Bir çeşit hayal dünyasında yaşıyorsun hayatın bir kitap olduğu, ve kimsenin bu kitabı yazmak için sorumluluk almadığı bir dünyada. | Open Subtitles | أنت تعيش في عالم خيالي حيث الحياة كتاب ولا أحد يحاسب على تلك الكتابة |
Bir çeşit hayal dünyasında yaşıyorsun hayatın bir kitap olduğu ve kimsenin bu kitabı yazmak için sorumluluk almadığı bir dünyada. | Open Subtitles | أنت تعيش في عالم خيالي حيث الحياة كتاب ولا أحد يحاسب على تلك الكتابة |
Maya hayal dünyasında yaşayan bir kız. | Open Subtitles | مايا نوع من البنات التي يعشن في عالم الأحلام. |
hayal dünyasında yaşıyorsun ve hemen uyanman gerek. | Open Subtitles | أنتِ تعيشِين في عالم الأحلام ويجب عليكِ أن تستيقظِ الأن. |
Orta karar yetenekli ve maalesef ki hayal dünyasında yaşayan rakiplerimiz kıskançlık krizi sonucu başvurularını yırtıp atacaklar. | Open Subtitles | منافسونا إلى حد ما موهوبون ولكن مؤسف أن المسابقة الوهمية سوف تمزق طلباتهم للنضمام بنوبات من الغضب و الغيرة |
hayal dünyasında, yeni zaferler kazanmak sadece en güçlü için geçerlidir. | Open Subtitles | في عالم الخيال ، فقط الأقوياء سيحيون ليغزو يوما آخر |
Ve sen onun hayal dünyasında olmadığını kanıtladın. | Open Subtitles | وانت اثبت لها ان عالم الاحلام غير واقعى |
Şu anda, kendi yarattığın hayal dünyasında sıkışıp kalmış bir haldesin. | Open Subtitles | الأن،أنتِ محاصرة فى. عالم خيالى ، قُمتِ بخلقه. |
Ve eğer bu dünyaya ait olduğunu düşünüyorsan bir hayal dünyasında yaşıyorsun. | Open Subtitles | وأنتِ تعيشين في عالم خيالي لو إعتقدتِ أنكِ تنتمين هنا |
Kızınız hayal dünyasında yaşadığı için sorunları var. | Open Subtitles | الفتاة لديه مشاكل لأنها تعيش في عالم خيالي |
Bu kulüplerdeki kadınların bazıları hayal dünyasında yaşar. | Open Subtitles | بعض النساء في تلك المجموعات يميلن للعيش في عالم خيالي. |
Bazen nasıl bir hayal dünyasında yaşadığınızı merak ediyorum. | Open Subtitles | بأمانة، الدّكتور Crane، أحياناً أَتسائلُ ما نوعَ a عالم خيالي أنت بشكل مباشر في. |
hayal dünyasında yaşayamazsınız ve gerçek bir şeyin sizi bulmasını bekleyemezsiniz. | Open Subtitles | "لاتستطيع العيش في عالم خيالي وتوقعحصولكَعلىشيء واقعيّ" |
Hayat böyle ve insanlar bir hayal dünyasında yaşıyor. | Open Subtitles | الحياة كمثل هذا والناس تعيش في عالم الأحلام |
Her ikiniz de aynı hayal dünyasında yaşıyorsunuz. | Open Subtitles | كلاكما يعيش في نفس عالم الأحلام |
İkinizde hayal dünyasında yaşıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تعيش في عالم الأحلام كلاكما |
hayal dünyasında yaşıyor gibisin. | Open Subtitles | أنت الصوت الوهمية. |
hayal dünyasında yaşıyorsun. | Open Subtitles | كنت الوهمية. |
Bu zayıf, aptal, sıradan dünyada kalmaktansa keşke sonsuza dek bu hayal dünyasında yaşayabilseydim. | Open Subtitles | لو يمكنني فقط أن أعيش في عالم الخيال للأبد بدلاً من أن أُجبر على تحمل هذا العالم العادي وفنائه الأحمق السخيف |
Ve sen onun hayal dünyasında olmadığını kanıtladın. | Open Subtitles | وانت اثبت لها ان عالم الاحلام غير واقعى |
Ayrıca hayal dünyasında bazı tiplere takılıp kaldı. | Open Subtitles | لكنها ايضا عالقة فى عالم خيالى |
Sen hayal dünyasında yaşıyorsun. Çünkü seni bambaşka bir şeye dönüştürdüm, kadına benzedin biraz. | Open Subtitles | أنت واهم فعلاً- اوه، كلا لست واهماً- |
Annemin diğer hayranları gibi sen de hayal dünyasında yaşıyorsun. | Open Subtitles | إنك متوهمة وحسب مثل بقيّة من يذهبون إليها |
Bunu anlamıyorsan, hayal dünyasında yaşıyorsun demektir. Ameliyat iyi geçti. | Open Subtitles | فأنت تعيشين في الخيال. لقد خرج للتو من غرفة العمليات. |