ويكيبيديا

    "güneyindeki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • جنوب
        
    • الجنوب
        
    • الجنوبي
        
    • الجنوبية
        
    • جنوبيّ
        
    • بجنوب
        
    Geride kalanlar, şehrin kuzey ve güneyindeki toplanma alanına gittiler. Open Subtitles البـاقـى ذهـب لـمنـاطـق الـمـواجهـه المباشره، فى شمال و جنوب المدينه
    Başlangıç olarak, sınırın güneyindeki arkadaşlarımız bunun için ne hissediyor? Open Subtitles بالبدآيه كيف أصدقائنا جنوب الحدود كيف تشعر حيآل ذآلك ؟
    kütüphaneciyken İskenderiye'nin güneyindeki Swenet kasabasında yaşayan bir arkadaşından aldığı mektübla başlar. TED قد بدأ بـرسالة تلقاها كأمين مكتبة، من مدينة أسوان، التي تقع في جنوب الإسكندرية.
    Ağzına kadar vergi dolu bir kasam var buranın güneyindeki bir kasabada duruyor. Open Subtitles لدي قبو كامل من أموال الضرائب يقع في بلدة في الجنوب من هنا
    Antarktika dünyanın en güneyindeki kıtadır ve coğrafik Güney Kutbu oradadır. TED القارة القطبية الجنوبية هي القارة الجنوب للأرض وتحتوي على القطب الجنوبي الجغرافي.
    Sahara'nın güneyindeki Afrika'nın kendi içinde o kadar farklılıklar var. TED هناك اختلافات كبيرة حتى بين دول أفريقيا جنوب الصحراء
    Fransa'nın güneyindeki Maritime Alpleri de olabilir. Open Subtitles يمكن أن تكون جبال الألب البحرية فى جنوب فرنسا
    Altı adam için bir iş var, sınırın güneyindeki bir kasabanın korunması. Open Subtitles يوجد عمل لستة رجال ليحرسوا قرية جنوب الحدود
    Buraya iki delege seçmek üzere toplanmış bulunuyoruz, çünkü Picketwire'in güneyindeki artan nüfus bize iki delege seçme hakkı veriyor. Open Subtitles نحن هنا لانتخاب مندوبين اثنين، لأنه تزايد عدد السكان جنوب بلدة بيك تاور خول لنا اثنين
    Şehrin güneyindeki toprak yolda buluşuruz. Open Subtitles سوف اقابلك في جنوب المدينة في الطريق العفن
    Burada Rabaul adasının güneyindeki bazı çıkarma operasyonlarına katılacaklarını sandığımız Japon gemilerinin bir listesi var. Open Subtitles هاك قائمه بالسفن اليابانيه نحن نشك فى انها ستخصص لعمليات الانزال البحرى جنوب رابول
    Güney Amerika'nın güneyindeki deniz feneri. Open Subtitles إنها المنارة الموجودة في أقصى جنوب أمريكا الجنوبية.
    Anakaranın güneyindeki ve Kaliforniya'nın batısındaki tekneler tehlikede. Open Subtitles تحذير جميع المراكب جنوب السواحل الامريكيه وغرب كاليفورنيا
    Ekvatorun güneyindeki çıkıntılı uzvumu çaldığın gibi. Open Subtitles وكذلك ذاك العضو البارز الآخر جنوب خطِ الإستواء
    Cadde'nin güneyindeki yeni laboratuvarında kayıplara karışmıştı. Open Subtitles واختفي في معمله الجديد في جنوب الجاده الخامسه
    Shepard, Romanya'nın güneyindeki Bükreş'te bulunan bir akıl hastanesine yattı. Open Subtitles أزج بنفسه فى مصحه عقليه. فى بوخارست,جنوب رومانيا.
    Bu balıklar genelde Cape'in güneyindeki soğuk sularda yaşarlar, ama her sene kıyı akıntıları tersine döner. Open Subtitles هذه الأسماك تعيش أغلب الوقت في المياه الباردة جنوب الرأس البحري لكن اتجاه التيارات الساحلية ينعكس في كل عام.
    Pekala, Arjantinli adamlarla Tampico Oteli'nin tam güneyindeki ıssız bir kumsalda buluşuyoruz. Open Subtitles حسناً سنتواعد مع الرجل الأرجنتيني هُنا على بقعة مُنعزلة من الشاطئ إلى الجنوب من فندق تامبيكو
    2017 yılının Haziran ayında Atlanta, Georgia'nın güneyindeki yerel bir aşevinde bir grup insanla birlikte gönüllü oldum. TED في حزيران عام 2017، تطوعت مع مجموعة في مخزن للطعام المحلي على الجانب الجنوبي من مدينتي في أتلانتا، جورجيا.
    Afrika'nın güneyindeki 5,000 km² lik büyük Etosha tuzlası. Open Subtitles إتوشا": مسطّح ملحيّ شاسع جنوبيّ" أفريقيا" يبلغ مساحته 5180 كيلو متر مربع"
    Kahire'nin güneyindeki sahadayız yine. TED لقد عدنا للموقع بجنوب القاهرة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد