Tek istisnası benim rızam olmadan başlattığın sapkın seks eylemi olmak üzere, dün gece seninle yastık kalesinde harika zaman geçirdik. | Open Subtitles | قضيت وقتاً رائعاً معك ليلة أمس في حصن الوسائد و الإستثناء الوحيد كان الفعل الجنسي المنحرف الذي بدأتي به بدون موافقتي |
Bu size, sizinle geçirdiğim harika zaman için teşekkür ederim hediyesi. | Open Subtitles | هذا مُجرّد شُكر بسيط للقول كمْ قضيتُ وقتاً رائعاً معكم جميعاً. |
Ne güzel bir akşamdı. harika zaman geçirdim, ya siz? | Open Subtitles | كانت ليله جميله انا قضيت وقتا ممتعا , وانتى؟ |
Bu gece seninle harika zaman geçirdim. Gerçekten inanılmazsın. | Open Subtitles | لقد حظيت بوقت رائع بصحبتك الليلة أنتِ مدهشة حقاً |
Ama şu varki, seninle orada gerçekten harika zaman geçirdim. | Open Subtitles | الأمر و مافيه، أننا لما كنا هناك أمضيت وقتا رائعا |
Bana Patty diyebilirsiniz ve sanıyorum ki birbirimizi daha iyi tanıdıktan sonra birlikte çok harika zaman geçireceğiz. | Open Subtitles | أعتقد علينا أن نتعرف على بعضنا ... نحنسَيكونُعِنْدَنا وقت عظيم |
Dün akşam geldiğin için teşekkürler. Babam harika zaman geçirdiğini söyledi. | Open Subtitles | أكرر شكري على القدوم بالأمس، قال أبي إنه قضى وقتاً ممتعاً |
Aksine, çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Çok mutluyum ve harika zaman geçiriyorum. | Open Subtitles | أعتقد أني محظوظة جداً أنا سعيدة جداً وأقضي وقتاً رائعاً |
beni davet ettiğiniz için teşekkür ederim harika zaman geçirdim kocam adına ben özür dilerim eğer onu hayatta tutmak istiyorsanız, yüzü koyun yatmasını sağlayın teşekkürler, deneyeceğim Dr Hibbert unutma, "eğer" dedim | Open Subtitles | شكراً على دعوتي، قضيت وقتاً رائعاً أعتذر عن زوجي إذا أردت له النجاة، فأقترح أن تربتي على بطنه |
Bak, seninle harika zaman geçiriyorum. Sadece, seninle çok hızlı gitmek istemiyorum ya da üstümüzde çok fazla baskı olsun istemiyorum. | Open Subtitles | أنا أمضي وقتاً رائعاً معك، ولا أريد أن نتقدّم سريعاً في علاقتنا أو نضغط عليها |
- Stephanie. Harika görünüyorsun. - harika zaman geçirdik! | Open Subtitles | ستيفاني ، تبدين رائعة لقد قضينا وقتاً رائعاً للغاية |
"Los Angeles'ta yazar olmaya çalışarak harika zaman geçiriyorum." | Open Subtitles | اقضي وقتا ممتعا محاولا ان اكون روائيا في لوس انجلوس |
Çok hoş bir parti. Herkes harika zaman geçiriyor gibi görünüyor. | Open Subtitles | إنها حفلة رائعة ، يبدو أنّ الكل يقضي وقتا ممتعا |
Benim iç çamaşırım içimdeydi. harika zaman geçiriyordum. | Open Subtitles | كنت ألبس سروالى الداخلى وكنت أستمتع بوقت رائع |
Sizin için buradalar Bay Monk. - Çocuklar, harika zaman geçirdik. | Open Subtitles | هيي، يا رفاق، حظينا بوقت رائع - أنت لن ترحل - |
Sonra konuşmaya başladık, harika zaman geçirdik-- Ona kendimi Avustralya'da nasıl bulduğumu anlattım. Sırt çantamı nasıl topladığımı, kimi kandırdığımı ve bileti nasıl aldığımı, tüm hikayelerimi... | TED | وبعدها، أخذنا نتحدث، وأمضينا وقتا رائعا -- أخبرتها كيف انتهى بي الأمر في أستراليا، كيف حزمت حقيبتي ومن تملقت، وكيف حصلت على التذاكر، وكل هذه القصص. |
Umarım Beijing'de harika zaman geçiriyorsundur. | Open Subtitles | تمنّك سَيكونُ عِنْدَكَ a وقت عظيم في بيجين. |
Neyi beğendiğini gayet iyi bilir, ama onu gören herkes harika zaman geçirir. | Open Subtitles | ويعرف ما يريده بالضبط لكن كل من واعده أمضى وقتاً ممتعاً |
Yeni yıl arefesinde tanıştık ve harika zaman geçirdik. | Open Subtitles | ألتقيتها في ليلة رأس السنة وكنا نقضي وقتا رائعاً. |
İddiaya varım, harika zaman geçirdim seni tekrar görmek için sabırsızlanıyorum diyor. | Open Subtitles | 10 دولارات وأقول انها هي يبدو انها حظيت بوقت ممتع ولا تستطيع الصبر لتراك مجدداً |
Lağımda ne yaşıyorsa bugün harika zaman geçirecek. | Open Subtitles | مهما يعيش في المجاري غير ستعمل لديهم وقت كبير الليلة. |
Burada gerçekten harika zaman geçirdim, Müfettiş. | Open Subtitles | استمتعت بوقتي حقاً هنا ايها المفتش |
harika zaman geçirdik, değil mi? | Open Subtitles | كلا, لقد حظينا بوقتٍ ممتع, أليس كذلك |
Bence kalmalısın. Bugün boş günüm. harika zaman geçiririz. | Open Subtitles | مولي اظن انه عليك البقاء فانا في اجازه اليوم سوف نقضي وقتا طيبا يمكنك السفر غدا |
Ruth, sen ve ben harika zaman geçirebiliriz. | Open Subtitles | "روث"، أنا وأنت يمكننا أن نقضي وقتاً طيباً معاً |
Dart oynarken harika zaman geçirdik. | Open Subtitles | كان لدينا وقت مذهلة اللعب السهام. |
- Güzel zaman geçirdiğimizi zannetmiştim. - Evet, harika zaman geçirdik. | Open Subtitles | لقد ظننت اننا قضينا وقتاً جيداً كلا لقد قضينا وقتاً عظيماً |