- Ama bu kez gerçekten bir şey gördüm. - Oh, çocuğum. | Open Subtitles | لكن هذه المرة أرى شيئاً بالفعل |
gerçekten bir şey görmüşüm. Soru şu: | Open Subtitles | انا رأيت شيئاً بالفعل السؤال هو : |
Eğer gerçekten bir şey yapmak istiyorsan, yap nefesini boşa harcama. | Open Subtitles | من أراد فعل شئ حقاً يفعله لا ينتظر حتى فوات الأوان |
Eğer gerçekten bir şey yapmak istiyorsan, yap nefesini boşa harcama. | Open Subtitles | من أراد فعل شئ حقاً يفعله لا ينتظر حتى فوات الأوان |
Göremiyor musun Peg, gerçekten bir şey beni heyecanlandırıyor. | Open Subtitles | لا يمكن أن نرى، والوتد؟ أنا فعلا متحمسون حقا شيء. |
Bununla ilgili gerçekten bir şey bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نعلم شيئا بالفعل عن ذلك |
Bu beni alâkadar etmez ama gerçekten bir şey istiyorsan eğer para biriktirmekle elde etmenin en iyi yöntem olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | هذا ليس من شأني أو أي شيء ولكن لو أردت شيئاً حقاً فقد إكتشفت أن أفضل طريقة للحصول عليه هي التوفير |
Ben gerçekten bir şey gördüm. | Open Subtitles | رأيتُ شيئاً بالفعل... |
gerçekten bir şey yok. | Open Subtitles | هذا... لا شئ. حقاً ، انه لا شيء. |
Yani orada bir yerlerde gerçekten bir şey var mı? | TED | هل هناك حقا شيء ما يمكن رؤيته؟ |
Ama gerçekten bir şey öğrendim. | Open Subtitles | و لكني تعلمت حقا شيء |
Harvey, bunu sana söylememe gerek yok biliyorum ama o haklı çünkü eğer Mike'a gerçekten bir şey olursa, seni affetse dahi sen asla kendini affetmeyeceksin. | Open Subtitles | هارفي), اعلم انك لا تحتاج) ان اخبرك هذا ولكنها على حق, لأنه اذا وقع شيئا بالفعل ل(مايك), حتى لو سامحتك |
Evet, eğer gerçekten bir şey ifade etmiyorsa, hazır olmadığımı biliyorsan.. | Open Subtitles | أجل، إن كان لا يعني شيئاً حقاً لأنك تعلمين أنني لست جاهزاً |
Ve B - Ya gerçekten bir şey varsa? | Open Subtitles | و ثانياً إذا كان هنالك شيئاً حقاً |