ويكيبيديا

    "gelişmekte olan ülkelerdeki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • في الدول النامية
        
    • في العالم النامي
        
    • في البلدان النامية
        
    Her gün, her yıl, yaşanan ölümlerin üçte birine gelişmekte olan ülkelerdeki yoksulluk kaynaklı hastalıklar neden oluyor. TED حوالي الثلث من كل الوفيات كل يوم، كل سنة بسبب أمراض الفقر في الدول النامية
    Büyük ticari merkezlere ulaşmak, gelişmekte olan ülkelerdeki az gelirli aileler için çok pahalı. TED هذا باهظ الثمن للأسر محدودة الدخل في الدول النامية للوصول لمراكز التجارة الكبرى.
    12 yaşındaydım ve lisede ilk yılımda iken gelişmekte olan ülkelerdeki topluluklar için para toplamaya başlamıştım. TED وعندما كنت في 12 وفي أول عام من دراستي الثانوية. بدأت في جمع الأموال للمجتمعات في الدول النامية.
    gelişmekte olan ülkelerdeki insanlar için yeni araçlar elde edersiniz. TED تحصلون على أدوات جديدة للناس في العالم النامي.
    Her yıl gelişmekte olan ülkelerdeki 400.000-500.000 çocuğun hayatını kurtarıyor. TED تنقذ حياة 400, إلى 500 ألف طفل في العالم النامي كل عام .
    gelişmekte olan ülkelerdeki büyük eşitsizlik bunun görülmesini güçleştiriyor, örneğin, taşımacılık açısından, gelişmiş bir şehir, yoksulların dahi araba kullandığı bir şehir değil, tam tersi zenginlerin dahi toplu taşıma kullandıkları bir şehirdir. TED التفاوت الطبقي الكبير في البلدان النامية يجعل من الصعب أن نرى، على سبيل المثال، أن في مجال النقل، المدينة المتقدمة ليست التي يركب فيها الفقراء سيارات بل أين يستعمل الأغنياء وسائل النقل العمومية.
    Bu gelişmekte olan ülkelerdeki insanların kullanabileceği, su toplamayı sağlayan bir dizayn ve çok ucuz. TED ها هو تصميم لحصد ماء المطر الذي هو رخيص للغاية ومتاح للناس في الدول النامية.
    gelişmekte olan ülkelerdeki kızların eğitimine hayatını adadı. Open Subtitles كرس حياته لتعزيز تعليم الفتيات في الدول النامية
    Üçüncüsü; gelişmekte olan ülkelerdeki katılımın hükümetin etrafındaki dar bir elit çevreyle sınırlı kalması, kalkındırma yardımlarından asıl faydalanacak vatandaşlarla yeterli etkileşimin olmamasıydı. TED ثالثا، أن العمل في الدول النامية كان مع فئة ضيقة من نخب الحكومة بتفاعل قليل مع المواطنين ، الذين هم المستفيدون النهائيين من المساعدات التنموية .
    [Geliştirilebilecek küresel müdahaleler nelerdir?] Bugün dünyada önemli bir sorun, gelişmekte olan ülkelerdeki salgınlara göz atmamız ve durdurmamızdır. TED [كيف يمكن تعزيز الاستجابة العالمية؟] تعد المشكلة الأساسية في العالم اليوم أننا ننظر إلى انتشار الوباء في الدول النامية كشيء نحتاج إلى السفر لإيقافه.
    Hepsi şu an tükettiklerinin iki katını tüketecek -- yine tüm bilim adamları hemfikir -- çünkü gelişmekte olan ülkelerdeki gelir bugünkünün beş katı olacak -- dünya ortalaması 2.9 civarı. TED كلهم سيستهلكون ضعف ما يستهلكه البشر حاليا -- العلماء، مجددا، يتفقون على هذا -- لأن الدخل سيزداد في الدول النامية خمس مرات على ماهو عليه اليوم -- بالمعدل العالمي، تقريبا بزيادة 1.9.
    O zamanlar gelişmiş ülkelerdeki 1 milyar insan ile gelişmekte olan ülkelerdeki 2 milyar insan arasındaki uçurum çok büyüktü. TED فقد كان هنالك فرق كبير في مستوى معيشة كلا العالمين بين الواحد مليار في العالم الصناعي وبين الاثنين مليار في العالم النامي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد