Bu etkili Charles Bonnet Sendromu halüsinasyonları sadece bir örnek. | TED | إن الهلوسات المتكاملة لمتلازمة تشارلز بونت هي أحد الأمثلة. |
Charles Bonnet, 250 yıl önce -- bu halüsinasyonları düşünerek, -kendi deyimiyle, "akıl sahnesi"'nin beyin tarafından nasıl oluşturulduğunu merak ettiğini söylemiş. | TED | لقد قال تشارلز بونييه منذ 250 عام و تسائل كيف تلك الهلوسات أو على حد قوله، مسرح العقل ممكن أن تنتجها ماكينات المخ. |
Vaskülit halüsinasyonları açıklamıyor. | Open Subtitles | وليست الهلوسات التي لا يفسّرها التهاب الأوعية |
Ve şizofreni hastalarının ses halüsinasyonları yaşamasının sebebi budur. | TED | وتلك حالة المرضى بانفصام الشخصية الإرتيابي، والذين يعانون من هلوسات سمعيّة. |
İnsanlar bu basit geometrik halüsinasyonları görünce, primer görsel korteks aktive oluyor. | TED | فعندما يرى أحدهم هلوسات من الأشكال الهندسية البسيطة قشرة الإبصار الأساسية هي التي يتم تنشيطها |
Fakat onu endişelendiren sürekli yüz şekilleri veya halüsinasyonları görüyor olmasıydı. Rosalie gibi yüzler çoğunlukla deforme olmuş, büyük dişli veya çok büyük gözlü oluyorlardı. | TED | ولكن ما ازعجها حقاً انه كانت تصيبها.. هلاوس و صور ملحّة لوجوه.. وكما مع روزالي، الوجوه كانت مشوهه بأسنان كبيرة جدا و عيون كبيرة جدا |
Yani bütün bina halüsinasyonları tetikliyor, öyle mi? Evet. | Open Subtitles | حسنا, المبنى بالكامل يسبب هذه الهلوسات, صحيح؟ |
Farkında olmalısın ki, bu kehanetleri gördüğünde, halüsinasyonları, ego onları kendi ihtiyaçlarına göre şekillendiriyor olabilir. | Open Subtitles | و أحذري عندما تأتيك هذة الرؤى، الهلوسات من أن الغرور قد يجعلك ترينها بصورة مختلفة |
Bu durum, kendisini öldürmeden önce gördüğü halüsinasyonları sen de görüyor musun diye beni endişelendiriyor. | Open Subtitles | وهذا يجعلني أعتقد أنكِ تعانين من نفس الهلوسات التي عانى منها قبل أن ينتحر |
Donnie'de gündüz halüsinasyonları diye adlandırdığımız bir sorun mevcut. | Open Subtitles | -دوني) يختبر ما يُطلق عليه) "الهلوسات النهارية" |
Ağız enfeksiyonu disoryantasyonu ve işitsel halüsinasyonları açıklamaz. | Open Subtitles | و الهلوسات السماعية |
Ama ben bütün bu halüsinasyonları yaşıyorum. | Open Subtitles | لكن أنا أعيش كل هذه الهلوسات |
Şüphelinin halüsinasyonları tipik bir şizofreninki gibi kopuk değil. | Open Subtitles | هلوسات الجانى ليست ممزقة كالفصام التقليدى |
Akıl hastalarının halüsinasyonları şiddetli olmaz. | Open Subtitles | حسنا، هلوسات المرض العقلى ليست عنيفة |
PCP halüsinasyonları korkunçtur. | Open Subtitles | هلوسات البى سى بى مرعبة |
- Ölen karısının halüsinasyonları. | Open Subtitles | - هلوسات زوجته المتوفية - |
Temporal lob halüsinasyonları çoklu algılı halüsinasyonlardır. Hislerle dolu, aşinalık hissettiğiniz belli bir zamanda ve ortamda geçen, uyumlu ve dramatik. | TED | و هلاوس الفص الصدغي هي هلاوس تصيب جميع الحواس مليئة بالإحساس، مليئة بالألفة، موجودة بمكان و زمان، مترابطة، درامية. |