ويكيبيديا

    "gündüz gözüyle" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • في وضح النهار
        
    • في ضوء النهار
        
    Gündüz gözüyle bir otel bahçesinde birine ateş etmen için deli olman gerekir. Open Subtitles يتطلب هذا رجلاً مجنوناً ليطلق النار في حديقة الفندق في وضح النهار
    Gündüz gözüyle bir otel bahçesinde birine ateş etmen için deli olman gerekir. Open Subtitles يتطلب هذا رجلاً مجنوناً ليطلق النار في حديقة الفندق في وضح النهار
    Yarın sempozyuma gidip, birini Gündüz gözüyle öldürmek, sadece benim için mi kötü fikir? Open Subtitles هل هو أنا فقط ، أم أن الذهاب إلى معرض تكنولوجيا الغد اغتيال شخص في وضح النهار يبدو كفكرة سيئة ؟
    Gündüz gözüyle yapmak istemezler. Open Subtitles سيكونون خائفين من أرتكاب الجريمة في ضوء النهار
    Doğru dürüst veda etmek için, Gündüz gözüyle. Open Subtitles فقط لتُوادعني , في ضوء النهار على الأرجح
    Tanrim, daha önce Gündüz gözüyle görmemistim burayi. Open Subtitles رباه ، لمْ أرَ قط هذا المكان في وضح النهار
    İyi ki evi Gündüz gözüyle görüyorsunuz. Open Subtitles كم أنا سعيد لأنكم يا أصحاب استطعتم رؤية المنزل في وضح النهار
    Gündüz gözüyle insanları vuruyorlar. Open Subtitles يطلقون النار علي الناس الأبرياء في وضح النهار
    Gündüz gözüyle zar zor yapıyorum. Open Subtitles -بالكاد أستطيع أن أفعل ذلك في وضح النهار
    Burada olmalarının tek sebebi seni Gündüz gözüyle ortaya çıkarmaktı! Open Subtitles السبب الوحيد هو انهم هنا هو لنلقي القبض عليك في وضح النهار!
    Gündüz gözüyle, kardeşime ateş ettiler. Open Subtitles أخي أُطلق عليه النار في وضح النهار
    Evet, Gündüz gözüyle onları geçemeyiz. Open Subtitles أجل، لا يمكن أن نجتازهم في وضح النهار
    Zavallı kızın Gündüz gözüyle öldürülmesine inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدق أن الفتاة قُتلت في وضح النهار
    Gündüz gözüyle, Buck Eye Yolu'nun ortasında gay tavuskuşları gibi onurlu yürüyorlar. Open Subtitles فقط متبختران في وسط شارع "بك" في وضح النهار
    İşin Gündüz gözüyle yapılması gerekiyor. Open Subtitles يجب أن تُنجز المهمة في وضح النهار.
    Doğru dürüst veda etmek için, Gündüz gözüyle. Open Subtitles فقط لتُوادعني , في ضوء النهار على الأرجح
    Sürtüğü Gündüz gözüyle görseydim bir servet harcamaktan kurtulabilirdim. Open Subtitles كان باستطاعتي توفير الكثير من المال لو رأيت تلك الساقطة في ضوء النهار
    Hiç benim gibi büyük bir kızla Gündüz gözüyle sokaklarda el ele gezdin mi? Open Subtitles هل سبق لك في أي وقت مضى مشىيت في الشارع في ضوء النهار تمسك بيد فتاة سمينة مثلي؟
    Bu orospu evladını Gündüz gözüyle indirelim. Open Subtitles دعونا نلقي هذا ابن العاهرة أسفل في ضوء النهار.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد