ويكيبيديا

    "gerekti" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • اضطررت
        
    • كان علي
        
    • احتجت
        
    • كان عليّ
        
    • تطلب
        
    • إضطررت
        
    • عليّ أن
        
    • كان يجب
        
    • اضطر
        
    • كان علينا
        
    • اضطررنا
        
    • بد أن
        
    • بدّ أن
        
    • عليه أن
        
    • إحتاج
        
    Bunu yapmak için neden bu kadar uzağa gelmen gerekti? Open Subtitles لماذا اضطررت إلى المجيء من هذه المسافة لكي تحقق ذلم
    Lucas'a yapboz almak için durmam gerekti sonrasında da telefona takılıp kaldım. Open Subtitles اضطررت للتوقف عند محل الألعاب لشراء لعبة الألغاز للوكاس وأجريت محادثة بالهاتف
    Özel bir iki şey için bir yere gidip gelmem gerekti. Open Subtitles كان علي أن أعبر الشارع فحسب حتى أحضر بعض الأغراض الشخصية
    Tuvalete gitmem gerekti o yüzden arkadaşımla bir pub'a gittim. Open Subtitles احتجت لدخول الحمام لذا ذهبت الى حانة أنا و صديقتي
    Hayır, adamım, O' na yardım etmem gerekti. Kendimi yere serdim. Open Subtitles كلاّ يا رجل، كان عليّ مساعدتها كان عليّ جعلهم يصدّقون ذلك
    Biraz derine inmem gerekti. Görünüşe göre birkaç sahte kimlik altında operasyon yürütüyormuş. Open Subtitles تطلب منّي بعض البحث، لكن يبدو أنه كان يعمل تحت بعض الهويات المزيفة،
    Gelemedim. Annemi ayak bakım uzmanına götürmem gerekti. Open Subtitles لم أستطع القدوم، إضطررت لأخذ والدتي إلى طبيب الأقدام.
    Doğru göz kremini bulabilmek için beş değişik dükkâna gitmem gerekti. Open Subtitles لقد اضطررت للذهاب لخمسة محلات مختلفة حتى اجد كريم العيون الصحيح
    Üçüncüsü için Kuuba'ya gitmem gerekti. Çünkü fena halde yasak. Open Subtitles في الثالثة، اضطررت للذهاب إلى كووبا'' لأنّها مخالفة جدّاً للقانون''.
    Evden erken çıkmam gerekti ama bir araba daha ayırttım. Open Subtitles هذا أنا. اضطررت أن أغادر باكراً، لكنني حجزت سيارة أخرى،
    Kan fayanslardan çıkmayınca her şeyi yenilemem gerekti ki bunu kendi başıma yaptım. Open Subtitles الدم لم يختفي من الأرضية، لذا اضطررت لتبديل كل شيء، بنفسي وفقاً لكتاب
    Tüm hayatım boyunca erken kalkmam, yediklerime dikkat etmem, yeterince uyumam gerekti. Open Subtitles طوال حياتي كان علي الاستيقاظ مبكراً أتابع حميتي، أحصل على نوم كافي
    Sistemin sevgiyle Persephone ismini verdiğim merkezine inip makinelere fısıldamam gerekti, bu da güzel çünkü bu seferki müthiş. Open Subtitles و كان علي الذهاب لبطن الوحش و الذي أسميها بكل مودة بيرسيفوني و أقوم ببعض السحر للآلات شكرا لك
    Bu verilerin üstünden geçtikten sonra bu yiyeceklerin nereye gittiğini göstermem gerekti. TED بعد أن فحصت البيانات جيداً، احتجت عندها لإثبات ماذا يحل بالطعام.
    Yıllarca terapiye gitmem gerekti ve okuldaki çocuklar bunu öğrendi. Open Subtitles كان عليّ الذهاب للعلاج النفسي لسنوات، والأطفال في المدرسة عرفوا،
    Evet, bu tasarımı elde etmek için yüzyıllar boyunca yüzlerce insan gerekti. TED ونعم، لقد تطلب الأمر مئات الأشخاص عبر القرون للوصول هذا التصميم.
    6 hafta önce Sophie'yi halka açık yaşama alanından çıkartmam gerekti. Çok üzüldü ve içine kapandı. Kafesinin bir köşesine kıvrılıp sürekli titredi. Open Subtitles إضطررت لسحبها من العرض لأنها أصبحت عكره المزاج ومكتأبه
    beni biraz onaylaman için.. ölmem ve tekrar dirilmem gerekti. Open Subtitles كان عليّ أن أموت وأحيا من جديد كي تقدّرني قليلاً
    Şimdi, kutuları güvenli bir yere saklamak zorunda kalmış olmalısın fakat kaçman gerekti. Open Subtitles الآن، لابد انك اخفيت الصناديق في مكان آمن. لكن كان يجب ان تهربي.
    Sonuç olarak istifa etmesi gerekti. TED لذا اضطر الى الاستقالة. أليس ذلك لطيفاً؟
    Ön bacaklardaki servo motorlar, onları kas gibi şekillendirmemiz gerekti. TED كان علينا تشكيل الأقراص التي بالقدمين الأماميين على شكل عضلات
    Morgda bazı aksilikler yaşadık bu yüzden doğaçlama yapmamız gerekti. Open Subtitles كانت هناك مشقة نوعًا ما في المشرحة، لذا اضطررنا للإرتجال.
    Sen ölmedin Callahan, o yüzden başka bir ünlü bulmam gerekti. Open Subtitles أنت لم تمت كالاهان,لذا كان لا بد أن أجد مشهوراً آخر
    Harika bir annesin ve çocuklarını hiçbir zaman istismar etmezsin, o yüzden kendimi frenlemem gerekti. TED أنت أم رائعة والتي لا يمكنها أن تستغلّ أبناءها بأي شكل من الأشكال، لذلك كان لا بدّ أن أتوقف وأراجع نفسي.
    Vittorio'nun eşi aradı Eve gitmesi gerekti. Open Subtitles زوجة فيتوريو إتصلت ,كان . عليه أن يذهب للمنـزل
    Yeniden film çekmek için bir fil gerekti. Ne yaptığını biliyor musunuz? Open Subtitles إحتاج فيل لإعادة التصوير أتعرف ماذا فعل؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد