Çünkü artık senin hayatının bir parçası olduğumu biliyorum, nerde olursak olalım. | Open Subtitles | لأني آمل أن أكون جزء من حياتك الآن أينما كنا |
Benim gibi muhabirler hayatının bir parçası artık. | Open Subtitles | المراسلون أمثالي سيكونوا جزء من حياتك الاَن |
Bunlar senin hayatının bir parçası olamazlar. Hayatının bütünü olmalılar. | Open Subtitles | لا يمكن ان يكون هذا جزءاً من حياتك لابد ان يكون بديلاً لها |
Savaş bittikten sonra bile hayatının bir parçası olmuştu. | Open Subtitles | و استمر الحال على ما هو عليه و أصبحت جزءاً من حياته حتى بعد الحرب |
Pürüz ezelden, ezelden beri insan hayatının bir parçası. Ve antik dönem yazarları bunun hakkında yazmışlar. | TED | الخشونة هي جزء من حياة الإنسان منذ الأزل وإلى الأبد. ولقد كتب المؤلّفون القدماء حول هذا الموضوع. |
O benim kızımsa, hayatının bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | اريد أن أكون جزءا من حياتها ان كانت ابنتي |
Annelik yapmasam bile çocuğumun hayatının bir parçası olmayı isterim. | Open Subtitles | حتى ان لم اكن انا الأم سابقى راغبة ان اكون جزء من حياته |
Ve? "Ve"si yok. Bu senin hayatının bir parçası olabilir, benim değil. | Open Subtitles | اسمعي ,ربما يكون هذا جزءا من حياتك اليومية لكنه ليس كذلك بالنسبة لي |
Kyle, dostun olsun olmasın, eski hayatının bir parçası. | Open Subtitles | كايل سواء صديق أم لا هو جزء من حياتك السابقة |
Pekala, Lex. hayatının bir parçası olmak istediğimi ispatlamak için ne yapmalıyım? | Open Subtitles | حسنا, ليكس.ماذا على ان افعل لكى اثبت لك انى اريد ان اكون جزء من حياتك |
Dahası, istemediğin ve senin olmadığı halde hayatının bir parçası olabilir. | Open Subtitles | ربما سيكون جزء من حياتك حتى لو كان ليس ابنك وانتِ لاتريدين هذا الشيء |
hayatının bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | اسمع ، أريد أنّ أكون جزء من حياتك ، فحسب |
Ben de şu an asla senin hayatının bir parçası olmama kararı veriyorum. | Open Subtitles | اذن انا الان اقوم بأختيار ان لا اكون جزءاً من حياتك |
Hepsinin beraber sana bakmak ve hayatının bir parçası olmak istemeleri bir harika. | Open Subtitles | مجرد حقيقة أنهم أرادوا جميعاً الاعتناء بك وأن يكونوا جزءاً من حياتك. |
Ben onun babasıyım ve hayatının bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا والده و أريد ان اكون جزءاً من حياته |
Babanız hayatının bir parçası olmanızı istiyor. | Open Subtitles | يريد والدكما أن تكونا جزءاً من حياته |
Bence bebeğin hayatının bir parçası olması çok önemli. | Open Subtitles | انا اعتقد انه من المهم حقا هي تبقى جزء من حياة الطفل |
Onun hayatının bir parçası olma riskini alamazdım. | Open Subtitles | كنت أعرف أنني لا أستطيع المخاطرة كونى جزءا من حياتها |
Onun hayatının bir parçası olmasını istemiyor. | Open Subtitles | و لاتريدني أن أكون جزء من حياته |
hayatının bir parçası olmaya çalışmak, açıkça bir hata imiş. | Open Subtitles | محاولة كوني جزءا من حياتك واضح أنه كان خطأ 311 00: 15: 42,956 |
Noah, sana söyledim, Beth'in hayatının bir parçası olmanı istiyorum ama benim şartlarımla. | Open Subtitles | نواهـ ، لقد قلت لك أنني أريدك أن تكون جزءا من حياة بيث |
Babanın, hayatının bir parçası olmayışı çok üzücü. | Open Subtitles | من المؤسف أنّ والدكِ ليس جزءاً من حياتكِ |
Şey, düşündüm biraz hayatının bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | فكرت بالأمر، وأريد أن أكون جزء من حياتكِ. |
Sadece hayatının bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أُريدُ لِكي أكُونَ جزء من حياتِكَ. |
Bu çocuğun hayatının bir parçası olmayacağıma rağmen tek anne olma fikrini seviyorum. | Open Subtitles | رغم إنني لا أمثل جزءا من حياته, أنا أحب فكرة أن أكون الأم الوحيدة |
Hem de çok seviyorum. Çok zaman kaybettim ve onun hayatının bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | كثيراً، لقد ضيعت الكثير من الوقت وأريد أن أكون جزءً من حياتها. |
Bu Kızımın hayatının bir parçası olabilmenin tek yolu. | Open Subtitles | كانت الطريقة الوحيدة لأكون جزء من حياتها |