Hukuki işler bölümü, Hamile bir kadının -her ne kadar hak etse de- kovulamayacağı hikayesini doğruluyor. | Open Subtitles | القسم الشرعي يدعم روايتك بانه لا يمكنني فصلك لأنك امرأة حامل مهما كان الذنب اللذي اقترفته |
Hamile bir kadının karnı yarılarak bebeği alınmış bir şekilde bulundu. | Open Subtitles | امرأة حامل اخرجت طفلها من خلال فتحات في بطنها |
Hamile bir kadının karnı kesilmiş bebeği alınmış ve kadın kan kaybından dolayı ölü olarak bulunmuştur. | Open Subtitles | امرأة حامل اخرجت طفلها من خلال فتحات في بطنها المرأة ماتت بسبب النزيف |
Beni randevu almak ya da Hamile bir kadının yatağına girmek için endişelendirdiysen bu seni de öküz yapar. | Open Subtitles | لأنّك إذا جعلتَني أقلق كُل هذا فقط لتواعدني أو لتضاجع إمرأة حامل فذلك سيجعل منكَ إنساناً أحمقاً |
Hamile bir kadının gitmesine izin vermeyeceğim değil mi? | Open Subtitles | صحيح لن أجعل إمرأة حامل تخرج غاضبه |
Hamile bir kadının, kocasının yardımcı ve nazik olmasını istemesini garip mi buluyorsun? | Open Subtitles | أتراه غريبًا أن ترغب امرأة حامل بدعم وحنان زوجها؟ |
Büyük bir kurum Hamile bir kadının peşine düşüyor. | Open Subtitles | أن شركة كبيرة تسعى لتدمير امرأة حامل |
Hamile bir kadının peşinden gittin. | Open Subtitles | لقد لاحقت امرأة حامل. |
Millet klinikle alay edip duruyor ve kimse gitmek istemiyor biliyorum ama Hamile bir kadının bir saattir birinin gelip kanser olduğunu onaylamasını beklemesi hiç komik değil. | Open Subtitles | إسمعي ، معالجة المرضى في العيادة كالمُزحة أعلم ذلك و لا أحد يريد الذهاب إلى هُناك لكنّها ليست مُزحة عندما تنتظر إمرأة حامل لأكثر من ساعة حتى يأتي أحدٌ |
Bunlar Hamile bir kadının ayak bilekleri olamaz. | Open Subtitles | هذه ليست أقدام إمرأة حامل |