Hayatımızın geri kalanında yalnızca dertlerimizle yaşayıp hiçbir şekilde mutlu olamayabiliriz. | Open Subtitles | يمكن أن نظل لبقية حياتنا نعايش هذه المتاعب ولم نكن لنصل إلى أي شيءٍ آخر لأننا لم نرغب في أي شيء آخر |
Hayatımızın geri kalanında YıIbaşı ve şükran günlerini onlarla kutlamak zorunda olan bir tek biz varız. | Open Subtitles | سوف يتوجب علينا فقط أن نقضى معهم الكريسماس وأعياد الشكر فى كل عام لبقية حياتنا |
Sence Hayatımızın geri kalanında beraber tatile gitmek bizim kaderimiz mi? | Open Subtitles | أتعتاقد بأنه كان مقدراً بذلك بأن نذهب في عطل معاً لبقية حياتنا ؟ |
Eğer bu işi atlatırsak Hayatımızın geri kalanında bununla birlikte yaşamak zorunda kalacağız. | Open Subtitles | ...إن ماسنفعله اليوم ...سنعيش ونتذكره دائماً طوال حياتنا |
Sanırım böyle bir şey, Hayatımızın geri kalanında bizim de başımıza gelecek. | Open Subtitles | أعتقد أنني هذا سيؤثر على حياتنا بالكامل |
Gitmemize izin verirsen Hayatımızın geri kalanında saklanarak yaşarız. | Open Subtitles | إذا تركتنا نذهب، سنعيش مختبئين لبقية حياتنا. |
Hayatımızın geri kalanında yemek konusunda anlaştığımız yumurtalardan.. | Open Subtitles | نوع البيض الذي ظننت أننا وافقنا على أكله لبقية حياتنا. |
Hayatımızın geri kalanında anneme karşı kullanabileceğimiz bir koz verdiğiniz için. | Open Subtitles | تمنحونا أفضلية لنستخدمها ضد أمي لبقية حياتنا |
Hayatımızın geri kalanında fukaranın düşkünü olmama konusunda ciddiyim. | Open Subtitles | أنا جاد بشأن عدم جعلنا فقراء قذرون لبقية حياتنا |
Hayatımızın geri kalanında Joyce'dan emir almak zorundayız. | Open Subtitles | علينا تلقي أوامرنا من جويس لبقية حياتنا |
Ted, Hayatımızın geri kalanında Atlantic City'e gidip, nasıl evlendiğimizin muazzam hikayesini anlatacağız. | Open Subtitles | تد)، لبقية حياتنا) سنتلوا القصة المذهلة (عن كيف ذهبنا الى (أتلانتا و تزوجنا |
Ted, Hayatımızın geri kalanında Atlantic City'e gidip, nasıl evlendiğimizin muazzam hikayesini anlatacağız. | Open Subtitles | تد)، لبقية حياتنا) سنتلوا القصة المذهلة (عن كيف ذهبنا الى (أتلانتا و تزوجنا |
Ve Hayatımızın geri kalanında kredi borçları ödeyeceğiz. | Open Subtitles | وسيكون لدينا قروض لبقية حياتنا |
Hayatımızın geri kalanında bu şekilde beslenmeliyiz. | Open Subtitles | من المفترض أن نأكل هكذا لبقية حياتنا |
Hayatımızın geri kalanında bu anı hatırlayacağız. | Open Subtitles | سنتذكر هذه اللحضه لبقية حياتنا |
Hayatımızın geri kalanında her sezon yeni bir çanta almamıza yeter de artar bile. | Open Subtitles | إنه أكثر من اللازم لشراء حقيبة (برادا) جديدة كل موسم لبقية حياتنا |
Zhu Li Moon, Hayatımızın geri kalanında yapacağını yapar mısın? | Open Subtitles | يا(جو-لي مون) , هل ستقومين بالشيء لبقية حياتنا ؟ |
Şimdiyse Andrew, Hayatımızın geri kalanında bize ayak bağı olacak! İyi bir şey bulmuş olabilirim. | Open Subtitles | الآن (أندرو) سيكون عائق أمامنا طوال حياتنا! اعتقد أننى لديَّ واحدة جيدة. |
Sanırım böyle bir şey, Hayatımızın geri kalanında bizim de başımıza gelecek. | Open Subtitles | أعتقد أنني هذا سيؤثر على حياتنا بالكامل |
Balayına martta çıkarız. Sonra da Hayatımızın geri kalanında birlikte yaşarız. | Open Subtitles | ونذهب بعدها للمريخ من أجل شهر العسل ونقضي بقية حياتنا لوحدنا |