Güpegündüz sırf bu işi yapmak için tüm hayatımı riske atmam gerek. | Open Subtitles | يجب أن أفعل شيئاً. يجب أن أخاطر بحياتي كلها مقابل أن أفعل شيئاً بتلك الفتاة. |
Harika. hayatımı riske atıyorum ve neden olduğunu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | عظيم ، أنا أخاطر بحياتي ولست أعلم حتى لماذا |
Bunu unut! Bir miktar hamburger için hayatımı riske atmam, dostum. | Open Subtitles | أنسى الموضوع لن أخاطر بحياتي من أجل مجموعة برغرات |
Seni kurtarmak için hayatımı riske attıktan hemen sonra ölmene izin vermem, benim açımdan çok aptalca olurdu. | Open Subtitles | ان أدعك تموت بعد أن خاطرت بحياتي لإنقاذك |
hayatımı riske atmışım, gelmişim şu işe bak. Çıkar şu cadalozları. | Open Subtitles | ها أنا أعود إلى منزلي بعد المخاطرة بحياتي ، اطرديهم الآن |
Senin için yıllarca hayatımı riske ettim, ...ve ne geçti elime? | Open Subtitles | قضيت سنوات المخاطرة حياتي لك، وما يمكنني الحصول عليه؟ |
Bunu unut! Bir miktar hamburger için hayatımı riske atmam, dostum. | Open Subtitles | أنسى الموضوع لن أخاطر بحياتي من أجل مجموعة برغرات |
hayatımı riske attığım sürece, konuşan bir adamı izleyebilirm. | Open Subtitles | ما دمتُ أخاطر بحياتي فمن الأفضل أن أشاهدَ فيلماً ناطقاً |
hayatımı riske atmazsam gidecek bir üniversite bulamayacaksın. | Open Subtitles | وإذا لم أخاطر بحياتي لن يكون لديكِ كليّة لتذهبي إلى |
Son birkaç ayımı Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti adına hayatımı riske edip bu çiplerin peşinde koşturdum. | Open Subtitles | لقد قضيت الشهور الأخيرة الماضية أخاطر بحياتي وبجسدي في بحثي عن هذه الشرائح بالنيابة عن الحكومة الأميركية |
Başka birinin gerekçeleri yüzünden hayatımı riske atıyor değilim. | Open Subtitles | اِصطفّوا أمام المنصّة أنا لستُ أخاطر بحياتي لأنّ شخصًا ما قد أقنعني بذلك |
hayatımı riske atıyorum zaten. İlave alaycılığa lüzum yok. | Open Subtitles | أنا أخاطر بحياتي مسبقاً لا أحتاج للسخرية المضافة |
Siz güvende olun diye hayatımı riske atarak son iki yılım Afganistan'da geçti. | Open Subtitles | لقد كنت في أفغانستان السنتين الماضيتين أخاطر بحياتي حتي تشعرون بالأمان |
Bugün 15.000 dolar için hayatımı riske attım çünkü kulübün buna ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | خاطرت بحياتي اليوم لأجل 15 ألفاَ لأن النادي يحتاجها |
Anne, öyle saçma sapan bir şey için hayatımı riske atsam tatmin olacak mısın? | Open Subtitles | أمي، هل سترضين إذا خاطرت بحياتي من اجل هذه التفاهات؟ |
Ama markete giderek hayatımı riske attım ben. | Open Subtitles | ولكني خاطرت بحياتي لجلب تلك المواد التموينية. |
Ama geri kalanını burada geçirmektense hayatımı riske atmayı tercih ederim. | Open Subtitles | ولكني أفضل المخاطرة بحياتي هناك على قضاء ما تبقى منها هنا |
Malzeme almak için tekneye her çıkışımda hayatımı riske atamam. | Open Subtitles | ...لا يمكنني المخاطرة بحياتي كلما أضطررت لصعود القارب لأجلب المؤن |
hayatımı riske attığım için ek ücret almam lazım. | Open Subtitles | أحتاج الى مبلغٍ إضافي بسبب مخاطرتي بحياتي. |
Seninki uğruna... kocam benim hayatımı riske atmamı emretti. | Open Subtitles | ...زوجى أمرنى أن أخاطر بحياتى لأجلك |
Ben neyi riske attığımı biliyorum. Onlarınki için kendi hayatımı riske atıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف بماذا أخاطر حياتي مُقابل حياتهم |
Buraya gelerek, hayatımı riske attım. Sadece seni görmek için. | Open Subtitles | أنا اخاطر بحياتى بتواجدى هنا, فقط لرؤيتكِ. |