ويكيبيديا

    "hakkında konuşmaya" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الحديث عن
        
    • للحديث عن
        
    • للتحدث عن
        
    • بالحديث عن
        
    • لأتحدث عن
        
    • للحديث حول
        
    • للتحدث بشأن
        
    • للتحدّث عن
        
    • يتحدث عن
        
    • بالتحدث عن
        
    • بالتكلم عن
        
    • لمناقشة
        
    • للتكلم عن
        
    • اتحدث عن
        
    • تتحدثي عن
        
    Oliver'ın önünde sizinle Nina hakkında konuşmaya devam etmek istemedim. Open Subtitles حسناً، لم أشأ أن تواصلا الحديث عن نينا أمام أوليفر
    Taşıyıcı annelik ya da evlat edinme hakkında konuşmaya başladığım an kafayı yedi. Open Subtitles لكن الثانية لقد بدأت الحديث عن تأجير الأرحام أو التبني، انه استثنائي للتو.
    İnsanı seks hakkında konuşmaya iter. Testosteron alanı gibidir. Open Subtitles إنها تدفع للحديث عن الجنس، إنها منطقة مرتفعة التيستوستيرون.
    Gözlemeler bir yana, buraya gerçekten oğlum hakkında konuşmaya gelmiştim. Open Subtitles بغض النظر عن الفطائر جئت هنا حقاً للتحدث عن ابني
    Ve insanlar ayrıcalık hakkında konuşmaya başladıklarında utançtan paralize oluyorlar. TED وعندما يبدأ الناس بالحديث عن الإمتيازات، فإنهم يتعوقوا بالعار.
    Bugün buraya yalancılar, davalar ve kahkahalar hakkında konuşmaya geldim. TED قدمتُ اليوم لأتحدث عن الكذّابين، الدعاوي القضائية، والضحك.
    Ve bunu başaramayınca, Tel Aviv'den yükselen komplo teorileri hakkında konuşmaya başladılar. Amaçları Arap dünyasını bölmekti. TED وعندما فشلوا، شرعوا في الحديث عن المؤامرات التي تحاك في تل أبيب وواشنطن لتقسيم العالم العربي.
    Hiçbir kadın evinden buluşmaya şikayet dinlemeye gelmez, kendi hakkında konuşmaya gelir. Open Subtitles لاتعود امرأة من موعد... وتتذمر بأنها لم تفعل إلا الحديث عن نفسها
    Müstakbel gelinler düğün hakkında konuşmaya bayılırlar, sorun ne? Open Subtitles معظم العرائس تحب الحديث عن الزفاف ما الخطب؟
    Buraya okul reformu hakkında konuşmaya geldiğini sanıyordum. Open Subtitles وكنت اعتقد انك هنا للحديث عن اصلاح المدارس
    Bir toplantım var. Dışişleri hakkında konuşmaya vaktim yok. Open Subtitles لدي إجتماعاً ليس لدي وقت للحديث عن العلاقات الخارجية
    Buraya Dutch George'ın ölümü hakkında konuşmaya gelmedim. Open Subtitles حسنا انا لست هنا للحديث عن اغتيال دتش جورج
    Baban hakkında konuşmaya mı geldin? Bir gün, çocukların olduğunda anlayacaksın, Loretta. Open Subtitles جئت للتحدث عن والدك ؟ يوماَ ما حين يصبح لديك أطفال ستفهمين
    Mark hakkında konuşmaya geldiyseniz yıllar önce bildiklerimi anlattım. Open Subtitles اذا أنتم هنا للتحدث عن مارك سـأتحدث عن ما حصـل قبل سنين انتا لم تقل أنك تريد الزواج من زوجته
    Böylece bu fikirden çok heyecanlandık, ve tam olarak neye benzeyeceği hakkında konuşmaya başladık. TED وقد تحمسنا لهذه الفكرة وبدأنا بالحديث عن شكلها النهائي
    Ama buraya rahmimi koruyan keskin dikenler hakkında konuşmaya gelmedim. Open Subtitles أن مهبلي يملك أسنان. لكن لم آتي إلى هنا لأتحدث عن جدار الأسلاك الحادة
    Georgie, çok iyi davrandın, ben de şu çok istediğin parti hakkında konuşmaya hazırım. Open Subtitles جورجي, لقد كنتِ جيدة جداً وأنا مستعدة للحديث حول هذه الحفلة التي ترغبين بها جداً
    Buraya zırhlı tren hakkında konuşmaya gelmiştik. Open Subtitles ظننت اننا اتينا الى هنا للتحدث بشأن القطار الحربى
    Sizi bekliyordum. Sizler de mi laneti kaldırma hakkında konuşmaya gelmiştiniz? Open Subtitles أيّتها المُحققة، أأنتِ هنا للتحدّث عن عكس اللعنة أيضاً؟
    Hurdacı grupları ve seferler hakkında konuşmaya başladı. Open Subtitles بدأ يتحدث عن نبش الفضلات وحملة للبحث عن الطعام
    Yine sihirli kutu hakkında konuşmaya başlamayacaksın değil mi? Open Subtitles لا تقل أنك ستبدأ بالتحدث عن الصندوق السحري ثانيةً
    Bir skandal hakkında konuşmaya başlanınca başka bir şeyden bahsetmek zordur. Open Subtitles حالما يبدأ الناس بالتكلم عن فضيحة يصبح من الصعب التكلم عن أي شيء آخر
    Öyle görünüyor ki günümüzdeki ve çağımızdaki demokrasi hakkında konuşmaya ihtiyacımız var. TED يبدو أننا بحاجة لمناقشة الديمقراطية في يومنا وعصرنا هذا
    O zaman, birleşme hakkında konuşmaya hazırsın. Open Subtitles ربما أنت مستعد للتكلم عن الدمج في هذه الحالة
    Şirin espiri anlayışıma, çekiciliğime olumlu tepki göstermedi ben de iş hakkında konuşmaya başladım. Open Subtitles إنها لم تتأثر بمزاحي و لم يؤثر فيها و شكلي الصبياني لذا بدأت اتحدث عن العمل.
    O kadının hakkında konuşmaya hiç hakkın yoktu. Open Subtitles ليس لديكِ أيه حق لكي تتحدثي عن هذه المرأه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد