Bu gece beş kişi vurulmuş gelmem gerektiğini söylediler. | Open Subtitles | قُتل 5 أشخاص اليوم يقول أن عليّ القدوم في يوم إجازتي |
Buraya gelmem gerektiğini söyledi! | Open Subtitles | لقد قال من المفترض عليّ القدوم إلى هنا. |
S. rahatsız ettiğim için üzgünüm, ama yürümeye ihtiyacım vardı ve sana gelmem gerektiğini fark ettim. | Open Subtitles | مرحباً (اس)؟ آسفة على ازعاجكِ ولكن احتجت إلى نزهة على الأقدام وأدركت أن عليّ القدوم إليكِ وحسب |
Kız arkadaşıma, buraya daha sık gelmem gerektiğini söyleyip duruyorum. | Open Subtitles | نعم، أقول لصديقتي أنني يجب أن آتي هنا في كثير من الأحيان. |
Annem buraya gelmem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | سيد كواقماير أمي قالت لي يجب أن آتي إلى هنا؟ اجلسي .. |
Önce sana gelmem gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أن عليّ المجيء إليك اولاً. |
Babam gelmem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | -قال والدي إنّ عليّ المجيء |
Ivy'den buraya gelmem gerektiğini, | Open Subtitles | تلقيت رسالة من إيفاي تقول أن علي الحضور لهنا-- |
- Daha erken gelmem gerektiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنه كان علي الحضور لرؤيتك عاجلاً |
Hayır. Sadece gelmem gerektiğini söylediler. | Open Subtitles | -كلاّ، قالوا أنّ عليّ القدوم فحسب . |
Hayır. Size gelmem gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | -لا اعتقدت أنه يجب أن آتي إليك |
gelmem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | -وقال عليّ المجيء |
Annem gelmem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | أمي قالت أنه علي الحضور. |