| Düşünce de şu; onları bir yerlerde kilitli tutmaktansa bir evde yaşamalarına izin veriyorlar ve doktorlar onlara aile ortamı gibi bir ev sunuyorlar tıpkı gerçek insanlar gibi. | Open Subtitles | الفكرة هي أنه بدلا من حبسها, يجعلونها تعيش في منزل والأطباء يجعلونه منزلا لها. كأنهم عائلة, كأنهم أناس حقيقيون |
| gerçek insanlar ölecek! Seni küçük aciz solucan. | Open Subtitles | أناس حقيقيون سَيَمُوتونَ أيها الدودة الصَغيرة المثيرة للشفقة |
| Neden bahsettiğini anlamıyorum. Onların hepsi gerçek insanlar. | Open Subtitles | لا أعرف ما الذي تتحدّث عنه أولئك كلّهم أناس حقيقيون |
| Çöplüğün de çocukları olur mu? Tıpkı gerçek insanlar gibi? | Open Subtitles | وهل الحثالة أمثالكم يرزقون بالأطفال مثل الناس الحقيقيون ؟ |
| Çöplüğün de çocukları olur mu? Tıpkı gerçek insanlar gibi? | Open Subtitles | وهل الحثالة أمثالكم يرزقون بالأطفال مثل الناس الحقيقيون ؟ |
| Gitmeliyim. gerçek insanlar geldi. Görüşürüz. | Open Subtitles | علي إغلاق الخط جاء بعض الناس الحقيقيين |
| gerçek insanlar öldü, evlat. | Open Subtitles | أشخاص حقيقيون ماتوا .. هل تعلمون ذلك يا شباب |
| Size insan çizimleri göstereceğim -- gerçek insanlar değil. Deney insanlar üzerine. | TED | سأعرض عليكم صوراً للناس -- ليسوا أناس حقيقيين. هذه التجربة كانت مع أناس. |
| gerçek insanlar ve gerçekten bir uçak kazası geçirdiler. | Open Subtitles | إنهم أناس حقيقيون وكانوا في حادث تحطم طائرة |
| Dışarıda bunun ortaya çıkmamasını isteyen gerçek insanlar olabilir, bunu da unutma. | Open Subtitles | ولا تنسى ربما يكون .. أناس موجودون هناك .. أناس حقيقيون من لا يريدون لها أن تخرج |
| Bunlar ailesine bakması gereken gerçek insanlar. | Open Subtitles | هناك أناس حقيقيون لديهم عائلات كي يُطعمونهم |
| Gerçek hikâyeleri, elleriyle kedi balığı yakalamak olan gerçek insanlar onlar. | Open Subtitles | إنهم أناس حقيقيون يقومون فقط بالتجول واصطياد السمك بأيديهم |
| - Gerçek insan olamazlar. - Elbette, gerçek insanlar. | Open Subtitles | لا أصدق أنهم رجال حقيقيون - بالطبع هم أناس حقيقيون - |
| Ansızın belirdiler. Diyorum ki, gerçek insanlar. | Open Subtitles | ظهروا من العدم، أعني أناس حقيقيون |
| Sanırım onların gerçek insanlar olduklarını unutmak zorunda kalıyorsun. | Open Subtitles | اظن أن عليك أن تتناسى أنهم أناس حقيقيون |
| Bu konuşmaları gerçek insanlar yapmaz.. | Open Subtitles | الناس الحقيقيون لا له هذه المحادثة. الناس الحقيقيون لا إعتقد مثل هذا هو مثل |
| gerçek insanlar bu adadan güvenle çıktıklarında, seninle bir şeyler içerken felsefe yapmayı çok isterim Doktor. | Open Subtitles | عندما يغادر الناس الحقيقيون هذه الجزيرة سأكون سعيدة بالتكلم معك فلسفيا دكتور |
| Bu gece etrafımızda gerçek insanlar istiyoruz. | Open Subtitles | نريد بعض الناس الحقيقيين حولنا الليلة |
| Şimdi, bunlar gerçek insanlar ama giysi oyunu oynuyorlar. | Open Subtitles | .. اذا .. هؤلاء أشخاص حقيقيون لكن هم يمارسون لعبة التمثيل |