| Umarım gittiğin yerde eş ziyaretine izin verirler. | Open Subtitles | امل انك تستمتع بالزيارات الزوجية حيث ستذهب |
| gittiğin yerde ısınmış, dinlenmiş ve tok olacaksın. | Open Subtitles | حيث ستذهب ستكون مرتاحا ودافئا وشبعا |
| gittiğin yerde hiç düşman olmayacak. | Open Subtitles | لن يكون لديك أعداء في المكان الذي ستذهب إليه |
| gittiğin yerde lazım olacak. | Open Subtitles | ستحتاجه في المكان الذي ستذهب إليه. |
| Her gittiğin yerde seni izliyorlar. Seni görüyorlar. | Open Subtitles | بكل مكان تذهبين لة فأنهم يراقبونك |
| Seyrediyorlar. Her gittiğin yerde. | Open Subtitles | يرونك و يراقبونك بأي مكان تذهبين لة |
| Ya her gittiğin yerde ortaya çıkan maskeli arkadaşımız işte o-- | Open Subtitles | ماذا لو كانت صديقتنا المقنّعة التي تظهر في كلّ مكان تذهب إليه، |
| Bu çok saçma. Endişelenme. gittiğin yerde, güzellik kraliçesiyle tanışmaya can atacaklar. | Open Subtitles | المكان اللذي ستذهبين اليه يحبون لقاء ملكة جمال سابقه |
| Neyse ki, gittiğin yerde bu senin için bir sorun yaratmayacak. | Open Subtitles | لحسن حظك حيث تذهب لن تكون هذه مشكلة |
| gittiğin yerde nasılsa şartlı tahliye beklemeyeceksin. | Open Subtitles | الى حيث ستذهب ليس هناك اطلاق سراح مشروط |
| gittiğin yerde bunu duyacak kimse olmayacak. | Open Subtitles | حيث ستذهب لن يكون هناك احد ليسمعك |
| Unutma, gittiğin yerde yol yok. | Open Subtitles | . تذكر,حيث ستذهب,لا يوجد طرق. |
| gittiğin yerde, kaybedebilirsin. | Open Subtitles | حيث ستذهب ربما تفقدها |
| Harika Jack. Her gittiğin yerde ceset oluyor. | Open Subtitles | جيد يا "جاك" ، هناك دائماً جثث فى كل مكان تذهب اليه |
| Bu çok saçma. Endişelenme. gittiğin yerde, güzellik kraliçesiyle tanışmaya can atacaklar. | Open Subtitles | المكان اللذي ستذهبين اليه يحبون لقاء ملكة جمال سابقه |
| Bu pratik bilgin, gittiğin yerde çok işine yarayacak. | Open Subtitles | هذا سيصبح مفيداً حيث تذهب |