ويكيبيديا

    "hayal kırıklığına uğramış" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بخيبة أمل
        
    • خائب الأمل
        
    • خائب الظن
        
    • محبط
        
    • محبطاً
        
    • خائبة الأمل
        
    • بخيبة الأمل
        
    • محبطا
        
    • خاب أمله
        
    • خائبة الفأل
        
    The High'ın bütün şubelerinin yöneticisinden geldi mail diyor ki satış oranlarımızı görmüş ve performansım konusunda hayal kırıklığına uğramış. Open Subtitles إنه بريد مرسل من المدير العام لجميع المطاعم الفاخرة يقول إنه قد رأى مبيعاتنا و يشعر بخيبة أمل من أدائي.
    Ben de her bayramı sizinle birlikte geçiremeyeceğim hayal kırıklığına uğramış durumdayım. Open Subtitles وأنا أشعر بخيبة أمل أنني لن اقضي كل اجازة معكم
    Gitmedim diye hayal kırıklığına uğramış gibi çıkıyor sesin. Open Subtitles يبدو من صوتك انك خائب الأمل فيّا لعدم الذهاب.
    Büyük hayal kırıklığına uğramış olmalısın Steve. Open Subtitles يجب عليك أن تكون خائب الظن , هاه , ستيف ؟
    şapkal sevimli bir ergen olmak ne kadar garip gelse de, hayal kırıklığına uğramış bir tasarımcı olmak ondan çok daha kötü bir şey olduğunu anlarsınız. TED كخراقة المراهق الأبله، أسوأ بكثير من أن تكون مصمم محبط.
    Kendime ait başarı tanımlamasını 1934'de, South Bend İndiana'da bir lisede öğretmenlik yaparken buldum. İngilizce sınıflarımdaki genç öğrencilerin velilerinin, onlardan sadece en yüksek olan A ve B notlarını almalarını beklemelerinden biraz hayal kırıklığına uğramış ve belki de kuruntu yapmıştım. Bu veliler daha düşük olan TED لقد قمت بصياغة مفهومي الخاص للنجاح في عام 1934 ، عندما كنت أدرس في مدرسة ثانوية في ساوث بيند بولاية انديانا. لقد كنت محبطاً بعض الشيء ،وربما مضللاً بسبب طريقة تعامل الاباء مع صغارهم الذين درستهم في فصول اللغة الإنجليزية لقد توقعوا من ابناءهم الصغار الحصول على
    Sen orada hayal kırıklığına uğramış duruyorsun, bense gülüyorum. Open Subtitles و ستكوني متمددة هناك خائبة الأمل أنا أبتسم
    Seninle konuşamadan gittiğin için hayal kırıklığına uğramış olmalı. Open Subtitles لعلك تشعرين بخيبة الأمل لأنك غادرت الحفل قبل ان تتحدثى اليه
    hayal kırıklığına uğramış gibisin, Bobby. Open Subtitles بوبي، تبدو محبطا
    hayal kırıklığına uğramış iki jenerasyonu kaldırabileceğimi sanmıyorum. Open Subtitles و لا أعرف لا أستطيع فقط احتمال اصابة جيلين بخيبة أمل
    İşe yaramadığında hayal kırıklığına uğramış olmalısın. Open Subtitles لابد وأنك أصابتي بخيبة أمل عندما لم تفعل.
    Yanisi, burada çalışıyorum diye hayal kırıklığına uğramış gibi davranamazsın. Rachel. Open Subtitles لذا ليس لك الحق في أن تشعر بخيبة أمل لأنّني أعمل هنا
    hayal kırıklığına uğramış olabileceğini biliyorum ama ne olursa olsun senin sunumunu çok beğenmiştim ben. Open Subtitles اعلم انك خائب الأمل لكن مهما يكن ذلك.. الا انك تستحقه، لقد اعجبني تحضيرك كثيراً
    - hayal kırıklığına uğramış gibi konuşma Roger. Open Subtitles لا تبدو خائب الأمل جدا يا روجر
    hayal kırıklığına uğramış gibi bakma. Open Subtitles لا تبد خائب الأمل جدا.
    Ama aristokrat soyum beni, "çok hayal kırıklığına uğramış"... terimini kullanmaya zorluyor. Open Subtitles رغم أن نسبي الأرستقراطي يدفعني لاستخدام تعبير "خائب الظن بشدة"
    Dinle, Flintwood, güreş ve biyolojik Babanla ilgili hayal kırıklığına uğramış olduğunu... anlıyorum ama ne var biliyor musun? Open Subtitles استمع, أتفهم أنك خائب الظن وغاضب بشأن "فلينتود" والمصارعة ووالدك الحقيقي, ولكن أتعلم ماذا؟
    hayal kırıklığına uğramış olmalısın, baba. Open Subtitles لابد ان خائب الظن ،يا ابي
    Hiç bir şey efendim, Bankadaki 5 lakh için hayal kırıklığına uğramış. Open Subtitles سيدي، إنه محبط لخسارته الـ 500 ألف التي أودعها بالبنك
    Bir dakika önce ufacık bir köydeki, hayal kırıklığına uğramış çocuk... Open Subtitles من دقيقة كنت طفل محبط... في بلدة صغيرة غير معروفة. وبعدها اصبحت هنا.
    hayal kırıklığına uğramış olmalısın. Open Subtitles و تمّ إعلامي بأن الصك قد تمّ إيقافه - لابدّ من أنّ هذا كان محبطاً -
    Sen orada hayal kırıklığına uğramış duruyorsun, bense gülüyorum. Open Subtitles و ستكوني متمددة هناك خائبة الأمل أنا أبتسم
    Şok olacak. hayal kırıklığına uğramış gibi yapacağım. Open Subtitles سوف تصدم و سأتظاهر بخيبة الأمل
    Hayır. Bu kadar hayal kırıklığına uğramış gibi durma Will. Open Subtitles لا تكن محبطا جدا يا ويل
    Davetsiz girişimi bağışlayın, madam, ama karşınızda hayal kırıklığına uğramış bir adam var. Open Subtitles إغفري لي سيدتي الأقتحام لكنكِ ترين أمامك رجلاً خاب أمله تماماً.
    Kesinlikle hayal kırıklığına uğramış birisiyim. Open Subtitles هذه حالتي أنا خائبة الفأل قطعاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد