ويكيبيديا

    "giden yolda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الطريق إلى
        
    • في طريق
        
    • طريقك إلى
        
    Paris Anlaşması'na giden yolda yaşanan dönüşüm de buydu. TED وبذلك أيضًا حدث التحول في الطريق إلى اتفاقية باريس.
    Dünlerimiz, aptallara, toprak altına giden yolda ışık tuttu. Open Subtitles وكل أيامنا الماضية أنارت للحمقى الطريق إلى الموت المعفر
    Efsaneye göre kusursuzluğa giden yolda her ruh oradan geçmelidir. Open Subtitles تقول الأسطورة أن لا بد لكل روح العبور من هناك في الطريق إلى الكمال.
    Akrabalarımın başarıya giden yolda beni engellemesine izin vermemeyi uzun süre önce öğrendim. Open Subtitles تعلمت قبل وقت طويل ألا أدع جينات الحمض النووي تقف في طريق نجاحي.
    Pekala, ilhama giden yolda önünde durmama izin verme. Open Subtitles حسنا، لا تسمح لي أن أقف في طريق الإلهام.
    Mezarına giden yolda karşılaştığın başka bir yüz olacak. Open Subtitles مجرد وجه آخر عابر في طريقك إلى القبر
    Felakete giden yolda başedilemez engeller bu işin doğasında vardır Open Subtitles إن الظروف الحالية هي أحد العقبات علي الطريق إلى الكارثة الوشيكة
    Yeni hayatima giden yolda ilk adim ne? Open Subtitles ماهي الخطوة الأولى في الطريق إلى حياتي الجديدة؟
    Ancak başarıya giden yolda her şey mubahtır değil mi, albay? Open Subtitles لكن الطريق إلى جهنم مفروش بالنوايا الحسنة، أ ليس هذا صحيح , حضرة العقيد؟
    ama Tanrı'ya giden yolda ve onun bahşettiği sonsuz yaşam için hala bir umudumuz var Open Subtitles لكن لدينا أمل في الطريق إلى الرب وهديته الحياة الأبدية
    Charlie, hapishane otobüsü sürmenin muhteşemliğe giden yolda bir adım olduğuna Lacey'i nasıl ikna edeceksin? Open Subtitles تشارلي، كيف حالك الذهاب إلى إقناع اسي أن يقود حافلة السجن هي الطريق إلى العظمة؟
    İnternetin gizli köşelerine giden yolda öncü oldular. Open Subtitles ولقد كانوا رواد الطريق إلى الزوايا الخفية للإنترنت
    Cennete giden yolda ilk adım daima cehennem olmuştur. Open Subtitles حسنا، هذه هي دائما الخطوة الأولى على الطريق إلى الجنة
    MCRN Karakum, Ganymede istasyonuna giden yolda Open Subtitles سفينة المريخ كاراكوم على الطريق إلى محطة غانيميد
    GİDEN YOLDA SON BİR KALE KALMlŞTI. Open Subtitles "كان هناك معركة أخيرة تقف في طريق النصر الروماني ووعودالسلامللإمبراطورية"
    GİDEN YOLDA SON BİR KALE KALMlŞTI. Open Subtitles "كان هناك معركة أخيرة تقف في طريق النصر الروماني ووعودالسلامللإمبراطورية"
    Ve kimse Mary Jackson'un rüyalara giden yolda durmaya cüret edemez. Open Subtitles فلا أحد يجرؤ على الوقوف في طريق أحلام "ميري جاكسون".
    Furnace Creek olmazsa, hiçliğe giden yolda çiş durağı oluruz. Open Subtitles بدون "فيورنس كريك" سنكون كساحة انتظار في طريق سريع يؤدي لأي مكان.
    Ve Seok tahta giden yolda temizlenmesi gereken bir engeldi. Open Subtitles و(سيوك) كان ضحية ضرورية على طريقك إلى العرش.
    Clawtooth Dağı'na giden yolda bu yaratık seni koruyacak. Open Subtitles في طريقك إلى جبل (سن المخلب) هذا المخلوف سيبقيك بأمان ...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد