Ya da en çarpıcı gecelerden biri mi demeliydim? | TED | أو كما ينبغي لي أن أقول، واحدة من الليالي الأبرز. |
Sarhoş olduktan sonra inekleri yatırmak için bizi çayıra götürecekleri gecelerden olmaması şartıyla. | Open Subtitles | حسنا. طالما هي لن تكون أحد تلك الليالي حيث يحصلون على ويأخذنا إلى مرعى لتشذيب الأبقار. |
Tüm o uykusuz gecelerden sonra, artık gözlerimi açık tutmam çok zor. | Open Subtitles | بعد كل تلك الليالي المؤرقة، الآن أنا يمكن أن أبقي عيوني بالكاد تفتح. |
Dün gece hayatımda geçirdiğim en kötü gecelerden biriydi. | Open Subtitles | ليلة أمس كانت أسوأ ليالي حياتي، بلا استثناء |
"Bu gece neden diğer gecelerden farklı?" | Open Subtitles | لماذا هذه الليلة مختلفة عن الليالى الاخرى ؟ |
O gecelerden biri gibi olacak, galiba. | Open Subtitles | آسفه , إنها تبدو كواحد من تلك الليالي , كما تعرفين؟ |
Bu, hayatındaki en iyi gecelerden birinin hakkını vermek için bir şanstı. | Open Subtitles | كانت فرصته ليعيش مجدداً إحدى أفضل الليالي في حياته |
Bir öğrencinin hayatındaki en güzel gecelerden olması gerekirken, tarihi Pacific Grand Hotel'de trajik şekilde bitebileceğini hatırlatalım. | Open Subtitles | ليلة كان من المفترض ان تكون من أجمل الليالي في حياة الطلاب انتهت بشكل مأساوي في فندق باسيفك قراند التاريخي |
gecelerden kurtulmak için oldukça fazla çabaladım ve işte burada, gündüz vardiyasındayım. | Open Subtitles | ،خَدشتُ وخَمشتُ للحصول على إجازة الليالي وها أنا، نوبة النهار |
Küçük kızımın onu aldattığını düşündüğü için bana ağlayarak geldiği o gecelerden başlayalım istersen. | Open Subtitles | دعنا نبدأ بكل الليالي التي جاءت فيها ابنتي الصغيرة تبكي مُعتقدة أنّك تخونها. |
Ben olmayan geceler için yas tutarken,.. ...o gecelerden birisi ardımda gerçekleşiyor. | Open Subtitles | بينما كنت أنعي الليالي التي لم تحدث إحداها حدثت في غيابي |
Ugh, o değişik gecelerden birinde olacağız galiba, değil mi? | Open Subtitles | سنحضى بواحدة من تلك الليالي المجنونة أليس كذلك ؟ |
Ama o gecelerden birini yaşayacağını bilmen lazımdı. | Open Subtitles | لكنكِ كنتِ تعلمين اني سأفعل ذلك في احدى الليالي |
Oh, Tanrım, bu o hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı gecelerden mi ve tatlı olarak kremalı pasta olmayanlardan? | Open Subtitles | أوه، يا إلهي .. هل هذه الليلة أحد تلك الليالي التي لاشئ فيها كما يبدو وليس هنالك فطيرة القشدة للتحلية ؟ |
Yalnız denizlerde geçirdiğim gecelerden kalma eski bir alışkanlık. | Open Subtitles | إنّها عادة قديمة بسبب الليالي الطويلة في البحار المعزولة |
Bu gece uzun gecelerden biri olacak gibi duruyor. | Open Subtitles | وهذا ما ستعمل يكون واحدة من تلك الليالي الطويلة. |
Bu, karısının hastanede çalıştığı gecelerden biri. | Open Subtitles | إنّها واحدة من الليالي التي تعمل فيها زوجته في المستشفى. |
Ama tüm o uzun gecelerden ve tüm kalp ağrılarımdan sonra neyi anladım biliyor musun? | Open Subtitles | لكن بعد تلك الليالي الطويلة وبعد كل ذلك التعب أتعلم ماذا لاحظت؟ |
- Evet. Gece geç saatlere kadar çalışmaktan, uzun süren gecelerden ve sıcak tartışmalardan bahsediyoruz... | Open Subtitles | التحدث لساعات متأخرة ليالي طويلة, نقاشات حادة |
Laboratuvarda geçirdiği gecelerden dolayı muhabbet edeceği biri olsun istemiştir. | Open Subtitles | ليالي الوحدة في المختبر تريد أحدهم للتحدث إليه |
Auschwitz tarihindeki en dehşet verici gecelerden biri yaşanacaktı. | Open Subtitles | كانت واحدة من أكثر الليالى "المُريعة في تاريخ "آوشفيتس |
Bu hayatımızdaki büyük sembolik gecelerden biriydi. | Open Subtitles | كانت لحظة كبيرة لا تنسى في حياتنا جميعاً |