ويكيبيديا

    "havasında" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مزاج
        
    • بمزاج
        
    • المزاج
        
    • مزاجٍ
        
    • هواء
        
    • مزاجية
        
    • برغبة
        
    • المزاجِ
        
    • مزاجاً
        
    • تُلهميني
        
    Şu an pek de " Hootie " havasında değilim. Open Subtitles لأنني لست في مزاج جيد لأسمع هوتي و هو يغني
    Üstelik gece yemeği havasında değilim. Open Subtitles إلى جانب أننى لست في مزاج جيد لحفلات العشاء
    Onun için havasında değil durumunda vanquishing iksir çalışır. Open Subtitles أنت اصنعي جرعة للقضاء عليها في حال أنها ليست في مزاج للمساعدة
    Bak,alınma ama,hiç konuşma havasında değilim Open Subtitles أنظري, بدون إهانة لكني لست بمزاج يسمح لي بالحديث
    Sen yine yardım etmek için gittin, ama o havasında değildi, değil mi? Open Subtitles ذهبت هناك لنقل بعض الأغراض ولم تكن في المزاج ؟
    İşi yapmanın zamanı gelmişti. bütün gece uyumayanlarımız kahve ve çörek havasında değildi. Open Subtitles كلانا كان مستفيقاً طوال الليل ولم نكن في مزاجٍ يسمح بتناول القهوة والكعك
    Kanepesinde uyuyan sarı şişman bir kedi, pencereye yağmur damlaları çarpıyor, ve mutfağın havasında kahvenin izi bile yok. TED هناك قطّة صفراء سمينة نائمة على أريكته، حبّات مطر تتساقط على النافذة، ولا أثر لرائحة القهوة في هواء المطبخ.
    Şu an pek düğün havasında olduğunu sanmıyorum ama? Open Subtitles لا أتوقع أنكِ في حالة مزاجية لحضور حفل زفاف؟
    Ama Michelle'in işaret havasında olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles لاني أظن ان ميشيل ليست في مزاج يسمح لها بأعطاء أشارات
    Um, doğruyu söylemek gerekirse, şuanda pek de şirket havasında sayılmam. Open Subtitles لأكون صريحة معك، أنا لست في مزاج يسمح لي أن أختلط بأحد في الفترة الحالية
    Tanrım, Henry bu akşam havasında. Sayesinde takım arkadaşları da öyle. Open Subtitles رائع،يبدو انه في مزاج رائع فهل اعضاء فريقه بنفس المزاج؟
    Doğrusunu söylemek gerekirse berbat bir gün geçiriyorum ve pek gülme havasında değilim. Open Subtitles أواجه يوم كريه وليس لي مزاج للضحك يمكننا أن ننتظر حتى الغد
    Evet, belki şu anda sohbet havasında değildir. Open Subtitles نعم، لكنه على الأرجح ليس في مزاج مناسب للحديث في هذه اللحظة بالذات
    Ben olsam üstüne gitmezdim. Bugün havasında değil. Open Subtitles لم أكن لأضغط عليه إنه في مزاج سيِّء اليوم
    İyilik yapma havasında olan Şef, Amire haber yolladı. Open Subtitles النائب العام الذي كان بمزاج لإسداء خدمة أرسل تبليغاً للرائد
    Yeni insanlarla tanışma havasında değilim. Open Subtitles اجل , لم اكن بمزاج مناسب لأقابل اشخاص جدد
    Herkes havasında olduğuna göre, karaokeye gidelim mi? Ben varım! Karaoke kulağa eğlenceli geliyor! Open Subtitles بما أننا جميعاً بمزاج جيد لنذهب إلى الكاريوكي، حسناً؟
    Kutlama havasında olacak, yemekler dışarıdan gelecek... Open Subtitles إلتزاماتي. المزاج سيكون إحتفالياً، الطعام سيوزع،
    Yok, baba hiç de dondurma havasında değilim. Open Subtitles أبي، لا لست في مزاجٍ جيّدٍ لتناول المثلّجات لقد خسرت خطيبي للتوّ
    Amerikan tütününün kokusu çöl havasında taşınır. Open Subtitles سيفوح برائحة التبغ الأمريكي ويحمل في هواء الصحراء
    İşe bak, Tabiat Ana bu ara havasında değil sanırım. Open Subtitles الطبيعة الأم في حالة مزاجية سيئة في الآونة الأخيرة.
    Parti havasında değildim zaten. Open Subtitles لا أشعر برغبة بالمشاركة بالحفلة علي أي حال
    Donna, kimse senin kas geliştirme programlarından birisini izleme havasında değil. Open Subtitles Ugh دونا، لا أحد في المزاجِ لأحد معارضِكَ بناءِ عضلةَ.
    Mesajınızı ileteceğim, fakat gösterişli sosyalleşmeler havasında olacağını sanmıyorum. Open Subtitles حسناً، سأوصل له الرسالة لكن لا أعتقد أن لديه مزاجاً لأي علاقات أجتماعيّة
    Bana eski model arabaları seven bir kız havasında gibi gelmemiştin. Open Subtitles -أنتِ لا تُلهميني كفتاة عاشقة للسيّارات العتيقة .

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد