Open Subtitles | أريد أن اراها بعينيّ الاثنتين .. الانحلال .. .. الجريمة , الفقر .. |
Kendi gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | صَدف و أن رأيت ذلك بأم عيني هذة هي الرصاصة |
Kendi gözlerimle gördüm. Kurşun da işte burada. | Open Subtitles | صَدف و أن رأيت ذلك بأم عيني هذة هي الرصاصة |
Ne olduğunu biliyorum. Kendi gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | أعلم ما حدث هنالك بالضبط، فلقد رأيت الأمر بأُمِّ عيني |
Eğer gözlerimle görmeseydim, asla inanmazdım. | Open Subtitles | إذا لم أكن قد رأيت ذلك بأُم عيني لما صدقت أحداً أخبرني بذلك |
Onu kemdi gözlerimle gördüm bundan eminim. | Open Subtitles | لقد رايتها بأم عيني . وأنا على يقين من ذلك |
gözlerimle görene kadar Joy'un bana söylediklerine inanmamıştım. | Open Subtitles | حتى رأيت ذلك بأم عيني ربطت زوجتك الساقطة حبلاً بسيارتك وقلبت مقطورتي |
Tutuklamadan önce yaptıklarını kendi gözlerimle görmek istiyorum. | Open Subtitles | أرغب أن اشاهدها تفعل ذلك بأم عيني قبل ان أقوم بتوقيفها |
Bunu gözlerimle gördüm. Bir ülke var. Hemen altımızda. | Open Subtitles | انا رأيتها بعيني , هناك ارض اسفلنا تمامً |
Yemin ederim, dünyada inanmazdım kendi gözlerimle görmeseydim böylesine açık seçik. | Open Subtitles | اقسم اامام الله ,اني كنت اصدق هذا بدون حس صحيح بما رايت بعيني |
Bu testi ben hazırladım, Böylece senin adam mı, efsane mi ...olduğunu kendi gözlerimle görmek istedim.. | Open Subtitles | رتبت هذا الأختبار لأرى بعيني إن كنت رجل أم أسطورة |
Radarda bir sorun olmalı. Bir saniye önce oradaydı, gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | أخبرتك، لابدّ أن يكون هناك خلل ما لقد رأيته بعيناي |
Kendi gözlerimle görmeseydim, ben de aynı şeyi söylerdim. | Open Subtitles | كنت لأقول نفس الشئ لولا أني شاهدت الأمر بعيوني |
Sen güçlü bir kadınsın, kendi gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | أنتِ امرأة قوية، لقد رأيت ذلك بأمّ عينيّ |
Batıl inançlı bir adam değilim ama onu aşağı iskele tarafında, kendi gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | أنا لست مؤمناً بالخرافات ، ولكني رأيته بعينيّ عند رصيف الميناء. |
Bir yönetmen olarak, "sürekli gözlerimle çalışıyorum"... ve bu optik tutacak, "kariyerimde onarılmaz hasarlara yol açtı". | Open Subtitles | أنا كمخـرج أصبح إستخدام عيناي صعباً وهذا الإختـراع قد سبب ضرر جسيماً في وظيفتي لا يمكن إصلاحه |
Kendi gözlerimle gördüm, nasıl böyle söyleyebilir? | Open Subtitles | كيف يمكنها قول شئ كهذا بينما رأيتها بعينى ؟ ماذا كان سيحدث لو لم أكن هناك ؟ |
Eğer oturursam, o zaman gözlerimle ne yaptığıma odaklanabilirler, anlıyor musun? | Open Subtitles | أنا لو قعدت فهيركزوا على حركة عينى فاهمنى؟ |
- Efendim? Benim annem, erkeklerle yatıyor, gözlerimle gördüm! | Open Subtitles | معذرة، أمي تعاشر الرجال ولقد رأيتها يعيني |
Sana şimdi çılgın gözlerimle seksi bir bakış atacağım. | Open Subtitles | عزيزتي .. انا اعطيك احساس بشعوري جنسي حارق بلمحة من عيوني المجنونة فقط |
Normalde gelmezdim ama bunu gözlerimle görmem gerekiyordu. | Open Subtitles | عادة، أنا لا أَجيءَ لكن هذا، اردت ان اراه بعيونِي |