ويكيبيديا

    "güce" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • القوة
        
    • القدرة
        
    • السلطة
        
    • القوّة
        
    • الطاقة
        
    • القوه
        
    • بالقوة
        
    • للسلطة
        
    • القوى
        
    • قوى
        
    • قوّة
        
    • للقوة
        
    • للطاقة
        
    • القدرات
        
    • قوة
        
    çok derin bir acı içerisindeydim. ve bu güce sahip olmadığımı ama TED كنت ما ازال في حزن عميق كنت اعلم انني لا املك القوة
    Çok fazla verimiz var, bu yüzden de çok fazla güce sahibiz. TED إننا نملك الكثير من البيانات ، لذا فلدينا الكثير من القوة والسلطة.
    2006'daki ölümününe kadar, Orta Asya'nın doğal gaz bakımından zengin bir ülkesi olan... ...Türkmenistan'ın mutlak güce sahip lideriydi. TED إلى أن توفى في عام 2006، حيث كان يمثل القوة العظمى في تركمانستان دولة غنية بالغاز الطبيعي بآسيا الوسطى.
    Sahip olduğumuz tüm bu güce rağmen, neden insanlar bu kadar acı çekiyor? TED مع كل القدرة التي في متناول أيدينا، لماذا لا يزال البشر يعانون بشدة؟
    Beni öldürmenin güce kavuşmanı engelleyen son sesi susturacağını sanıyorsun. Open Subtitles هل تعتقد أن قتلى سيسكت صوت الماضي ويرفعك إلى السلطة.
    Bu kadar güce tek bir kişinin sahip olmaması gerekiyordu. Open Subtitles ما حرى أن تملك فتاة واحدة هذا القدر من القوّة.
    Bu kadından yayılan güce ve inanca bakın. TED انظر الى الطاقة التي تشع من تلك السيدة.
    Afrikalılar için evlerinden çıkan bilim kurgu güce giden irade olabilir. TED إن الخيال العلمي النابع من الوطن، بالنسبة للأفارقة، هو إرادة القوة.
    güce karşı gerçeği savunmak fedakârlık gerektirmemeli ama öyle değil. TED قول الحق أمام القوة يجب ألا يكون تضحية، لكنه كذلك.
    Tek gerçek işaret bizi yokedecek güce sahip olması olacaktır. Open Subtitles الإشارة الحقيقية الوحيدة ستكون عندما يكون عنده القوة لجعلنا نختفي
    Böylece, Catalina'nin dediği gibi bir ilişkiyi bitirerek ihtiyacı olan güce kavuştu. Open Subtitles وبذلك استطاعت اخيرا قطع العلاقة مع القوة التي قالت كارولينا بانها تحتاجها
    Yükselmiş bir varlık gibi bu vebayı tedavi edecek güce sahip değilim. Open Subtitles لم أعد أملك القوة لشفاء الوباء ببساطة.. كما كنت أستطيع ككائن ارتقائي
    Ve sonra özüne dönüp sahip olduğunu bile bilmediğin bir güce sahip oluyorsun. Open Subtitles ثم تبحث داخل نفسك، وتجد القوة التي لم تعلم حتى بأنك تتحلى بها
    Bu şirketlerin peşinden gidecek güce sahip olmayan regülatörler seçiyoruz. TED فنحن ننتخب مراقبين لا يملكون القدرة على تعقب هذه الشركات.
    O adam şu anda hepimiz eve gönderecek güce sahip kişi! Open Subtitles إنه الرجل الوحيد الآن, من لديه السلطة لكي يرجعنا جميعاً للوطن.
    Sonuç: güce, şiddete, korkuya ve bağımlılığa dayanan bir uygarlıktan başka bir şey değil. Open Subtitles و النتيجة كانت حضارة مبنية على القوّة و التّسلط و الخوف و الاتّكال
    Ve sonuç olarak sadece ısıtılan havanın ürettiği güce sahip oluyorsunuz, ama bütün enerjinizi metali ısıtmak ve soğutmak için harcıyorsunuz. Bu yüzden, birisi çok zekice bir fikirle geldi: TED وتحصل فقط على الطاقة من الهواء الذي يسخن في نفس الوقت ولكنك كل الطاقة التي تسخن وتبرد المعدن فأتى أحدهم لفكرة ذكية
    Geçmişte ne olursa olsun, artık aynı beceri ve güce sahip değil. Open Subtitles أياً ما كان بالسابق فهو لم يعد لديه نفس القدره أو القوه
    Artık, onun kanuni veliahtı, Firavun'un sahip olduğu güce ve zaferlere sahip olacak. Open Subtitles لنترك لخليفته المشروعة المطالبة له بالقوة والمجد الذى كان يتمتع به.
    İş, çalışma ortamındaki güce gelince Yeni 50, artık 30 yaş oldu. TED عندما نتطرق للسلطة في مكان العمل اليوم، 30 هي 50 الجديدة.
    Yani bunca güce sahibim ama kullanmaya iznim yok mu? Open Subtitles إذن , لدّي كل تلك القوى ولكني ممنوع من استخدامهم
    Yani, kim asayı elinde tutarsa insanüstü güce mi sahip oluyormuş? Open Subtitles إذاً فأياً كان من حصل على العصا قد اكتسب قوى خارقة؟
    İçinde olduğunu düşündüğün güce inanman gerektiğine inanıyorum. Open Subtitles أنا أصدّق أنّ عليكِ تصديق كلّ ما تشعرين به من قوّة في داخلكِ.
    suyun birikmesine neden oldular çünkü elektrik ve hidroelektrik güce ihtiyaçları vardı. TED و قامو بتجميع المياه لاحتياجهم للقوة الكهربية الهيدروكهربية.
    Nükleer güce kesinlikle hiç bir ihtiyaç yoktur. TED لا توجد حوجة على الإطلاق للطاقة النووية.
    Ben o güce sahibim. O kadar insanın arasında ben. Open Subtitles و أنا لدي هذه القدرات أنا من بين كل الناس
    Hercules, dünyanın o güne kadar görmediği bir güce sahipti. Open Subtitles إمتلك هرقل قوة لم يسبق للعالم أَن رأى مثيلاً لها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد