ويكيبيديا

    "giderken" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • طريقي
        
    • طريقنا
        
    • غادرت
        
    • طريقها
        
    • تغادر
        
    • طريقك
        
    • يغادر
        
    • الطريق إلى
        
    • الطريق الى
        
    • تغادرين
        
    • تذهب إلى
        
    • ذاهباً
        
    • في طريقه
        
    • طريقه إلى
        
    • طريقى
        
    Televizyonun aileleri nasıl birleştirdiğine dair yapacağım konuşmaya giderken arabam bozuldu. Open Subtitles في طريقي لإلقاء كلمة حول أهمية التلفاز في لم شمل العائلة
    Lois, ben Peter. Korkarım yatak odasına üstümü değiştirmeye giderken, Open Subtitles أخشى أنه وأنا في طريقي إلى غرفة النوم للتغيير ..
    Galiba havalimanına giderken bu arabanın içinde öldük ve cehennemde sıkışıp kaldık. Open Subtitles أعتقد أننا توفينا ونحن في طريقنا إلي المطار نحن عاللقين في الجحيم
    Ve size yemin ederim ki ben giderken hala hayattaydı. Open Subtitles وأنا أقسم لك، وقالت انها على قيد الحياة عندما غادرت.
    İşine giderken annenle karşılaştım, evet mi? Bana anahtarı verdi. Open Subtitles إلتقيت بوالدتك وهي في طريقها للعمل هي من أعطاني المفتاح
    giderken bana teşekkür etmediğine inanamıyorum. Siz giderken bana teşekkür edeceksiniz, değil mi? Open Subtitles لا أصدق أنه لم يشكرني ستشكرني أنت حين تغادر أليس كذلك؟
    Küçük bir kasabada yaşayan büyük annenizin evine giderken durduğunuz marketin önünde, içeri girerken gördüğünüz adam vardır ya. Open Subtitles هل تعلم ذلك الرجل الذى تراه يذهب إلى محل الوجبات السريعة عندما تتوقف عند البلدة فى طريقك لمنزل جدتك؟
    Neden, başka bir zaman bozulmaz ki mesela jürilik yapmaya giderken? Open Subtitles لماذا لم تتعطل وأنا في طريقي, لنرى لا أعلم, لجنه التحكيم?
    Babanın evine bununla giderken yolda biraz egzersiz yapmış olurum demiştim. Open Subtitles كنت سألاقيك في منزل والدك و اتدرب في طريقي الى هناك
    İşe giderken üç kez bir tarafımla Burt'ün numarasını çevirdim. Open Subtitles أتصلت بـمؤخرتي على بيرت ثلاث مرات في طريقي الى العمل
    giderken, Dünya'nın yanından geçtik ve kameraları test etmek için resimler çektik TED و في طريقنا ، مررنا بالقرب من الأرض، و التقطنا بعض الصور للتحقق من كاميراتنا.
    Yarış pistine giderken otobüste birisi kız kardeşinin aradığını anlatıyordu. TED كنت مع احادهم في الحافلة في طريقنا للمضمار واخبرني عن اخته التي تتصل به.
    Bu sabah işe giderken planıma dahil değildin ama buradasın işte. Open Subtitles عندما غادرت متجهاً لعملي في الصباح لم تكن جزءاً من مخططي
    İşe giderken beni bırakıyor dönünce de aynı yerde bekliyordu. Open Subtitles كان موجودا عندما غادرت للعمل وكان موجودا عندما عٌدت للبيت
    Annen dünyayı kurtarmaya giderken birden seni buraya bırakmaya karar verdi demek, ha? Open Subtitles إذاً وهي في طريقها لإنقاذ العالم قررت أمكِ فجأة أن تترككِ هنا ؟
    Güzel. giderken bowling şortlarıyla kalan bok püsürünü de götür. Open Subtitles جيّد، خذ قمصان البولينغ وبقيّة أغراضه معك عندما تغادر
    Güzel, babanı görmeye giderken beni de o boş alana bırakıver. Open Subtitles عظيم . أذا اعدنى إلى ملعب البيسبول وانت في طريقك لوالدك
    Anlat bakalım, dün akşam giderken gördüğüm adamı nereden tanıyorsun? Open Subtitles اذن أخبريني كيف تعرفين ذلك الرجل الذي رأيته يغادر البارحة؟
    Eğer hastaneye giderken bir sıkıntı olursa ona bunu verirsin. Open Subtitles لو كان هناك مشكلة في الطريق إلى المستشفى، إعطها هذا.
    Şam'a giderken, şehrin hemen dışında, gündüz vakti beyaz bir ışık gözlerimi kör etti. Open Subtitles وفى الطريق الى دمشق خارجها وفى منتصف النهار ضربنى ضوء ابيض000 أعمانى
    Akşam eve giderken bunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles أهذا ما تخبرين به نفسك عندما تغادرين هذا المكان ليلاً ؟
    Markete giderken köprüden geçen ve patlamada ölen kadını unutursun. Open Subtitles ونسيتم أمر المرأة التي تذهب إلى السوق وتوفّت في التفجير
    Beni bir moda evine cipimle giderken düşünsene. Open Subtitles هل تتخلينى وانا أقود السيارة ذاهباً إلى صالون أزياء ؟
    Monmouth County Savaşı'na giderken iki gün Tabor Heights'ta kamp yaptı. Open Subtitles في طريقه لمعركة مقاطعة مونماوث قضى يومين هنا عند هضبة تابور
    Okula giderken keskin nişancıları atlatmak zorundaydı. TED وفي طريقه إلى المدرسة، يراوغ هذا الصبي القناصة.
    Eve giderken benim için de bir tane al, olur mu? Open Subtitles أحصل على واحد مكانى ، فانا فى طريقى للعودة الى المنزل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد