Hepimiz önümüzdeki 40 yıl için, robotların varlığına itibar edecek ve günlük hayatımızın bir parçası haline getireceğiz. | TED | وسنعتمد على الروبوتات خلال الأربعين سنة القادمة كجزء من حياتنا اليومية |
Ancak internet hayatımızın bir parçası haline geldikçe onu daha pasif bir şekilde kullanır olduk. | TED | لكن وبعد أن اصبح الإنترنت أكثر وأكثر جزءًا من حياتنا اعتمادنا واستخدامنا له أصبح أكثر سلبيةً في معظم الأحيان. |
hayatımızın bir parçası. Farklı bir şey olmak zorunda değiller. | TED | إنهم جزء من حياتنا , وليسوا دائما جزء منفصل |
Bu çok güzel,Bir anda hayatımızın bir parçası haline geldi. | Open Subtitles | فجأة يبدو أنها أصبحت جزءاً من حياتنا, الجميلة. |
Paranın ne olduğunu bilmezsin para burada hayatımızın bir parçası değil. | Open Subtitles | أنك لا تعرفين المال إنه ليس جزء من حياتنا هنا. |
Günlük hayatımızın bir parçası olunca çiftlikteki her şeyi öğrenmeye başladı. | Open Subtitles | عندما أصبح جزءاً من حياتنا اليومية عليه أن يعرف كل شيء حول المزرعة |
Şey, hepimiz hayatımızın bir anında fotokopi çekeriz. Şu an senin anın. | Open Subtitles | حسناً، في لحظة من حياتنا كلنا نقوم بالنسخ، إنه دورك |
hayatımızın bir yılını çaldı ve kızmaya hakkımız var. | Open Subtitles | هي سرقت سنة من حياتنا ، نحن. محقين في أن نكون غاضبين |
O artık hayatımızın bir parçası değil. Anlıyor musun? | Open Subtitles | لم تعد جزءا من حياتنا بعد الآن هل تفهمني؟ |
Bu kızın hayatımızın bir parçası olarak kalmasını istiyorum. | Open Subtitles | إني أريد أن تبق هذه الفتاة حقًا جزءَ من حياتنا |
Liseye güle güle dediğimiz gibi bir çok macera getirecek hayatımızın bir sonraki bölümüne de ilerliyoruz. | Open Subtitles | ونحن نودع المدرسة الثانوية نتطلع للفصل التالي من حياتنا والمغامرات التي ستأتي معه |
Bu kızın hayatımızın bir parçası olarak kalmasını istiyorum. | Open Subtitles | إني أريد أن تبق هذه الفتاة حقًا جزءَ من حياتنا |
Ondan bahsetmiyoruz ama bu demek olmuyor ki o hayatımızın bir parçası değil. | Open Subtitles | لم أتحدث معه,لكن هذا لا يعني انه ليست جزءا من حياتنا |
Silah hayatımızın bir parçası değil. | TED | فالأسلحة ليست جزءاً من حياتنا |
hayatımızın bir noktasında... o bağın varlığını kabul ederek... mutluluğa giden yolu keşfetmiş olmaz mıyız? | Open Subtitles | وفي مرحلة ما من حياتنا... ألا يمثل عدم قبول هذا التقييد اكتشافاً لطريق السعادة؟ |
Velid'e çok üzüldüm Ajan Gibbs, ama Suudi Kraliyet Ailesi'ni bilir misiniz bilmem, suikastlar günlük hayatımızın bir parçasıdır. | Open Subtitles | أسمع انا اسف للغاية من أجل ما محدث مع وليد ايها العميل جيبز لكن اذا أنت تعرف اى شىء عن العائلة المالك السعودية فستعرف أن الاغتيالات هى جزء من حياتنا |
Ve hayatımızın bir noktasında evlenmek üzere nişan yapmıştık. | Open Subtitles | و في وقت ما من حياتنا كنا سنتزوج. |
Sadece hayatımızın bir parçası olmaya çalışıyor. | Open Subtitles | انها تحاول فقط ان تكون جزئاً من حياتنا |
Sadece hayatımızın bir parçası olmak istiyor. | Open Subtitles | انها فقط تحاول ان تكون جزء من حياتنا |
hayatımızın bir parçası olmayacağı konusunda aynı fikirdeydik. | Open Subtitles | لقد اتفقنا أنه لن يكون جزء من حياتنا |