Arının gitmesiyle, karınca kolonisi yavaş yavaş normale dönüyor. | Open Subtitles | برحيل الزنبور، تعود المستعمرة ببطء لوضعها الطبيعيّ. |
Dişilerin gitmesiyle, penguen kolonisi tuhaf bir dönüşüm içine giriyor. | Open Subtitles | برحيل الإناث ، فإن المستعمرة تخضع لتَغير غريب. |
Önce kendimle, karımın gitmesiyle ilgili etraflıca düşündüm. | Open Subtitles | في البداية، فكرت مع نفسي أنه برحيل زوجتي |
Michael'ın gitmesiyle, koruyucu baş meleksiz bir şehiriz artık. | Open Subtitles | بذهاب ميخائيل نحن مدينة بدون ملاك |
Kubilay'in Xanadu'ya gitmesiyle zamanlamasi cok elverisli oldu. | Open Subtitles | إنه توقيت ملائم, بذهاب "قوبلاي" إلى "زانادو". |
Lupe'nin gitmesiyle ve diğer her bir aile bireyinin ilk kez çalışıyor olmasıyla Lucille onları özlediğini fark etti. | Open Subtitles | مع غياب (لوبي) والبقية جميعاً لتفرغهم لأعمالهم أدركت (لوسيل), أنّه قد اشتاقت إليهم |
Yaşlı kadının gitmesiyle Dorothy'nin kimsesi kalmadı. O kızdan ne kadar nefret ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | برحيل العجوز، ما عاد لـ(دوروثي) أحد وأنا أعرف كم تكرهين تلك الفتاة |
Ve Hobbs'un da gitmesiyle içerideki adamımı kaybettim. | Open Subtitles | و برحيل (هوبس) فقدت رجلي في الداخل |
Evet, Caitlin, Will'in gitmesiyle personel ihtiyacımız olduğunu biliyorsun, ...bu nedenle herkes diğerinin yarım bıraktığı işi devralıyor. | Open Subtitles | نعم، (كايتلين)، تَعْرفين ؟ أننا منشغلون مع غياب السيد (غاردنر) |