ويكيبيديا

    "geçmişten gelen" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • من الماضي
        
    • من الماضى
        
    • عريق
        
    Ölen bir kızı kiliseye getirmek Geçmişten gelen bir kutsal ritüeldir. Open Subtitles .. إحضار فتاة ميتة إلى مذبح الكنيسة .أحضار جثة من الماضي
    Birçoğumuzun aklınızda, aylaklar-serseriler Geçmişten gelen canavarlar. TED في أغلب عقولونا، المتشرد مخلوق أصبح من الماضي.
    Matt bana Geçmişten gelen fırtınadan söz etti. Uğraman çok şekerdi. Open Subtitles إنفجاره من الماضي كان جميل جدا منك التوقّف
    - Orada değil. Bu Geçmişten gelen bir ses. Şirin. Open Subtitles إنه صوت من الماضى هذا لطيف لطيف جدا
    Sezar, Geçmişten gelen bir kelime, artık Sezar falan kalmadı. Open Subtitles قيصر كلمة من الماضى ،لا وجود لقيصر
    Güneşin kalbindeki gece ve fırtına gibiydi. Geçmişten gelen, sonsuza giden biri. Open Subtitles كان مثل الليل والعاصفة في قلب الشمس إنه عريق ولا نهاية له
    Geçmişten gelen bir kişi daha olmuş. Open Subtitles ان هناك أشاعة بان هناك شخص آخر قد نهض من الماضي في مكان ما
    Geçmişten gelen birini nasıl bulabiliriz ki? Open Subtitles نعم.. أن ذلك يبدو جيدا لكن كيف من المفترض أن تعلن بأنه هناك شخص من الماضي
    Yani, bunlar, Geçmişten gelen bir azizler topluluğu olabilir... Open Subtitles هذا يمكن أن يكون مجموعة من القديسين العائدين من الماضي..
    Bu en eski ışık hüzmeleri uzak Geçmişten gelen birer habercidir ve yanlarında bir hikaye getiriyor: Open Subtitles هذه الاشعة الضوئية القديمة، رُسُل تأتينا من الماضي البعيد وتحمل معها حكاية
    Geçmişten gelen hayaletler hiç yoktan hayatınıza girebilir. Open Subtitles يمكن استحضار أشباح من الماضي من حيث لا نحتسب.
    Zamanlaman gerçekten kötü sarı kafa. Burada Geçmişten gelen bir sorunla ilgileniyorum. Open Subtitles وقت غير مناسب أبدًا يا شقراء، إنّي أتدبر إزعاجًا من الماضي.
    İçinde birbirimiz hakkında bilmediğimiz şeyler olabilir Geçmişten gelen unutmak istediğimiz şeyler. Open Subtitles هُناك اشياء ربما نحنُ لا نعرفها عن بعضنا و اشياء من الماضي نحن أن نريد ان ننساها
    Zamanlaman gerçekten kötü sarı kafa. Burada Geçmişten gelen bir sorunla ilgileniyorum. Open Subtitles وقت غير مناسب أبدًا يا شقراء، إنّي أتدبر إزعاجًا من الماضي.
    Geçmişten gelen şeylerin ve günümüzden önceki eşyaların... Open Subtitles في البحث عن ماضي الأشياء و من أين أتت و أشياءً من الماضي
    Bilim başarılı olursa, gelecek Geçmişten gelen insanlarla dolacaktır. Open Subtitles إذا كان العلم هو ناجح, والمستقبل سيكون يسكنها مع البشر من الماضي .
    O da uzak Geçmişten gelen bir yaratık. Open Subtitles مخلوق آخر من الماضي المنسي البعيد
    Geçmişten gelen bir kaset bulduk. Open Subtitles أتعلم؟ ، لقد وجدنا شريطاً من الماضي
    Matt bana Geçmişten gelen fırtınadan söz etti. Open Subtitles - "مات" أخبرنى عن.. عصفته من الماضى.
    Bu ve bir de Geçmişten gelen. Open Subtitles هذا وأخر أصغر من الماضى
    - Geçmişten gelen, sonsuza giden biri. Zamanın merkezinde ışık saçıp, evrenin dönüşünü görebiliyor. Open Subtitles إنه عريق وأبدي، ويحترق في قلب الزمن ويمكنه رؤية دوران الكون

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد