| Merhum en iyi arkadaşımın yatağında bir gece daha geçirebileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنني أستطيع تحمل ليلة أخرى في سرير أعز أصدقائي المتوفى. |
| Hiç kimsenin çözmeyecegi bir dava için niye bir gece daha harcadin anlamiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لما أضعت ليلة أخرى على قضية لن يحُلها أحد أبداً |
| Bir gece daha kalmayı planlıyorsanız, öğlene kadar ödeme yapmalısınız. | Open Subtitles | يجب دفع الإيجار مساءاً لو كنت تخطط للبقاء لليلة أخرى |
| O otelde bir gece daha kalmaya dayanabilir miyim bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف ان كان يمكنني تحمل ليلة اخرى في الفندق |
| Tamam, ama başımın üstünde ya da altımda ne olduğunu düşünerek... bir gece daha geçirmek istemiyorum. | Open Subtitles | اوكي؛ لكن لا تنسي أنا لا أريد ان اقضي ليلة أخرى اتعجب الذي على رأسي أو تحتي |
| Acaba kalmayı düşünüyor musunuz, odanızı bir gece daha tutacak mısınız? | Open Subtitles | هل تنوى البقاء وتحتفظ بغرفتك ليلة أخرى ؟ |
| Bu yerde bir gece daha geçireceğime inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع تصديق أنى سأقضى ليلة أخرى فى هذا المكان |
| Bir gece daha kalabilirdi ama o zaman işler daha çok karışırdı. | Open Subtitles | أظن أن بإمكانه البقاء ليلة أخرى ، لكن هذا سيعقد الأمور. |
| Umarım burada bir gece daha geçirmeden onu yakalarız ve bir kendisi söyler. | Open Subtitles | قبل أنا يجب أن أصرف ليلة أخرى هنا. تعرف، مولدر، أنا لا أعرف عنك، لكنّي أجد هذا كلّ الكئيبون جدا. |
| Ama eğer seni üzecekse, bir gece daha evde yalnız otururum. | Open Subtitles | لكن اذا كان هذا الشيء سيغضبك, أستطيع أن أجلس وحيدة بالبيت لليلة أخرى |
| Yapamıyorum. Onunla bir gece daha yatamam. | Open Subtitles | لا يمكنني، لا يمكنني النوم معه لليلة أخرى |
| Olmazsa temelli gitmeden önce dağda bir gece daha geçiririm. | Open Subtitles | أو سأبقى هنا لليلة أخرى على التل قبل أن أرحل بلا رجعة |
| Şimdi size soruyorum; o an sonunda geldiğinde ve bazen gece yarısından saat 2'ye kadar karanlık bir gece daha yaşandığında nasıl hissedilir? | TED | لذا أنا اسألكم الآن ماذا سيكون شعوري عندما تحين ساعته في ليلة اخرى مظلمة بين منتصف الليل والساعة الثانيه صباحا؟ |
| Bir gece daha uzatmış olabilirler ama bence arardı. | Open Subtitles | ربّما ظلاّ ليلة إضافية لكنّي أعتقد أنّها كانت لتتّصل. |
| Bu özel odada bir gece daha kalmanı sağlayacak olan şeyin bu belge olduğunu biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | أنت تعرف أن هذا هو الشيء الوحيد الذي سيشتري لك ليلة آخرى في ذلك الجناح الخاص هنا؟ |
| gece daha yeni başlıyor. | Open Subtitles | حسناً ، مازالت الليلة فى مُقدمتها |
| gece daha yeni başladı. Önümüzde çok saat var. | Open Subtitles | الليل في مستهلّه بالكاد، في مهده بحقّ السماء |
| gece daha yeni başladı. Geri dönmek için bir sebebiniz yok | Open Subtitles | الليل مازال فى اوله هل يمكننا ان نعود هناك |
| Daha erken, gece daha yeni başlıyor. | Open Subtitles | أوه ,الوقت مبكر , لاتزال الليلة في بدايتها |
| Hiçbir şey, ama hiçbir şey ağabeyimle bir gece daha geçirmeme engel olamaz. | Open Subtitles | لا شيء... وأقصد: لا شيء سيحول بيني وبين قضاء ليلة أخيرة مع أخي |
| Sanırım yarına erteleyebilirim, otelde bir gece daha yer ayırtırım. | Open Subtitles | ,أعتقد بأني أستطيع أن أؤجله حتى الغد وأحجز لهم ليلة اضافية في فندق الكارلايل |
| İyi. O vakit anası, bir gece daha sarılsın oğluna. | Open Subtitles | جيد، ستتمكن والدته من احتضانه لليلة إضافية |
| Görünen o ki Appa'nın dinlenmesi için bir gece daha kalmalıyız. | Open Subtitles | يبدو أننا يجب أن نبقى لليله أخرى ليرتاح أبا |
| Ortalıkla dolaşmadığı sürece birçok insan bu gece daha rahat uyuyacaktır. | Open Subtitles | عندما يكون هذا الكلب خارج دائرة الحياة... سيكون هناك اُناس سينامون براحة اكثر الليلة. |