Bir dolandırıcı polis gibi, araç bayisi de karakol gibi yapıyor yani. | Open Subtitles | أعني، مجرمٌ يتظاهر بأنهُ شرطي. و معرض سياراتٍ، يتظاهرُ بأنه مركز شرطة؟ |
Göz göze gelirsek, komik bir şey görmüş gibi yapıyor. | Open Subtitles | و إذا نظرنا بإتجاهه يتظاهر بأنه كان يشاهد شيئاً مضحكاً |
İngilizce bilmiyormuş gibi yapıyor, ama beni kandıramaz. | Open Subtitles | هراء يتظاهر بأنه لا يتكلم الإنكليزية ولكن لا يمكن أن يخدعني |
Yapmayacak artık. Hayır, hayır. Savaşa gidecekmiş gibi yapıyor. | Open Subtitles | ليس بعد الآن, كلا إنه يتظاهر أنه ذاهب للحرب |
Kadınlarla ilgilenmiyormuş gibi yapıyor fakat o bir oyuncu. | Open Subtitles | ويتظاهر بعدم رغبته بالنساء لكنه في الحقيقة اكبر متلاعب |
Turşu diğer şeylerin tadını da turşu gibi yapıyor. Özellikle... | Open Subtitles | المخلل يجعل مذاق أي شيء آخر كالمخلل |
Tabii ki anlamsız. O yüzden ünlüler Afrika'daki insanları umursuyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | بالطبع هو تافه، لهذا يتظاهر المشاهر بأنهم مهتمون بالأفارقة |
Masum görünüp sadece müzikle ilgileniyormuş gibi yapıyor ama hepsi numara... | Open Subtitles | قد يتظاهر بالبراءه وكأن كل مايهمه هو الموسيقى فقط , ولكن هذا ليس صحيحا .. |
Kendini acınası zavallı biri gibi gösteriyor, bir şeyler görüyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | تجعل من نفسها ضحية مأساوية صغيرة وتتظاهر برؤية اشياء لماذا قد يتظاهر شخص بأنه مجنون ؟ |
Yemek kursuna gitmemek için hastaymış gibi yapıyor. | Open Subtitles | إنه يتظاهر بأنه مريض حتى لا يذهب إلى صف الطبخ عليه أن يذهب. |
Doktor Favor bizi görmemiş gibi yapıyor. | Open Subtitles | الدكتور فيفور يتظاهر بأنه لا يرانا |
Her gün dünyadakiler bunu görmemiş gibi yapıyor. | Open Subtitles | و كل يوم, العالم يتظاهر بأنه لم يلاحظ |
Sonra da neden bahsettiğimi bilmiyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | ثم يتظاهر بأنه لا يعرف عم أتكلم |
Yaşıyor, evde ve uyuyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | أنه حى,مازال فى المنزل يتظاهر بالأنشغال |
Ama herkes Skipper'ın kırılgan egosunu incitmemek için seviyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | -لا,لكن الجميع يتظاهر بذلك لكي يتجنبوا الاهانة من سكيبر |
Ben ne istersem ve dediysem ona söylediğim gibi yapıyor. | Open Subtitles | إنه يتظاهر , وهو يفعل تماما ما أقوله له |
Herkes o ikisi sanki sevişmiyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | الجميع يتظاهر انهما لا يتضاجعان |
Dikkat et ama. Bazısı uyuyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | احذر، البعض يتظاهر بالنوم. |
Hala garajın önünde oturup, araba kullanıyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | ومازال يجلس على رصيف المنزل ويتظاهر بأنه يقود سيارة |
Şu Johansen her şeyi zemin bağcığı gibi yapıyor. | Open Subtitles | جوهانسون) هُناك يجعل مذاق) كلّ شيء كأربطة الحذاء |