ويكيبيديا

    "güneşte" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الشمس
        
    • للشمس
        
    • بالشمس
        
    • والشمس
        
    • الشمسِ
        
    • شمس
        
    Bu yüzden bu fırtınaların hareketlerini güneşte ilk oluştuklarında analiz etmek ve aynı zamanda tahmin etmek için bilgisayar simülasyonları kullanıyorum. TED ولذا ما أقوم به هو استخدام المحاكات الحاسوبية لكي أتمكن من تحليل والتنبؤ بسلوك تلك العواصف بمجرد نشأتهم على سطح الشمس.
    Çatı pek kullanılmaz. İnsanlar, arabalarının güneşte kavrulmasından pek hoşlanmıyor. Open Subtitles السقف لا يُغطيه بالكامل,لا يُحب الناس ركنّ سياراتهم في الشمس,تعرف
    Onları böyle güneşte tutmaması gerektiğini söyledim ama pek laf dinleyen biri değil. Open Subtitles أخبرته أنه لاينبغي أن يحرقهم في الشمس هكذا، لكن تعرفون أنه لا يستمع
    güneşte yürüdüler. Sırf bu bile Lycan tezgahına delil sayılır. Open Subtitles ساروا في الشمس وهذا وحده دليل على تواطئهم مع المستذئب
    ABD Tıp Kütüphanesinin bir fotoğrafını görebilirsiniz, insanlar daha iyi olmak için güneşte tutuluyorlar. TED هنا يمكنك ان ترى صورة من مكتبة الولايات المتحدة للطب ، حيث يتم وضع الناس في الشمس طلباً للشفاء
    İçerisi, kötü kokuyordu, zemininde koca bir delik vardı, ancak dışı, inci gibi beyaz formika kaplı ve gerçekten de güneşte parıldıyordu. TED من الداخل، له رائحة، كالفجوة داخل الأرض، لكنه من الخارج كفورمايكا بيضاء لؤلؤية وله لمعان تحت الشمس.
    O gün, kendi vücudumda onun varlığını somutlaştırdım; kızgın güneşte neredeyse dört saat boyunca dikildim. TED في ذلك اليوم، لقد جسدت وجودها بإستخدام جسدي، بينما أقف في الشمس الحارقة لمدة أربع ساعات تقريبا.
    Hepinizin bildigi gibi, gazete kağıdı güneşte epeyce sasarır. TED كما تعرفون جميعا, ورق طباعة الصحف يتحول للون الاصفر بفعل الشمس.
    Ama toparlanmış versiyonunda, güneşte yanmış bir kadının voleybol oynadığını kolaylıkla anlayabiliyoruz. TED ولكن في النسخة المرتبة، يتضح جليًا أنها امرأة أحرقتها الشمس أثناء لعبها للكرة الطائرة
    Zıpkınların uçlarında, fok derisinden çizmeler güneşte kuruyor. Open Subtitles على رؤوس الحِراب، تجفّف الأحذية المصنوعة من جلد الفقمة تحت الشمس.
    güneşte ve yağmurda, mütevazı da olsa Tanrı şahidimiz, bizimdir evimiz. Open Subtitles عبر أشعة الشمس و الإستحمامات، فليبقى لنا متواضعاً و جميلاً، إنه لنا.
    Onları gördüğünüz gibi etiketledim ve onları dışarıda birkaç saat güneşte bıraktım sonra onları çekmeceye koydum bu şekilde fotografik plakaların üzerine ve sonucu bekledim. Open Subtitles أنا وصفت لهم كما ترون وتركهم خارج في الشمس لعدة ساعات. ثم وضعت لهم في هذا درج
    İki küçük Kızılderili oğlan güneşte oturuyordu, biri kavruldu, geriye kaldı biri. Open Subtitles هنديان صغيران يجلسان تحت الشمس فشوى أحدهما فتبقى واحد
    güneşte bıraktığım bir kaç resmim vardı. Open Subtitles لدي بعض اللوحات المطبوعة بالخارج تحت الشمس
    Bir kaç günü güneşte geçirebileceğimizi düşündüm, sadece senle ben. Open Subtitles لقد فكرت اننا يمكن ان نقضى عدة ايام تحت الشمس ,انا وانت وحدنا
    Meğer bazı yerlilerin ciltleri de güneşte yanarmış, Open Subtitles ومن المعروف أن بعض الهنود يحبون الحروق الحمراء بسبب الشمس
    Onu arada sırada güneşte yürüyüşe çıkarmama izin vermelisiniz. Open Subtitles يجب أن تسمح لي بأن أصطحبها لتمشي تحت الشمس أحياناً
    Deniz suyunda bekletilmiş ve güneşte kurutulmuş çeyrek inçlik deriden yaptı. Open Subtitles لقد صنعها من من ربع بوصة من الجلد المجفف تحت الشمس ومغرّقة بالماء المالح
    Bir savaşçı, güneşte atılmış bir ok kadar hızla ve dosdoğru sana geliyor. Open Subtitles جاء لك محارب مسرعاً ومباشرة مثل السهم المنطلق للشمس
    Her şeyi vuruyorlar, hareket eden ve küçük bir fareden büyük olan her şeyi, ve güneşte kurutuyorlar ya da tütsülüyorlar. TED إنهم يطلقون النار على أي شيء، أي شيء يتحرك أكبر من الفأر الصغير، إنهم يجففونه بالشمس أو يقومون بتدخينه.
    Bence ay sarı olmalı güneşte mor olmalı, evet öyle olmalı. Open Subtitles أعتقد إذن بأن القمر يجب أن يكون لونه أصفر والشمس يجب أن يكون لونها أرجوانياً وذلك ما سوف يحدث
    Sen de biraz güneşte yansan hiç fena olmaz. Open Subtitles يبْدو أنه يُمْكِنُك أَنْ تمرح في الشمسِ مع نفسك أتَعْرفُ
    güneşte kötü bir şekilde yandım ve aslında oradan olmadığıma ikna oldum. TED وحصلت على حروق شمس كبيرة، وكنت متيقنا أنني لست حقا من هناك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد